Kemal Kılıçdaroğlu: MİT Yasası posmodern darbedir

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında hükümeti sert sözlerle eleştirdi. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının satır başları şöyle:

 

Bunlar olurken Erzurum’da 17 yaşındaki Leyla ektiği ceviz ağaçları kurumasın diye önce yakınlarıyla görüşmesi yasaklanıyor şimdi 9 yıl hapisle yargılanacaklar.

 

Leyla’ya sesleniyorum, CHP senin yanındadır. Milletvekillerimiz Erzurum’dadır, senin yanındadır.

HES protestocusu Leyla: Hakaret etmedim haberi için tıklayın

"ALMAN CUMHURBAŞKANI İSTİFA ETTİ"

Yaşadığımız hırsızlık olayları bireysel ve istisnai değil, sistematiktir. Kimse fırından ekmek çalmaya benzetmesin. Orada aç olduğu için hırsızlık yapıyor, buradaki sistemli bir hırsızlık. Bu şekildeki hırsızlığa AKP’liler farklı bir gözle bakıyorlar ve hırsızlık olarak algılamıyorlar. Ne yazık ki bu sistemli hırsızlığı yapanların büyük çoğunluğu Sayın Başbakan’ın yakınında bulunanlar.

 

Alman cumhurbaşkanı bir ş adamından düşük faizli borç aldı. Sonra bir savcı soruşturma açtı ve Alman cumhurbaşkanı istifa etti. Alman cumhurbaşkanının istifasından sonra eminim Recep Tayyip Erdoğan gülmüştür, “Bunlar ne kadar beceriksiz” demiştir.

 

Kim hukuk devleti, kim ahlaktan, yurttaştan yana ben merak ediyorum bir Almanya örneği var bir de Türkiye örneği var. Kamu ihale yasası tam 54 kez değiştirildi yolsuzluklar daha iyi yapılsın diye. AB ilerleme raporunda Kamu İhale Kurumu’na yönelik çok sert eleştiriler vardı ama hiç önemsemediler.

 

İhale yasasında yapılan değişiklikler yolsuzluğu nasıl daha risksiz yaparım anlayışıyla yapılmıştır. Hepimiz dikkatle izleyeceğiz o operasyonları yapan polis ve soruşturmayı yapan savcıların başına bir şey gelecek mi?

 

Hukuk devletinde olmaz bu. Devletin kurumları uyum içinde çalışıyor diyor sayın başbakan. Peki neden bu yasayı çıkarıyorsun. Bırak savcı görevini yapsın.

 

Hayır efendim devletin kurumları uyum içinde çalışmıyor. Sen nasıl topluma nefret tohumları ekiyorsan, devletin kurumları içine de nefret tohumları ekiyorsun. Bir kişi ne söylüyorsa o yasalaşıyor. Post modern darbe derken bunu kast ediyoruz. Ben söyleyeceğim yasalaşacak ben söyleyeceğim kanun teklifi verilecek.

 

Bu hukuk cinayetini biz sormasak bile tarih soracaktır. Bu yanlışın altına imza atanlar tarih karşısında sorumlu olacaklardır. Başbakan’ın tek derdi iktidarda nasıl kalabilirim. Milli ve manevi değerlerimizi, toplumsal barışı, demokratik birikim, adalet duygusunu, hukuka ve yargıya olan güveni harcadı… Ama bir şey var ki Sayın Başbakan harcamadı. Suça bulaşan hırsızlığa yolsuzluğa bulaşan arkadaşlarını dostlarını harcamadı aldı onları özel olarak korudu.

 

Bu hukuk dışı olaya cumhurbaşkanı da ortak olmuştur. Ben bu yasayı imzalamak cumhurbaşkanının devlet adamı kimliğinden çok şey götürmüştür. Hiçbir cumhurbaşkanının bu kadar kısa sürede bir yasayı imzalaması görülmemiştir.

 

Demek ki bir yasayı onaylamak için o yasa teklifini okumaya gerek yok. buradan cumhurbaşkanına söylemek isterim korkunun ecele faydası yok. Yasaları inceleme anayasaya aykırılığına bakmak zorundasınız. Böyle bir yasayı bu kadar kısa sürede onaylama hakkını hiçbir ahlak vermez size.

 

Bir kanunsuzluğa geçit verdinizi Sayın Cumhurbaşkanı ve “Başbakan söyler Cumhurbaşkanı onaylar” algısı yarattınız.

 

O koltuk Türkiye Cumhuriyeti’nin tamamını temsil ediyor. Hukuk ihlal edilecek çiğnenecek siz altına imza atacaksınız. Kusura bakmayın ama bir cumhurbaşkanı bunu yapmaz. Cumhurbaşkanı hakkı, hukuku, adaleti temsil eder…

BAŞBAKAN’IN RUH SAĞLIĞINDAN ŞÜPHE DUYMAYA BAŞLADIM

Devletin kurumları arasında uyum yoktur. Vatandaş zaten bölündü, şimdi devletin kurumlarını bölüyorlar. Böyle bir tabloya izin verilemez.

 

İlk kez sayın Başbakan’ın ruh sağlığından şüphe duymaya başladım Gençlik kolları toplantısında yaptığı konuşmada mantık, bilim, gerçeklik yok. Toplumu bölüyorsun da toplumun arasına kin tohumlarını nasıl ekiyorsun. İnsanda biraz Allah korkusu, dine saygı olur.

 

Kin tohumu ekmek manşet değil de nedir arkadaşlar. Kime söylüyor gençlere söylüyor. Kininize sahip çıkın diyor. Allah akıl fikir versin.

 

Başbakan seçilmişle atanmış arasındaki farkı da bilmiyor. Hapishanede milletvekilleri var. beyefendinin söylediği söze bakın. Sanki o hapisteki seçilmişler yurt dışından gelip oy kullananların seçtiği milletvekilleri.

 

Ben onu ciddiye almıyorum medya niye ciddiye aldı onu merak ediyorum.

 

Başbakan seçilmişlerle atanmışları zıt kutuplar olarak algılıyor ve siyasi rant elde etme hesapları yapıyor.

 

Şimdi soruyorum, hapistekiler seçilmiş mi seçilmemiş mi. Seçilmişse sen onları niye içeride tutuyorsun. İçeride olmalarının sorumlusu sensin. Biri o ikincisi de TBMM Başkanı. Asıl sorumlu o.

 

Recep Tayyip Erdoğan tipik bir bölücüdür. Kin tohumları eken biridir. Yazık değil mi bu toplumu bölmeye. Ne zaman bir siyasetçi toplumun fay hatlarına müdahale ettiyse çatışma çıkmıştır. Eğer bir çatışma çıkarsa sorumlusu Başbakan’dır.

 

“Kininizin davacısı bir gençlik olun” diyor. Ben Başbakan’ın yakınlarına, hekimlerine buradan soruyorum. Başbakan konuşma yaparken ruh hali nasıldı. Bir Başbakan bunu söylüyorsa onun ruh sağlığında bir sorun var demektir.

 

Hastalık hali nedeniyle kimse böyle bir konuşma yapamaz. Hatta daha yumuşak bir konuşma yapar. Gençlere kin tutun ve bunu unutmayın diyorsunuz. Akıl alacak bir şey değil. Hekimlerin açıklama yapması gerekir.

 

Hangi dinde nefret, hangi ahlakta kin vardır. Senin geçmişinde ne oldu ki genç beyinlere kin ekiyorsun. Bunu bizim bilmeye hakkımız var. Geçmişinin sorgulanması lazım nedir Başbakan’ı bu hale getiren.

 

Buradan bütün gençlere sesleniyorum asla ama asla kin tutmayınız. Koca Yunus Emre şiirinde şunu söyler, “Kamu alem birdir bize. Biz kimseye kin tutmayız” der. Siz bunları öğrenin Başbakan’ın söylediklerini değil.

 

Tüm gençlere sesleniyorum: Dersleriniz çalışın, ülkenize sahip çıkın, anne babanızın söylediklerini dinleyin, haksızlığı kabul etmeyin…

 

Onlar bizim umudumuz onlar ülkeyi yönetecek. Ülkeyi yönetecek gençlere kini nasıl öğretirsiniz.

 

AKP’li genç kardeşlerime söylüyorum sevgi ve hoşgörü sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın ortak değeridir. Onunu için Yunus evrenseldir. Kin insana yakışan bir şey değildir.

 

İnsan kin tutmaz. Kin tutarsanız insan değilsiniz.