Bazı kadın derneklerinin üyeleri, üzerine çarpı işareti konulmuş fotoğrafını yırtarak, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker'in açıklamalarını protesto etti.’
İZMİR - Konak Meydanı'nda toplanan Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Türk Kadınlar Birliği üyeleri adına açıklama yapan Emekli Subay Eşleri Derneği İzmir Şube Başkanı Nevin Yenilmez, Çeker'i, Cumhuriyet'in aydın kadınları olarak şiddetle kınadıklarını belirtti.
Yenilmez, ''Afganistan, Irak ve İran gibi ülkelerde, kadınlar dekolte giymedikleri halde cinsel taciz ve tecavüze uğramaktadır. Cinsel şiddet, erkek egemen toplumda kadın bedeni üzerindeki tahakkümün sürdürülebilmesi için kullanılan bir yöntemdir. Orhan Çeker gibi zihniyetlerin varlığının, kadınların yaşama hakları için bir tehlike olduğunu düşünmekteyiz'' dedi.
Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'in aydınlığını karartmak isteyenlere karşı sonuna kadar mücadele edeceklerini anlatan Yenilmez, ''Orhan Çeker'in, bilimin ve aydınlığın yuvası olan üniversiteden ayrılmasını talep ediyoruz'' diye konuştu.
Açıklamanın ardından katılımcılar, üzerine çarpı işareti konulmuş fotoğrafını yırtarak, Prof. Dr. Çeker'i protesto etti.
BARODAN DA TEPKİ VAR!İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Özkan Yücel, ''Cinsel suçlar, failin hasta, mağdurun kışkırtıcı olması şartlarına göre irdelenecek suçlar değildir'' dedi.’
Yücel, Selçuk Üniversitesi (SÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker'in sözlerine ilişkin İzmir Barosu'nda düzenlenen basın toplantısında, TBMM'ye sunulan cinsel suçlara cezaları artıran kanun teklifinin tartışmalara neden olduğunu, Prof. Dr. Çeker'in sözlerinin de ''tartışmalardaki bilimsellikten uzaklığı ortaya koyduğunu'' savundu.
Erkek egemen anlayışın ortadan kaldırılması ve eşitsizliklerin giderilmesinin önemine dikkat çeken Yücel şöyle devam etti: ''Cinsel suçlar, failin hasta, mağdurun kışkırtıcı olması şartlarına göre irdelenecek suçlar değildir. Failleri hoşgörülü 'ama'larla masumlaştıran, mağdurları failleştiren ve değersizleştiren söylemlerin karşısındayız.
İzmir Barosu olarak muhafazakar bir anlayış çerçevesinde gerek ulusal, gerek uluslararası hukuk kurallarına aykırı düzenlemeler içeren ve alelacele Meclise sunulan yasa tasarısının geri çekilerek, baroların, tabip odalarının, insan hakları örgütlerinin ve kadın örgütleri ile diğer sivil toplum kuruluşlarının katılacağı bir komisyon çalışması sonucunda yeniden düzenlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.''
İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş da toplantıya katıldı.