İzmir’de barınma krizi manzaraları… Üniversite bırakan öğrenciler!

Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Ülkenin içerisinde bulunduğu zorlu ekonomik koşullarla beraber artan kira fiyatları barınma krizini de gün geçtikçe artıyor. Barınma sorununu en derinden hisseden kesimlerden birisi de üniversite öğrencileri… YKS tercihlerinin ardından İzmir’e üniversite okumak için gelen öğrenciler fahiş kiralarla karşılaşıyor.

Tercihlerin ardından okullarına yerleşen öğrencilerin barınma, beslenme, ulaşım gibi sorunlarının kamu aracılığıyla çözülmesi gerektiğini Egedesonsöz’e anlatan Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, ekonomik sebepler sebebiyle üniversite eğitimini yarıda bırakan öğrencilerin olduğunu belirtti.

ÖĞRENCİLER ÜNİVERSİTENİ DIŞINA ATILIYOR
İzmir’de öğrencilerin çoğunlukta yaşadığı ilçelerde fahiş fiyata ev verildiğini belirten Kalafat, “Buca ve Bornova gibi öğrencilerin yaşadığı ilçelerde ev fiyatları normali aştı. İzmir’de 10-12 bin bandında kiralar varken Buca, Bornova’da 20 bin TL bandında. Bu fiyatlara ev kiralamak öğrencileri üniversitenin dışına atmaktır. Bu evlerin hiçbir güvenliği yok ve ısınma ile ilgili de sorunları var. İzmir’e ilk defa gelen öğrenciler fiyatları yapay olarak artıran emlakçıların ellerine düşüyor. Sadece barınma için bir velinin bu kadar paraYI ödemesi mümkün değil. Kayıt yaptırıp barınma sorunu çözemediği için okula gidemeyen öğrenciler var. Kayıt dondurma peşinde koşanlar, para biriktirmeye çalışanlar… 17-18 yaş arasındaki bu gençler üniversiteye gelince hemen ek iş arıyorlar. Burada çözüm devletin barınma gibi temel sorunu çözmesiyle mümkün olur. Bu sorun öğrencinin ya da veli derneğinin çözebileceği bir sorun değildir. Devletin buna ilişkin tedbir alması gerekiyor. Üniversite öğrencilerine fahiş fiyat verilmemesi yönünde kararname çıkarabilirler” ifadelerini kullandı.

BARINMA İLE İLGİLİ BİZE GELEN ONLARCA VELİ ŞİKAYETİ VAR
Ayrıca barınma krizi ile birlikte özellikte taşradan gelmiş öğrencilerin cemaat ve tarikat evlerinin ağına düştüğünü ifade eden Kalafat şöyle konuştu:

“Para ile finanse edilmiş, kendi düşüncelerini sürdürmek isteyen bir tür gizil yurtlar mevcut... Bu evlerde 10-12 kişi aynı evde kalıyor, baskıya maruz bırakılıyor. Bu baskının sonucunda bir sürü gencin intiharına sebep olduğunu biliyoruz. 4 yıl önce gözümüzün önündeki Dikili’de yurtta taciz yaşandı. Devlet barınma sorununu çözmezse öğrenciler tarikatların, cemaatlerin evlerine teslim olur. Öğrenciler çok ucuz yevmiyelerle kirasını çıkarmak için barlarda garsonluk yapıyorlar. Yurt dışında öğrenciler de çalışır ancak devlet desteklidir. Burada ise kahvehanelerde çalışan erkek çocuklar, barlarda çalışan kız öğrenciler var. Barınma ile ilgili bize gelen onlarca veli şikayeti var. Eğitim hayatı kamusal olmak zorunda… Çocuklar üniversitede beslenme, barınma gibi temel sorunlarla uğraşırlarsa bilim de üretemezler”