Fatih Yapar/Egedesonsöz/Özel - İzmir’in cazibesi en yüksek bölgesi olan İnciraltı’nda yaşanan plan tartışmaları yeni bir boyut kazandı. Seçimlerin hemen ardından Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın EXPO alanı olarak belirlenen İnciraltı ile ilgili kararın tekrar gözden geçirileceğini açıklamasının yankıları devam ederken ikiye ayrılarak planlanan alanın kaplıcalar bölümünde yapılan değişiklikler şok etkisi yarattı. Turizm merkezi olarak ilan edilen ve planlama yetkisi sadece Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda bulunan “İzmir İnciraltı Turizm Merkezi Tevsii Balçova Kaplıcaları Kesimi 1/25 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda kalan 280 bin metrekare arazi çevresinden ayrı olarak “Turizm Tesis Alanı” ilan edilince kıyamet koptu. Bakanlığın planı bütün olarak yapması gerektiğini ifade eden Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, plana askı sürecinde itiraz etti. Eğer itiraz ret edilirse kişiye özel planlamaya dava açılması kararı alındı.
KİŞİYE ÖZEL PLAN OLMAZ
Balçova Termal Tesisleri ve Alman Konsolosluğu’ndan başlayarak Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi arasında kalan, içinde seraların bulunduğu 280 bin metrekare arazinin EXPO alanı ve Balçova Kaplıcaları Kesimi’nden ayrı tutularak “Turizm Tesis Alanı” ilan edilmesi tartışmaları da beraberinde getirdi. Yüzde 99’a yakınının özel mülkiyet üzerine kayıtlı olduğu 2 bin 173 metrekaresi İl Özel İdaresi’ne, 26 metrekaresi de Etibank-Tedaş’a ait araziye verilen turizm tesisi onayı planın bütünlüğünü tehlikeye soktu. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Balçova Belediyesi ve ilgili odaların sadece askı süresinde görebildiği bakanlık tarafından özel plan tartışmaları da beraberinde getirdi. Şehir Plancıları Odası İzmir Şube Başkanı Gökhan Erkan, “Artık iş çığırından çıktı. Başından bu yana alanın EXPO için uygun olmadığını söyledik fakat bizi dinlemediler. Şimdi de buradan vazgeçilme kararının parçası olarak ayrı planlar geliyor. Belirli kişi ve grupların arazileri özel olarak planlanıyor. Vatandaşın arazileri ucuz fiyatlara el değiştirdi. Burada artık planlama kalmadı. Yapılan planlama değil pazarlamadır” dedi.
VATANDAŞ HESABINI SORAR
Yaptıkları itiraz ve açtıkları davaların ardından sürekli günah keçisi ilan edildiklerini ifade eden Erkan, “Bize dava açmaktan başka bir çare bırakmıyorlar. Planlama ve çalışma yapılırken bilgi alamıyoruz. Bizi ciddiye bile almıyorlar. Sonra da alınan kararlara planlama ilkelerine aykırı olduğu gerekçesiyle itiraz ettiğimizde kötü olan biz oluyoruz. İnciraltı’nda EXPO alanı dışında kalan alanlar ile ilgili çalışma başlatıldı. Planlamada bir bütünlük olmalıdır. Parçalara bölüp de oraları imara açtığınızda başka işlere girmiş olursunuz. Burada en çok zarar görenler vatandaşlar ve meslek odaları olacak. Planı araç haleni getirenler var. İnciraltı’nda Teleferik’e doğru olan bölgelerinde termal su kaynakları var. Alt kısımları planlama yapmadan turizm alanı olarak belirlerseniz kaynakların da kurumasına yol açarsınız. 280 bin metrekare alana verilen ‘Turizm Tesis Alanı” onayı ile bize göre bir termal otel ya da termal tesis yapmak istiyorlar. Planlama böyle olmaz. Bir bütün olarak bu işe bakılmadığı zaman ciddi problemler ortaya çıkacak. Bunun hesabını vatandaş size sorar” diye konuştu.
YAŞANAN DENEYİM ACI OLDU
İnciraltı planlarının EXPO açısından bakıldığında çok kötü bir süreç geçirdiğini ifade eden Erkan, “Burada yaşadığımız deneyim acı bir deneyimdir. Sadece lobi faaliyetleri ile bu işler yürümez. Çalışmaları yapacağınız alanın planlanması ve mülkiyet sorunlarının ortadan kaldırılması gerekir. Ne yazık ki bölge özel olarak çıkartılıp planlanıyor. Sonra da planlanan alan aynı yerine monte edilmeye çalışılıyor. Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı nazım plana ve ulaşım master planlarına uymayan bu tip planlar kentin geleceğini tehlikeye sokar. İnciraltı planları bu kentin tarihinde yapımlaş en büyük çapta plan çalışmasıdır. Toplam 600 hektar alan İzmir’de başka bir erde yok. Zaten İnciraltı’nın EXPO alanı olarak belirlenen