HABERLER>YEREL MEDYA
8 Ocak 2011 Cumartesi - 00:00

Gündeme ışık tutan panel: Siyaset-Basın ve Sandık’…

Ege-Koop tarafından Atatürk Kültür Merkezi’’nde düzenlenen panelde siyasetin güçlü isimleri ve basının güçlü kalemleri önemli açıklamalara imza attı.’

Gündeme ışık tutan panel: Siyaset-Basın ve Sandık’…




İZMİR -
Ege-Koop tarafından düzenlenen ''Siyaset-Basın ve Sandık'' konulu panel, siyasetin ve basının önde gelen isimlerini İzmir Atatürk Kültür Merkezi'nde buluşturdu.

Panele CHP adına partinin Basın ve Propagandadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ile MHP adına Parti Grup Başkan Vekili ve İzmir Milletvekili Oktay Vural katıldı.Açılış konuşmasını Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan’’ın yaptığı panelde Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel’’in yanı sıra, Altan Öymen, Ekşi, Nail Güreli, Fikret İlkiz, Can Ataklı, Ali Sirmen, Öcal Uluç, İsmet Solak ve Hamdi Türkmen de söz aldı.
VURAL: AÇILIM SAFSATALARI DUVAR ÖRDÜ
''Siyaset-Basın ve Sandık'' konulu panelin açılışında konuşan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, ''Açılım safsataları adı altında vatandaşların arasına duvar örüldüğünü'' ileri sürdü.
Vural, ''İzmir hakkında haksız isnatlarda bulunanların'', milli mücadelenin kıvılcımının bu kentten atıldığını unutmaması, kentin tarihini öğrenmesi ve kentlilerin huzuruna ''fitne fesat sokmaktan vazgeçmesi gerektiğini'' söyledi.
Türkiye'nin nereye götürülmek istendiğinin bilinmesi ve ''artık yeter'' denilmesi gerektiğini ifade eden Vural, ''Adeta Baas rejimine doğru gidiyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin parçası mı olacağız, yoksa gücün kulu mu olacağız? Türkiye bu noktaya gidiyor'' dedi.

Vural, ''gücü tekelleştirmeye'' çalışanların, buna karşı geliştirilen direnci kırmak için oyunlar oynadığını ileri sürerek, şöyle konuştu:
''Türkiye ve Türk milleti üzerinde rekabet edilmez. Türk Silahlı Kuvvetleri, yargı üzerinde oynanan oyunlar, Türkiye üzerinde oynanan daha büyük senaryonun parçasıdır, bunu görmemiz gerekiyor. Siyasi partiler üzerinde oynanan oyunun da bunun parçası olduğunu görmemiz gerekiyor.
Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu dönemde sorulan aynı soruların sorulduğu döneme geldik. Açılım safsataları adı altında vatandaşlarımızın arasına duvar örülmektedir. Yasama, yürütme ve yargı artık ülkeyi yöneten iktidarın eline geçmiş durumdadır.''
Oktay Vural, ''Siyasileşmiş bir yargı istiyor muyuz, istemiyor muyuz?'' ve ''Geleceğe umutla bakmak istiyor muyuz, istemiyor muyuz'' sorularına cevap vermek gerektiğini dile getirerek, şunları söyledi:
''Buna karar vermemiz lazım. Ülkenin üniter yapısı sorgulanmaktadır. Cumhuriyet, milli mücadeleyle çizilen harita, milletin kimliği tartışılıyorsa bilin ki, bu oyun millete yöneliktir. Bizim bu büyük oyunu görmemiz lazım. Bu büyük oyunu görerek neye 'artık yeter' diyeceğimizin farkına varmamız gerekiyor.''
Radyo ve televizyonlara yabancıların sahip olma oranının yüzde 57'ye yükseldiğini söyleyen Vural, şöyle devam etti: ''Bu, basının politik pazarlama ve manipülasyon aracı olarak başkalarına verildiği anlamına geliyor. Böyle bir ortamda medya gücünü nasıl halktan alacak? Bu yabancılaştırma çok ciddi bir tehdittir. RTÜK Kanunu'na göre 'hakim kararı olmadıkça yayın durdurulamaz' deniyor. 'Ancak' diye devam edilerek kamu düzeni kıstasıyla Başbakan talimatıyla bunun yapılabileceği söyleniyor.
İktidarı eleştiren medyaya 1850 ceza verilmişken, eleştirmeyen medyaya 550 ceza verilmiş. Yani iktidar sizin bilgi alma özgürlüğünüzü kısıtlamaktadır. Referandum döneminde Başbakan basında yüzde 70 yer alırken, Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 24, Devlet Bahçeli yüzde 8 yer almış. Peki ben size politikamızı, görüşlerimizi nasıl anlatacağım? Medyanın millete karşı sorumlu olması gerektiğini düşünüyorum.''
Vural, ''Yetmez ama evet'' diyenlere İzmir'in söyleyecek sözü olması ve ''Artık yeter'' demesi gerektiğini savunarak, ''Bu konudaki tercihini sandıkta ortaya koyması lazım. Lütfen kameralarınızı, köşelerinizi, haberlerinizi herkese açınız. Ona göre sandık olmalı. Basın bir partinin politik pazarlama aracı olarak kullanılacaksa bizim böyle bir gücümüz yok. Ama bizim ülkenin gidişatına 'dur' diyecek, 'artık yeter' diyecek yürekli insanlarımız vardır'' dedi.

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI TOPRAK
CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, ''Bir ülkede özgürlükler elden gidiyorsa herkesin ikballeri bir kenara bırakıp elini taşın altına koyması gerektiğini'' söyledi.
Toprak, Ege-Koop tarafından İzmir Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen ''Siyaset-Basın ve Sandık'' konulu panelin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin basın özgürlüğü konusunda hak ettiği yerde olmadığını, bu alanda Etiyopya ile 178. sırayı paylaştığını dile getirdi.
İktidarın yasama, yürütme ve yargıyı ''hallettiğini ve kontrol altına aldığını'' öne süren Toprak, şöyle devam etti:  ''En çok da basını kontrolü altına aldı. Basın hızla sindirilmeye çalışılarak, 'topyekün bir medya' yaratılmak isteniyor, buna da 'Tayyip Erdoğan medyası' deniliyor. Bir ülkede özgürlükler elden gidiyorsa herkes ikballeri bir kenara bırakıp elini taşın altına koymalı. Yandaş medya tarafından Türkiye'de ekonominin çok iyi gittiği, tüm sorunların çözüldüğü, iktidar değişirse Türkiye'de işlerin kötü gideceği gibi bir 'yanılsama' yaratılıyor. Oysa Kıbrıs, Güneydoğu, Ermenistan, Ege suları gibi konular başta olmak üzere sorunlar çözülmedi. Sadece Ortadoğu ülkelerine gidilip 'nutuklar' atılıyor.''
Toprak, yolsuzluklarla ilgili dosyalar açıkladıklarında, doğru olup olmadığına bakılmadan kendilerine ''borazancıbaşı'' gibi ithamlarda bulunulduğunu belirterek, ''Böyle basın mensubu olunmaz. Birileri size 'bunları yaz, bunları yazma' diye dikte ediyorsa o zaman siz daktilo görevlisisiniz. Basın mensubu kalemini özgürce, korkusuzca, çıkarsızca kullanabilendir. Basın mensubu Oktay Ekşi gibi o görevini orada bırakıp gidebilendir'' dedi.

ÖYMEN: İZMİR DEMOKRASİ ÖNCÜSÜ
Gazeteci Altan Öymen de konuşmasında, İzmir'in demokrasinin öncülüğünü yaptığını ve bunu bugün de sürdürdüğünü söyledi.
Siyaset, basın ve sandık kavramlarının sadece demokrasilerde değil, diktatörlüklerde de olduğunu belirten Öymen, ''Demokraside siyaset denildiğinde tolerans, eleştirilere tahammül, belli kurallara uymak gerekiyor. Basın denilince hür olması gerekiyor, hür olmazsa, olayları olduğu gibi yansıtmazsa siz nasıl fikrinizi oluşturabileceksiniz? Sandıkta da manipülasyonların yapılmayacağından, verdiğiniz oyun yansıyacağından emin olacaksınız, bunun güvencesi olacak'' diye konuştu.
Öymen, Türkiye'nin giderek ''tek parti'' dönemine dönme tehlikesini yaşadığını, bu gidişe ''dur'', genel seçimde bugünkü iktidara ''artık yeter'' demek gerektiğini savundu.
SERTEL: İZMİR ’‘O’’ GÖNÜLE SAHİP
İzmir Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel, İzmirlilerin kendisine ''faşist'' diyenleri kucaklayabilecek, ''gavur'' diyenleri eğitebilecek gönüle sahip olduğunu, İzmir'in kendisi ile kıyaslanan Kayseri, Konya gibi kentlere göç vermediğini ama oralardan göç edenleri içine alıp kucak açabildiğini söyledi.
ASLAN: BASKICI DENETİM UYGULANIYOR
Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ise iktidarın basın üzerinde ''baskıcı denetim'' uyguladığını, gazetecilerin sürekli hak kaybına uğradıklarını söyledi.
Aslan, ''Bu sorunun temel nedeni sadece bugünkü iktidar değil. '2,5 gazete kalacak' diyen Özal'ın döneminde başlayan ve devam eden hükümetlerle birlikte, gazete patronları gazetecileri örgütlü oldukları Türkiye Gazeteciler Sendikasından (TGS) istifa ettirerek, taşeronlaşmayı özendirerek bu sorunların büyümesine yol açtı'' dedi.
 
AĞIR BEDELLER
Gazeteci-yazar ve Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi de ’“ ’‘İleri Demokrasi’’ Türkiye’’sinde Başbakan Erdoğan’’ın kızacağı herhangi bir haberi yayınlamak, ağır bedelleri göze almak demektir. Bugün Başbakan’’ın eleştirilemediği, sorulacak soruların önceden sipariş edildiği bir Türkiye’’de yaşıyoruz. Bu anlamda yapılacak genel seçimler sadece partileri değil ülkenin ve Cumhuriyet’’in kaderini de oylamak olacaktır’” dedi. Medyanın tek ses haline getirilmeye çalışıldığını ifade eden gazeteci yazar Nail Güreli ise basının dördüncü kuvvet olduğuna vurgu yaparak, şöyle dedi: ’“Basının temel görevi üç erk dediğimiz yasama, yürütme ve yargıyı denetlemektir. Basını denetleyecek beşinci güç ise halktır, sivil toplum örgütleridir. Bugün basının bağımsız olması için ekonomik açından da güçlü olması gerektiğine dikkat çekiliyor. Ancak bu ekonomik güç başkaları tarafından sağlanıyorsa o zaman basın başlangıçta ipotek altına alınmış demektir.’”
Panelde gazeteci yazarlar Oktay Ekşi, Nail Güreli, Fikret İlkiz, Can Ataklı, Ali Sirmen, Öcal Uluç, İsmet Solak ve Hamdi Türkmen birer konuşma yaptı.

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Yargı ve güvenlik muhabirleri tek çatıda buluştu
Çeşitli gazete ve televizyonlarda çalışan, polis, jandarma ve adliyedeki ...
Basının dertlerine Bornova’’da derman aranacak
Bornova Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi’’nde 10 Ocak Çalışan Gazeteciler ...
CHP’’den bu kez de ’‘Wikiİstanbul’’
CHP’’li İnce, iktidar partisine mensup bir belediye meclis üyesinin ilişkili ...
 
Gündeme ışık tutan panel: Siyaset-Basın ve Sandık
Ege-Koop’’un düzenlediği ’“Siyaset- Basın ve Sandık’” konulu panel Cumartesi ...
MHP’’da Adana depremi!
Aytaç Durak’’ın İçişleri Bakanlığı’’nca görevden uzaklaştırılmasının ardından ...
Sertel GÖP’’ün dönem başkanlığını devraldı
Gazetecilere Özgürlük Platformu’’nun dönem başkanlığını devralan Atilla ...
 
Suda'dan ’‘su’’ gibi bir İzmir yazısı
Habertürk yazarı Pakize Suda, Hüseyin Çelik’’in benzetmesi sonrası ülke ...
İGC 2011’’i erken karşıladı
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Geleneksel Yılbaşı Balosu, 400 cemiyet üyesinin ...
Bakan Özak: Eğer bu ülkeyle AB’’de olacaksak’…
Devlet Bakanı Faruk Özak, Pınar Karşıyaka’’ya Lefkoşa’’da yapılan saldırıları ...
 
Serdar DEĞİRMENCİ
Serdar DEĞİRMENCİ
Sonbahar
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Başıboş canileri toplamak!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bu da geçer
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yemek kitabı değil Kültürel Miras!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
İşte 'gülen' ilk fotoğrafı!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva