HABERLER>GÜNCEL
6 Şubat 2012 Pazartesi - 14:55

Billur Tuz’da kadınlar direnişin en önünde

İzmir Çiğli’de Kurulu olan Billur Tuz fabrikası işçileri, patronun kendilerini ‘yeni yıl hediyesi’ olarak işten çıkarttığı günden bu yana baskılara, soğuğa, rağmen bir adım dahi geri atmadan direniyorlar.

Billur Tuz’da kadınlar direnişin en önünde

İZMİR - Direnen işçiler arasında yer alan kadın işçiler yaşanan zorluklar karşısında direnişi kararlılıkla sürdürüyor. Fabrikada çalışırken daha çok ezilen, evlerine gittiklerinde bir de evin yükünü sırtlamak zorunda olan kadın işçiler şimdi sendikalı olmak, insanca koşullarda çalışmak için direnişteler. Tüm zorluklara rağmen sendikalı olarak çalışmakta kararlılar. 
 
Ulviye Borazan, 3 yıllık Billur Tuz işçisi. 33 yaşında olan Ulviye Borazan’ın 2 çocuğu var. Daha önce yıllarca tekstil sektöründe çalışmış. Billur Tuz’da çalışma koşullarının zor ve ağır olduğunu, sendikaya üye olduktan sonra ise kendilerine yöneltilen baskıların daha da arttığını belirtiyor. Çalışma saatlerinin istekleri dışında arttırıldığını söyleyen Borazan, sendikalı olduktan sonra haklarını öğrendiklerini ve mesaiye kalmamak için direndiklerini anlatıyor. Bunun üzerine 3 hafta daha ağır bir bölümde çalışma cezası verilmiş. Borazan’a. “Şimdi ise direnişteyiz sendikayı mücadeleyi yeni öğreniyoruz. Çocuklarımızın geleceği için mücadele ediyoruz” diyor. Kapının önünde sivil polislerin, içeride çevik kuvvetin beklediğini anlatan Borazan, “Patronu bizden koruyorlar, anayasal hakkımızı kullandığımız için işten atılan biz, mağdur durumda olan biziz korunan patron” diyerek tepkisini dile getiriyor. Direnişin zorluklarını dile getiren Borazan, “En temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamaktan uzağız. Lavabomuz yok. Arkadaşlarımız bizi yakındaki büyük bir alışveriş merkezine arabayla götürüp getiriyorlar” diyerek anlatıyor direniş koşullarını. Çevre fabrikalarda çalışan işçilerden gelen desteğin ise kendilerini mutlu ettiğini dile getiren Borazan, mücadelelerinin başarıya ulaşabilmesi için içerideki işçilerin de bir şeyler yapması gerektiğini ifade ediyor.
 
EVİN YÜKÜ DE ONLARDA
Yasemin İleri, bir çocuğu ile tek başına yaşıyor. Evin bütün yükü onun sırtında. Daha önce Kula Mensucat’ta çalışmış. O işe girdiğinde kapı önünde direniş varmış. O işçilerin kendilerine tepki gösterdiğini, o zaman bu tepkinin nedenini anlayamadığını anlatıyor. “Kula Mensucat’ta sendika vardı ve benim için bir anlam ifade etmiyordu. Ama burada bir sendikanın nasıl kurulduğunu nasıl var edildiğini gördüm, sendikanın ne olduğunu anladım” diyor.
 
SAVRANOĞLU İŞÇİLERİ BİZE GÜÇ VERİYOR
Mehtap Tekin 2.5 yıllık Billur Tuz işçisi. Fabrikanın salamura bölümünde iri tuz üretiyorlarmış. “İşten atılmadan 15 gün önce işten çıkartılacağımızı haber verdiler. Biz hiçbir zaman art niyetli olmadık işyerine karşı, ama onlar bize aynı samimiyetle davranmadılar” diyor. Savranoğlu işçilerinin kendilerine güç verdiğini söyleyen Tekin, “Onlar 180 gündür soğuğa ve sıcağa karşı direnişlerine devam ediyorlar. Bizler de onlar gibi olacağız gerekirse. Slogandaki gibi açlıktan donmayız, soğuktan ölmeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz” diyor.
 
YEMEKLERİMİZ AYNI KAZANDA
Raşide Göknur, çalışırken salamura tuzlarının içindeki yabancı maddeleri hortumla temizlediklerini sürekli hareket halinde olduklarını anlatıyor. Özellikle çevredeki metal ve tekstil fabrikalarından, Schneider Elektrikten işçilerin kendilerini sık sık ziyaret ettiğini dile anlatıyor. Hanım Camgöz, tansiyon, bronşit gibi rahatsızlıklara yakalanmış çalıştığı süre içinde. Sürekli beyaza bakmaktan işçiler arasında göz tansiyonu hastalığının yaygın olduğunu belirten Camgöz, “Fabrikada 6 ayda bir röntgen çekiyorlar ama formalite icabı. Rahatsızlandım, hastaneye gittiğimde bronşit ve yüksek tansiyon çıktı. Sendikalı olmak bizim için daha iyi koşullarda çalışmak demek” diyor. Savranoğlu işçileriyle yemeklerinin aynı kazanda piştiğini anlatan Camgöz, “Bazen maddi yönden çok sıkışıyoruz, yol parası bile bulamadığız zamanlar oluyor ama direneceğiz” diye konuştu
 
GÜVENCELİ ÇALIŞMAK İÇİN
Gülten Özdemir de iki çocuğu ile eşinden ayrı yaşıyor. Düzce depreminin ardından İzmir’e gelmiş. Hastanelerde taşeron şirket bünyesinde ameliyathanede ve yemekhanede çalışmış.
 
Hiçbirinde iş güvencesi olmamış. Üniversite mezunu çocuğu da tüm çabalarına rağmen iş bulamamış. Tüm bu zorluklara rağmen neşesinden bir şey kaybetmemiş sürekli gülümsüyor.
 
Sendikalı olduğumuz için çok mutlu olduğunu dile getiren Gülten Özdemir, ne pahasına olursa olsun mücadele etmekte kararlı olduğunu ifade ediyor.
 
Billur Tuz’da sendikalı oldukları için işten atılan kadınlar, mücadelelerinden umutlu ve kararlı ancak ekonomik koşulların kendilerini çok zorladığını ifade ederek, kazanabilmeleri için fabrika içinden ve dışından daha fazla birliğe, dayanışmaya ihtiyaç olduğunu belirtiyorlar.(EVRENSEL)

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
İzmir kar ve kayak keyfini Bozdağ'da yaşıyor
Ege Bölgesi'nin tek kış turizm merkezi konumundaki Bozdağ Kayak Tesisleri, ...
Sevan Nişanyan’a 'kaya mezarı' hapsi
Şirince’ye, Dalyan'daki kaya mezarların benzerini yaptıran turizmci ve ...
Diyanet trafiğe el attı: 'Kırmızı ışık' caiz değil
Diyanet İşleri, trafik kurallarına uyulması için çalışmalar yapacak. Kırmızı ...
 
İsviçre'den Egemen Bağış'a ''soykırım'' soruşturması
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın Zürih'te söylediği "Ermeni ...
İzmir'deki Karadenizlilerin hamsi kavgası!
Ege Bölgesi’nin en büyük iki Karadeniz hemşeri derneği hamsi şöleni yüzünden birbirine düştü.
İzmirli işadamının evinde 800 binlik soygun!
İzmir'de işadamı Adem Kaplan'ın evine giren hırsız ya da hırsızlar, evdeki ...
 
İzmir'i yıkan adam konuştu…
Bir zamanların heybetli binaları, boyunlarına "Özbüker" yazısı asılınca ...
Sağa sola ateş açan polis ayılınca teslim oldu
Bayraklı Emniyet Müdürlüğü'nde görevli polis memuru C.A., eşi ve çocuklarının ...
Ünlü tiyatrocu Baykal Kent hayatını kaybetti
Sinema ve tiyatro sanatçısı 69 yaşındaki Baykal Kent, Bursa’da yaşamını ...
 
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Erkekler bastığım kaldırımı öperdi!’
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
CHP ne yapmalı?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Neden toprak reformu yapılmalı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Eril toplumda kıyamet alametleri...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’e kruvaziyer niye gelsin?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva