İZMİR - Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Eroğlu, uzun yıllardır çevre kirliliğine neden olan Gediz Havzası'ndaki fabrikaların 2012 yılı sonuna kadar arıtma sistemlerini bitiremedikleri takdirde tamamen kapatılacağını açıkladı. "2012 yılı sonuna kadar istenen standartlara uygun olmayan fabrikaları kapatacağız. Bizzat ben de gelip kontrol edeceğim. Kesinlikle büyük cezalar vereceğiz. 2012 sonuna kadar süre verdik. Bu plana uymayan belediyelerin de gözünün yaşına bakmayacağız" diyen Eroğlu, belediyelere de bu konuda ceza geleceğini söyledi. İzmir'e yapılacak stat için imza atmaya hazır olduğunu belirten Eroğlu, İzmir Gazeteciler Cemiyeti ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın ortak bir orman kuracağını da kaydetti.
"Bizzat ben gelip kontrol edeceğim"
"Gediz Eylem Planı hazırladık. Şu anda eylem planı yürürlükte. Gediz'de havzanın tamamını ele aldık. Gediz Havzası'ndaki barajlar, göletler ve derelerin ıslahı hızlı bir şekilde yapılıyor. Ağaçlandırma erozyon kontrolü çalışmaları yapılıyor. Atıksu arıtma tesislerini takip ediyoruz. Suları kirletenleri affetmeyeceğiz. Çok açık söylüyorum. Hiçkimsenin suları kirletme hakkı yok. Bir takım ilçe ve beldelerin hatta Manisa gibi şehirlerin ve İzmir'in atıksu arıtma tesisleri devreye alınıyor. Bir kısmının projelerini, inşaat ihalelerini yapıyoruz. Bunlardan bir kısmını 2012'de, bir kısmını 2013'de açacağız. Gediz'i kesinlikle kurtaracağız. Gediz'le ilgili bakanlık olarak 31 aralık 2012 tarihine kadar bütün işlemleri 16.59'a kadar bitireceğimizin sözünü verdik. Ancak burada belediyelerin de mükellefiyetinde olan sorumluluklar var. Arıtma tesisleri, sanayi bölgeleri var, onları da kontrol ediyoruz. 2012 yılı sonuna kadar istenen standartlara uygun olmayan fabrikaları kapatacağız. Bizzat ben de gelip kontrol edeceğim. Kesinlikle büyük cezalar vereceğiz. 2012 sonuna kadar süre verdik. Bu plana uymayan belediyelerin de gözünün yaşına bakmayacağız. Sularımız gelecek nesillere tertemiz bir şekilde teslim etmek zorunda olduğumuz doğal kaynaklarımızdır."
"Yeni stat için imzaya hazırız"
Gaziemir'e kurulması planlanan stat konusunda yasal olarak bir engeli yoksa ve benim imzam ile oluyorsa, orman teşkilatına herkesin içinde kesin talimat verdim. Kanuni bir engel varsa meclis düzeltir ama kanuni bir engeli olmayıp benim imzam ile oluyorsa bu kararın altına imza atmaya hazırım. Stat sorununu bakanlık olarak çözmeye hazırız.
"Su sorununu çözdük"
Gördes Barajı'ndan İzmir'e önce 59 milyon metreküp daha sonra ise 105 milyon metreküp su, isale hattı ile gelecek. Başbakanımız İzmir'in su meselesini kökünden çözmemi istedi. İzmir'de köklü çözüm Gördes ve Çağlayan barajları ile mümkün olacak. 30 Kasım 2008'de Gördes Barajı bitti hiç kimse inanmıyordu. Normalde 2012'de bitecekti. Daha sonra 35 kilometre uzunluğundaki isale hattının temelini attık. Bu İsale hattından İzmir'e 9 Eylül 2010 saat 10.59'da su verdik. Başbakan 10.10.2010 tarihinde Çine Barajı'nı açarken bu hattı da açtı. Artık, Türkiye'de işlerin zamanında önce bitmesi anlayışı yayılması lazım.
"İş yapmaktan kendimizi tanıtamıyoruz"
İzmir'de seçim öncesi açıkladığımız 35 projeden 9 tanesinin temelini attık. Biz iş yapmaktan kendimizi tanıtamıyoruz. Ben askerliğimi İzmir'de yaptım. Burada doğru düzgün bir uçuş yoktu ve çok ilkeldi. İzmir'den bir yere gitmek için mutlaka İstanbul ve Ankara'dan geçilmesi gerekiyordu. Şimdi her yerden ulaşılıyor. Adnan Menderes Havaalanı, İstanbul ve Antalya'dan sonra üçüncü büyük havalanı. Bu çok muhteşem bir şey. Karayolları da aynı şekilde çok ilkeldi. Ankara'ya gitmek bir eziyetti. Geçen yıl Ankara-Afyon-Uşak hattındaki bölünmüş yolları açtık. Şimdi 4 saat 15 dakikada İzmir'den Ankara'ya gidilebiliyor. Diğer yandan çok muazzam bir Çandarlı Limanı yapılıyor. Kruvaziyer Limanı, Bölgesel bir hastane. Öte yandan İzmir'in su meselesini hallettik. Kavakdere, Seferihisar, Ataköy, Mordoğan, Beydağ barajlarını tamamen biz bitirdik. Küçük Menderes'te bir tane bile gölet, baraj yoktu. Zeytinova, Burgaz, Bademli ve Aktaş barajlarının temellerini attık. İzmir'e 35 adet gölet ve sulama vaaddettik. Bu sayede tam 44 bin 700 dekarlık bir alan sulanacak.
"Enerjiye boşuna para ödüyoruz"
Hidro elektrik enerji santralleri, bütün dünyada temiz enerji kaynağı olarak teşvik ediliyor. Bu şekilde potansiyelinin yüzde 80'ini kullanan ülkeler var. Cari açığın büyük kısmı enerjiden kaynaklanıyor. Türkiye boşu boşuna dışarıya doğalgaz ve ithal kömür parası ödüyor. Su Kullanım Hakkı Anlaşması yönetmeliğini 2003 Haziran'da çıkardık ve herkese açtık. Şurada HES var dedik. Devlete en çok katkı payı verene verdik.
"Türkiye'yi yeşillendireceğiz"
2007 Ağustos'ta, Çevre Orman Bakanı oldum. Benim büyük bir idealim vardı. Türkiye'yi yeşillendirmek. Su sorununu çözdükten sonra tabii ki. Çevre ve Orman Bakanı olunca Başbakanımıza büyük bir seferberlik başlatmak istediğimi söyledim. Bütün sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte "Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Milli Seferberliği" başlattık. Hazine'ye ait ne kadar ağaçlandırılacak alan varsa il il tespit ederek bir eylem kitapçığı çıkarttık. 2008 yılından 2012'ye kadar toplam 2 milyon 300 bin hektar alanı ağaçlandırmayı hedefledik. Geçen yıl sonuna kadar 1 milyon 920 bin hektarı tamamladık. Bu yıl da 2 milyon 400 bin hektar tamamladığımız da hedeflediğimizden 100 bin hektar daha fazla alanı ağaçlandırmış olacağız. İzmir'de ise 9 yılda 587 bin 330 dekar arazide ağaçlandırma çalışması yaptık ve 28 milyon 490 bin adet fidanı geçen yıl toprakla buluşturduk. Bu yıl ise İzmir'de 72 bin dekarlık alanı ağaçlandırmayı hedefliyoruz. (Yeni Asır)