İZMİR - Geçen yıl 10 Aralık günü Halkapınar- Arıkent seferini yapan 35 Y 2415 plakalı belediye otobüsünün şoförü Mustafa Taner Dinç, Cumhuriyet Meydanı'nda viraja yaklaştığı sırada aniden fren yapınca, kontrolden çıkan otobüs orta refujdeki sinyalizasyon direğine çarptı. Devrilen direk, bu sırada yakından geçen Gülçin Doğan'ın başına düştü. Alsancak Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından sevk edildiği Ege Üniversitesi Hastanesi'nde yoğun bakım ünitesine yatırılan Gülçin Doğan, 7 gün süren yaşam savaşının ardından öldü.
HAPİS CEZASI ERTELENMEDİ
İzmir 22'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan 1- 3 yıl arasında hapis cezası istemiyle tutuksuz yargılanan, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ulaşım kurumlarından ESHOT'ta görevli şoför Mustafa Taner Dinç, olayın tamamen bir kaza olduğunu, böyle olmasını istemediğini söyledi. Ölen genç kadının ailesi ise şoförden şikayetçi olduklarını belirtti. Hakim, yargılama sonunda şoför Mutafa Taner Dinç'i 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Hakim, sanığa verilen cezayı ertelemedi, paraya da çevirmedi.
167 BİN LİRALIK TAZMİNAT DAVASI
Ölen Gülçin Doğan'ın avukatı Utku Çimen, mahkemenin sanığa verdiği cezanın az olduğunu savunarak Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulundu. Genç kadının ailesi ayrıca sürücü ve çalıştığı kuruma karşı, toplam 167 bin liralık maddi ve manevi tazminat davası açtı. Bu dava henüz sonuçlanmadı.
'AİLEYE BAŞSAĞLIĞI DİLEYEMEDİM''
Aldığı cezayla ilgili haberlerin gazetelerde yayınlanması üzerine otobüs şoförü Mustafa Taner Dinç, telefonla DHA muhabirini arayarak dert yandı. Dinç şunları söyledi: "Ben ekmeğimi şoförlük yaparak kazanıyorum. Profesyonel birisiyim. Yıllardır şoförlük yapıyorum. Bu işe alınmak için bir sürü eğitimden geçiyoruz. Ehliyeti olan herkes kaza yapabilir. Kaza günü hızım 15 kilometreydi. Olay günü yağıştan yerlerin kaygan olması nedeniyle, demir mazgallar kalkış yaptığım sırada havaya kalktı. Bir anda direksiyon hakimiyetini kaybettim. Çarptığım direk Gülçin Doğan'ın üzerine düştü. Böyle olmasını ben de istemezdim. Tahlisiz bir olay oldu. Ben de her gün üzülüyorum. Tepkilerinin ne olacağını bilemediğim için aileye gidip başsağlığı dileyemedim."
'EŞİM HAMİLEYDİ'
Kaza yaptığı zaman eşinin 8 aylık hamile olduğunu anlatan Mustafa Taner Dinç, "Ailenin acısını ben de her gün yaşıyorum. Gülçin Doğan'ın 7 yaşındaki oğlu gözümün önünden hiç gitmiyor. Kendi çocuğuma bakınca sanki onu görüyorum" diye konuştu. Ailenin 167 bin liralık tazminat davası açtığına da değinen Dinç, daha fazla da isteyebileceklerini belirterek şöyle devam etti: "Acıları para dindirmez. Ben böyle bir olaya neden olduğum için çok üzgünüm. Allah kimseye böyle bir acı vermesin. Kim olsa o gün orada kaza yapardı. Önce yoldaki tehlikeler yok edilmeli. Hakim ne keşif yaptı, ne de tanık dinledi. Ben de verilen kararı avukatım aracılığıyla temyiz ettim. Biz şoförler bir canavar değiliz, her gün yüzlerce can taşıyoruz." (DHA)