EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Aslanoğlu, gündeme dair önemli mesajlar verdi.

Siyasi partiler arasındaki yarışın hizmet yarılına dönmesinin gerektiğinin altını çizen Aslanoğlu, 'Biz vatandaşa yardım etme konularında siyaset yapmaya dönüyoruz. İyilikte yarışalım zaten. Daha fazla yardımcı olmaya çalışalım, depremin bir yarasını sarmaya çalışalım, diğer siyasi partiler daha fazlasını yapmaya çalışsın. Bizde çıkıp 'Biz daha iyiyiz' diyelim. Birbirimizin iyilik yapmasını engelleyerek varacağımız yer topluma kötülük olur. Bunun adı siyaset olmaz' dedi.

BİRLİK OLMAYA, KAYNAŞMAYA İHTİYAÇ VAR
İYİ Parti'de görev yapan ancak yaptığı açıklamalar sonrası istifa eden Yavuz Ağıralioğlu'nun söylemlerini değerlendiren Aslanoğlu, ittifak içerisinde kaynaşmanın önemine dikkat çekerek 'İttifak ortaklarımız var. Birlikte olmaya, kaynaşmaya ihtiyacımız olan bir dönem. Farklılıklarımız daha çok göstermeye değil. Birileri bize farklılıklarımızı göstermeye çalıştı, insanları dışlayarak çok ciddi bir toplumsal travma yarattı. Toplumun kaynaşmaya ihtiyacı var. Bize zaten ittifak partilerin birbirinden farklı olduğunu söylüyor. Biz zaten ayrı partiyiz. Zaten İYİ Parti ile aynı şeyleri söylüyor olsak aynı parti olurduk. Biz 15 Mayıs sabahı da bu ülkede hep birlikte yaşayacağız. Birbirimizi ötekileştirerek gideceğimiz bir ülke yok. Bizim partimizde de, başka partide de farklı görüş beyan edenler olacaktır ancak burada bu kişiler genel görüşü yansıtıyor mu sorusuna kendi parti içinde cevap verecekleri durumdur. Benim İzmir'de yaşayan bir vatandaş olarak gözlemim Ağıralioğlu'nun yaptığı gibi yapılan açıklamaların çok değerlendirildiğini düşünmüyorum' ifadelerini kullandı.

HÜKÜMET, DEVLETİN GÜCÜNÜ KULLANARAK İNSANLARA ZULMEDİYOR
CHP'li Aslanoğlu, ciddi bir korku iklimi oluştuğunu ve bunun vatandaşlara ve kendisine de sirayet ettiğini söyledi. Aslanoğlu yaptığı değerlendirmede 'Nelerin olmaması konusunda ben kararsızlığın çok düşük olduğunu düşünüyorum. Herkesin ne istenmediğini çok net bildiği, istemedikleri konusunda da netleşemediği yerler var. Ne istemediği konusunda vatandaşa sorsak ve korkmadan cevap verseler... Bende çok korkuyorum. Telefon anketlerinde falan korkuyoruz. İnsanlar düşünüyor arkasından ne olur diye. İş dünyasına yapılan baskıları, basın organlarına yapılan baskıları görmedik mi? Sadece muhalefet tarafında söyleyen basın organları mı RTÜK'ün takibinde? Onun dışında iş dünyasında bir şey söyleyenlerin başına gelenler... Devletin gücünü kötüye kullanmasıdır bu. Yüksek sesle söyleyelim hep birlikte. Hükümet, devletin gücünü kullanarak insanlara zulmediyor. Vatandaşın birine mikrofon uzatılıyor, TV'de çıkartılacağını duyunca yalvarıyor bunlar yayınlanmasın diye. Söylediklerimizden korktuğumuz aşikar değil mi?' dedi.

İŞ DÜNYASI TERCİHİNİ DEĞİŞTİRİYOR
İş dünyasının siyasi tercihlerinin büyük oranda değiştiğini belirten Aslanoğlu, 'Ben içlerinden gelen değil içerisindeyim. Ben halen İZTO meclis üyesiyim. Dolayısıyla iş dünyasında çok rahat sohbet ediyoruz. Sohbetlerde genel olarak daha önce AKP'ye oy vermiş iş dünyası insanları dahil olmak üzere hatlarını değiştirmiş durumdalar. Çünkü bunun sürdürülebilir tarafı yok. 31 Aralık'ta 100 TL işçilik maliyeti vardı, bugün 1 Ocak'ta asgari ücret ile işçiliklerimiz arttı, ancak Euro durduğu yerde duruyor. Ancak faaliyetlerimiz arttı, biz bunu nasıl karşılayacağız diyorlar. Bunun sürdürülebilir olması mümkün değil. Tekstilde sipariş alamıyorlar. Ben biliyor ve görüyorum. Göbekten bağlı AK Parti hükümeti ile var olmuş ve varlığını ona borçlu olanlar dışında sohbet ettiğiniz insanların çoğunun yolu çoktan belli olmuş durumda. Akıl tutulmasının sürdürülebilir olmadığını görüp ülkesini seviyorlar' diye konuştu.

OY ORANI HEDEFİMİZ İZMİR'DE YÜZDE 75!
Seçimlerde İzmir'de CHP'nin hedeflerinin ne olduğu yönünde gelen soruya yanıt veren Aslanoğlu, 'Şu an uygulanan bir sistem var. Oylarımızın yükseleceği kesin, oylarımızın yüksekliği ölçüsünde milletvekilliği sayımız 2'ye katlanmıyor. TV ekranı görünce boş keseden atmaya benzemez. Oylarımızın ne olacağını daha net görebildiğimiz durum... Ölçüt şu; Sizi kaç vatandaş doğru buluyor. Biraz daha fazla milletvekili çıkarabilmek için hükümet bu sistemi buldu. İzmir'de çıkardığınız oy sayısı ile Tunceli, Giresun, Batman'da çıkardığınız aynı değil. Orada daha az vatandaşın oyu ile milletvekili çıkarken burada çıkmıyor. İzmir'de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 4 vatandaşımızın 3'ünün oyuna talibiz. Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki hedefimiz yüzde 75 bizim. Hedef milletvekili sayısı 10-10 neden olmasın?' ifadelerini kullandı.

GENEL MERKEZE İSİM BİLDİRMEK HADDİM DEĞİL
Kontenjan adayı konusunda da değerlendirme yapan Aslanoğlu, içinden geçenin listede yer alan tüm adayların İzmirli ve örgütten gelenlerden oluşması olduğunu dile getirdi. Aday belirlemede yetkili mercinin genel merkez olduğunu kaydeden Başkan Aslanoğlu, 'Çeşitli araştırmalar ile belirleniyor. Partilerin ittifak görüşmeleri nedeniyle bazı şeyleri netleştirmiş değil. Bizim yürütmemizin zor olduğu dönem. Genelde yürüyen bir ittifak görüşmeleri var. Ben partililere de söylüyorum... Bir çok görüşmede ben bulunmadım ki detaylarını bileyim. İl başkanısın bütün duruma hakim değil misin söylemleri var. 6 parti ile yürüyen hassas bir süreç bu. Bu süreçte genel merkezin karar merkezi olduğu gerçeği var. Ben her İzmirli gibi tüm adayların İzmirlilerden oluşmasını isterim tabii ki. Partide emek vermiş arkadaşlarımızdan oluşmasını isterim. CHP İl başkanıyım tabii ki örgütten arkadaşlarımı savunacağım. Genel merkezde fikrimi anlatacağım temel durumlar bunlardır. Kendimi teknik direktör olarak görüyorum ve burada mevkiler belirtebilirim ancak isim belirlemeye haddimiz olmadığını düşünüyorum. Hepimiz tek bir hedefe kilitlendik. Bu iktidarı göndereceğiz. Bu iktidar kaldığı sürece elimizde ne aş kalacak ne özgürlüklerimiz' dedi.

KÜÇÜK İŞLERLE UĞRAŞACAK ADAM DEĞİLİM!
İl başkanı olarak bazı isimleri önermesi ya da önerilen isimlerin genel merkez bazında reddedilmesi gibi durumların olup olmayacağının sorulmasına yanıt veren Aslanoğlu, 'Bunu istemem dersem hadsizlik olur ve bu il başkanına yakışmaz. Ben bir il başkanıyım. Genel Başkan zaten milletvekilleri ile 5 yıldır çalışıyor. Benim biri ile ilgili rapor sunmam şık olur mu? PM üyeleri uzun süredir çalışıyorlar, onunla ilgili bir şey anlatsam olacak bir şey mi? Mevcut vekiller ile ilgili genel başkan yardımcıları ve parti yönetimi ile görüşmem. Ben sonunda 'Senden daha iyi biliyorum, sen kimsin' cümlesini duyabileceğim hiçbir yere girmem' diye konuştu.

Parti içinde gruplaşmaya karşı olduğunu ve herkesi eşit kucaklamayı hedeflediğini belirten Aslanoğlu, 'Tüm partilerde de kişiler üzerinden hikaye anlatma var. Benim böyle durumum yok. Delegasyon... Benim hayatım boyunca böyle bir şey olmadı. Yapmak istediğim bir iş var ve bunu müthiş başarı ile yapmak. Bundan sonra anlattığımızda seçim dönemini bütün partiyi kucaklayan biri olmak. Küçük işlerle uğraşacak adam değilim. Tüm arkadaşlarımız ile bu iktidarı devireceğiz' ifadelerini kullandı.