Elinde bir tahta bavulla Ulukışladan Niğde'ye gelip liseyi bitirdi. Ankara'da Hukuk okudu… Bir çok üst düzey görev yanında, 1983-1984'te de, İzmir Belediye Başkanlığı yaptı…
Yani dur durak bilmeyen, soyadı gibi biri var karşınızda bugün… Yine: CEYHAN DEMİR.
***
Uğraşıları arasında, 2018 yılında 'İzmir'in Aşk Asansörü' adlı bir kitap da yazdı… Bize de gönderdiği kitabına ek olacak dökümanlara ve 9 Eylül Gazetesindeki son yayınlarına göre ;
'Dünyada bir sokaktan daha yüksekteki diğer sokağa para ile yolcu ulaşımı sağlayan iki kabinli, iki adet asansör var ; Biri İzmir'in Karataş semtindeki Tarihi Asansör, diğeri Portekiz'in başkenti Lizbon'daki Santa Justa Asansörü.' diyor.
Ceyhan Demir aynı zamanda bir gezi tutkunu ; Dünyanın gezdiği gördüğü çok sayıdaki yerinde, İzmir'deki asansörün bir eşini aradı, arattırdı da, bulamadığını kızı Prof.Dr İpek Demir, 2024 yılında konferans için eşi Andy ile gittikleri Lizbon'da buldu!
Asansör, 'Elevador de Santa Justa' adını taşıyor… 45 metre yüksekliğinde ve Lizbon'un alt şehir merkezi olan Baixa'yı, tepedeki Largo do Carmo'ya bağlıyor.Parayla da insan taşıyor.
1902 yılında yapılarak halka açılan asansör, Eyfel Kulesinin yapımcısının müridi Pondard tarafında yapıldığından, Eyfel'in çizgilerini anımsatıyor. Asansör hidrolikten dönüşerek 1907'de elektrikle çalışmaya başlamış.Tepeden bakıldığında Lizbon'un bir bölümüyle, kale ve denizin, 360 derecelik güzel panoramik görüntüsünü, daha çok turistler için veriyor.
***
Bizim İzmir Halil Rifat Paşa semtindeki Tarihi Asansör de, İş insanı Nesim Levi tarafından 44 metre yükseklikte yaptırılmış ve 1907'de, o da paralı olarak çalışmaya başlamıştı… Lizbon asansöründen 5 yıl sonra açılmıştı. Anlatılan benzerliklere bakılırsa, Nesim Levi'ce, Lizbon asansörünün bir ikizi alarak yaptırılmış olmasını anlamak mümkün…
İzmir'in simgesi Saat Kulesinden sonra… Asansör de, yerli ve yabancı turistlerin çok ilgisini çekiyor. Bu asansörde de, çıkıp inerken ve de yukarıdaki restoran ve kafeteryada yapılan seyirde… İzmir'in ve körfezin muhteşem seyrine doyum olmuyor!
***
Ceyhan Başkan diyor ki… Bu iki asansörün kıymetini iyi bilelim! Kendisi de zaten kıymetini iyi bilmişti ; Asansörün mülkiyeti daha sonra İzmirli iş insanlarından Şerif Remzi Reyent'e, onun 1973 yılında vefatı üzerine de, yeğeni Ayla Ökmen'e geçmişti.
Çevredeki büyük kaya kütleleri, gövdeden koparak düşüp evleri tahrip etmişti. Bunun üzerine boşaltılan evler taşınmış, Buca'da 'Afet Evleri' semti oluşturulmuştu. Asansör semti de, afet bölgesi ilan edilerek iskana kapatılmıştı.
Atıl durumdaki bu bölgeyi İzmir'e yeniden kazandırmak isteyen Belediye Başkanı Ceyhan Demir, hemen harekete geçti. Londra'da yaşayan Sayın Ayla Ökmen'le temas kurulmuş ve asansörün, İzmir Belediyesine bedelsiz olarak bağışlanmasını… gerçekleştirmişti.
***
Daha sonra, çevre ve yerleşim düzenleri de sağlanarak bölge risksizleştirilmiş, 1984'den itibaren de canlılık kazanmıştı…
Ünlü şarkıcı Dario Moreno bir süre bu sokakta yaşadığından, girişe küçük bir heykeli dikildi. Sokağa da, 'Dario Moreno Sokağı' adı verildi.
Ceyhan Bey öneriyor ki… İzmir ile Lizbon arasında, 'Tarihi Asansörler Kardeşliği' adı altında kardeş şehir ilişkisi kurulursa… Her iki asansörün de dünya çapında tanınırlığı daha da artacak, turist çekimine de önemli katkılar sağlayacaktır…
***
Mısır bilimci Dr.Julius Kane diyor ki, 'Aramak her zaman bulmanın yolu değildir.'
İran'lı Filozof Beyazid Bestami de diyor ki, 'her arayan bulamaz ama, bulanlar arayanlardır.'
Ceyhan Demir ise ;
Eş asansörü aradı aradı, Lizbon da buldu.
Ayla Ökmen'i aradı aradı, Londra'da buldu.
Ne ararsa kuşkusuz… Bu dünyada bulurdu!
İyi Pazarlar…