Başbakan Erbakan'ın yardımcısı Tansu Çiller, Salı günü ifade vermek üzere Savcılığa gitti. Ankara Başsavcı Vekili onu Adliyenin kapısında;
'Hoşgeldiniz Sayın Başbakanım' diye karşıladı. Tıpkı Genelkurmay Başkanını ve Orgenerallerini; 'Hoşgeldiniz Sayın Komutanım' diyerek karşıladıkları gibi !...
'Hoşgeldiniz Sayın Başbakanım' diye karşıladı. Tıpkı Genelkurmay Başkanını ve Orgenerallerini; 'Hoşgeldiniz Sayın Komutanım' diyerek karşıladıkları gibi !...
Çiller; 'Geldim, belgelerin tümünü gördüm. Açıklamamı TBMM Komisyonunda yapacağım' diyerek, ifade vermeye değil, savcının ifadesini almaya geldiği havasını verdi…
Özel Yetkili Savcı Mustafa Bilgili'ye yardımcı olmak üzere düşüncelerimi sizlerle de paylaşmak isterim. Tansu Çiller açıklamasını 7 Kasım'da TBMM Darbeleri İnceleme Komisyonunda yapsın, ben de o zamanki DYP Genel İdare Kurulunda ve DYP Meclis Grubunda yapılan konuşmaları ve bildiklerimi sizlere anlatacağım.
Sayın Savcı;
*Devleti yöneten Başbakan-Başbakan Yardımcısı gibiler 'Dürüst, namuslu ve Şeffaf' olmadırlar.
*Servetlerinin hesabını Yargıya ve Kamuoyuna açık-net-doğru olarak vermelidirler.
*Servetlerini, 'Çıkına-Annesinin yastığının altına- Çocuklarının pipisine' bağlamamalıdırlar.
*Hizmetçilerinin üzerine çiftlik alıp, önce inkar edip sonra kabul etmemelidirler.
*Başka ülkenin vatandaşı olmamalıdırlar. Yabancı ülkeye vatandaş olurken,
öncelikle 'o ülkenin menfaatlerini koruyacakları' yeminini etmemelidirler.
*Servetleriyle ülkelerine yatırım yapmalıdırlar. Başka ülkelere yatırım yapmaları, ülkelerine güvenmedikleri anlamına gelir.
*Birbirlerini 'Hırsızlıkla-Mürteci olmakla' suçladıktan sonra,
'TBMM Komisyonlarında aklanmayı' hükümet kurmanın öncelikli şartı yapmamalıdırlar.
*Genel Seçim öncesi vatandaşa verdikleri sözlerin aksine, kendilerine oy verenlerin iradelerini yani 'Milli İradeyi' satmamalıdırlar.
*Uluslararası Bankerlerin oyununa gelip, ülkeyi ekonomik krize sokarak, kendi servetleri kat-kat arttırırken, milletin servetini bir gecede yarı yarıya azaltmamalıdırlar.
*Cesur olmalıdırlar. Milli irade yara aldığında susup, koltuklarına yapışmadan konuşmalılar, tavır almalıdırlar. Aradan 15(ONBEŞ) yıl geçtikten sonra konuşmamalıdırlar. Kendi ayıplarını ve yüreksizliklerini bilip, susmalıdırlar.
*Bu kişiler kooperatif ve imar planlarında yapılan yasa dışı oynamalarla bir günde 500 Milyon Dolar rant sağlamamalı ve sağlatmamalıdırlar.
*Bu kişiler, 'Milletvekilleri ikna odası' , 'Milletvekilleri Borsası' konusunda ne biliyorlarsa isim-isim konuşmalıdırlar. Herkesin haysiyet ve namus anlayışının kendilerinki gibi olmadığını anlamalıdırlar.
*TBMM'de ettikleri yemine (Devletin varlığı ve bağımsızlığı+Atatürk İlke ve Devrimleri+ Laik Cumhuriyet ilkesine uymak) sadık olmalılar ve ettikleri yemini, siyasi çıkarları uğruna çiğnememelidirler…
*Devleti yöneten Başbakan-Başbakan Yardımcısı gibiler 'Dürüst, namuslu ve Şeffaf' olmadırlar.
*Servetlerinin hesabını Yargıya ve Kamuoyuna açık-net-doğru olarak vermelidirler.
*Servetlerini, 'Çıkına-Annesinin yastığının altına- Çocuklarının pipisine' bağlamamalıdırlar.
*Hizmetçilerinin üzerine çiftlik alıp, önce inkar edip sonra kabul etmemelidirler.
*Başka ülkenin vatandaşı olmamalıdırlar. Yabancı ülkeye vatandaş olurken,
öncelikle 'o ülkenin menfaatlerini koruyacakları' yeminini etmemelidirler.
*Servetleriyle ülkelerine yatırım yapmalıdırlar. Başka ülkelere yatırım yapmaları, ülkelerine güvenmedikleri anlamına gelir.
*Birbirlerini 'Hırsızlıkla-Mürteci olmakla' suçladıktan sonra,
'TBMM Komisyonlarında aklanmayı' hükümet kurmanın öncelikli şartı yapmamalıdırlar.
*Genel Seçim öncesi vatandaşa verdikleri sözlerin aksine, kendilerine oy verenlerin iradelerini yani 'Milli İradeyi' satmamalıdırlar.
*Uluslararası Bankerlerin oyununa gelip, ülkeyi ekonomik krize sokarak, kendi servetleri kat-kat arttırırken, milletin servetini bir gecede yarı yarıya azaltmamalıdırlar.
*Cesur olmalıdırlar. Milli irade yara aldığında susup, koltuklarına yapışmadan konuşmalılar, tavır almalıdırlar. Aradan 15(ONBEŞ) yıl geçtikten sonra konuşmamalıdırlar. Kendi ayıplarını ve yüreksizliklerini bilip, susmalıdırlar.
*Bu kişiler kooperatif ve imar planlarında yapılan yasa dışı oynamalarla bir günde 500 Milyon Dolar rant sağlamamalı ve sağlatmamalıdırlar.
*Bu kişiler, 'Milletvekilleri ikna odası' , 'Milletvekilleri Borsası' konusunda ne biliyorlarsa isim-isim konuşmalıdırlar. Herkesin haysiyet ve namus anlayışının kendilerinki gibi olmadığını anlamalıdırlar.
*TBMM'de ettikleri yemine (Devletin varlığı ve bağımsızlığı+Atatürk İlke ve Devrimleri+ Laik Cumhuriyet ilkesine uymak) sadık olmalılar ve ettikleri yemini, siyasi çıkarları uğruna çiğnememelidirler…
Sayın Savcı;
Şevket Kazan'ı da dinleyecekmişsiniz. Ona, Çiller hakkındaki söylediklerini ve elindeki Çiller dosyalarını sorunuz. Bu belgeler gazetelerde ve televizyonların arşivlerinde de mevcuttur.
Ayrıca Anayasamızın 174. Maddesi ve bu madde ile ilgili kanunlar yürürlükte iken, Başbakanlık Konutundaki Tarikat-Cemaat önderlerinin davetini ve Erbakan-Çiller Hükümeti zamanındaki 'Laiklik İlkesi' aleyhine verilen beyanatların da sorulması, Anayasa Mahkemesi kararlarının incelenmesi
sizlerin yolunuzu açacak ve adaletin tecellisi sağlanmış olacaktır…
Şevket Kazan'ı da dinleyecekmişsiniz. Ona, Çiller hakkındaki söylediklerini ve elindeki Çiller dosyalarını sorunuz. Bu belgeler gazetelerde ve televizyonların arşivlerinde de mevcuttur.
Ayrıca Anayasamızın 174. Maddesi ve bu madde ile ilgili kanunlar yürürlükte iken, Başbakanlık Konutundaki Tarikat-Cemaat önderlerinin davetini ve Erbakan-Çiller Hükümeti zamanındaki 'Laiklik İlkesi' aleyhine verilen beyanatların da sorulması, Anayasa Mahkemesi kararlarının incelenmesi
sizlerin yolunuzu açacak ve adaletin tecellisi sağlanmış olacaktır…
Sayın Savcı;
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temelini oluşturan Anayasamızın ilk üç maddesine gönülden bağlı(!) 'Erbakan-Çiller' Refahyol Hükümetinin gerçek yüzü, Savcılığınızın yapacağı titiz araştırma sonucu mutlaka ortaya çıkacaktır. Aylardır tutuklu olarak yargılanmayı bekleyen Profesör Kemal Gürüz ve diğer Askerler de suçlarını öğrenmiş olacaklardır. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temelini oluşturan Anayasamızın ilk üç maddesine gönülden bağlı(!) 'Erbakan-Çiller' Refahyol Hükümetinin gerçek yüzü, Savcılığınızın yapacağı titiz araştırma sonucu mutlaka ortaya çıkacaktır. Aylardır tutuklu olarak yargılanmayı bekleyen Profesör Kemal Gürüz ve diğer Askerler de suçlarını öğrenmiş olacaklardır. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.