AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, SonSöz TV'de katıldığı programda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ı körfez temizliği üzerinden hedef almıştı. Kaya'nın "Bilime inanmak lazım. CHP’nin bilimle problemi var. Popülizmin yeni tarzı Trumpizm. Trump da bu noktada bilime karşı. İklim krizine inanmayan birisi, CHP de körfezin kirliliğine inanmıyor. Cemil Tugay ve Tunç Soyer Trump’ın kafasındalar. Aynı siyasi mantıkla hareket ediyorlar, popülist siyasetçiler. Yapılacak iş iki tane, diğerleri yapılır. Bilim Kurulu rapor hazırladı, herkese görevler verdi. Görevler yapılır. Körfezi kirleten İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir" sözlerine CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan tepki gösterdi.
ARSLAN: MESNETSİZ BİR BENZETME
Arslan, “Sayın Kaya; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Cemil Tugay’ı bilime karşı olarak nitelendiriyor. Sanırım bilimden anladığı AKP’nin siyasi çıkarları, çünkü üstlerine düşeni yerine getirip ortak akıl ile körfezin temizliğini sağlamak yerine, karalamaya ve engellemeye çalışıyorlar. Büyükşehir Belediyemizin oluşturduğu Bilim Kuruluna katılan akademisyenlere siyasi baskıyla geri adım attırıldığını kendisine hatırlatmak isterim. AKP’li siyasetçilerin; siyasi çıkarlar uğruna mesnetsiz benzetmeler yapmak yerine, bakanlık ile görüşerek İzmir’in gereken hizmeti almasını sağlaması hepimiz için daha anlamlı olacaktır.” dedi.
Arslan yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Kaya; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Cemil Tugay’ı bilime karşı olarak nitelendiriyor. Sanırım bilimden anladığı AKP’nin siyasi çıkarları, çünkü üstlerine düşeni yerine getirip ortak akıl ile körfezin temizliğini sağlamak yerine, karalamaya ve engellemeye çalışıyorlar. Büyükşehir Belediyemizin oluşturduğu Bilim Kuruluna katılan akademisyenlere siyasi baskıyla geri adım attırıldığını kendisine hatırlatmak isterim. Kendi sorumluluklarında olan körfez temizliğinden kaçarak, tüm yükü İzmir Büyükşehir Belediyemize yıkmaya çalışmanın neresi bilimseldir anlamak mümkün değil. İçi boşaltılmış kurumlar ve ülkemizin ekonomiden, enerjiye, sağlıktan, eğitime her alanda 22 yılda geldiği nokta itibariyle, asıl AKP’nin bilim karşıtı olduğu söylenebilir.
Bir kez daha gerçekler üzerinden işin aslını anlatmak gerekirse; Körfezde Bakanlığın yapması gereken temizleme çalışmasını, İzmir Büyükşehir Belediyemiz kendi kaynaklarıyla yapmaktadır. Ayrıca Bakanlığın İZSU’ya verdiği tarama izni 3 milyon metreküplük bir alanı kapsamaktadır. Körfez’in kuzeyinde 440 milyon TL bedel ile 700 bin metreküplük tarama çalışması Aralık ayında başlanmıştır. Çalışmalar Haziran ayında tamamlanacaktır. Şu ana kadar tarama gerçekleştirilen hacim yaklaşık 92 bin metreküptür. Tarama çalışmaları aylık ortalama 40-50 bin metreküplük bir hızla ilerlerse, Bakanlığın izin verdiği 3 Milyon metreküplük hacme karşılık gelen alanın taranması 5 yıl sürer. Kaldı ki bir yandan da tarama çalışmalarının hızlandırılması için uygunluk belgesi kapsamında ihale yapılacaktır. Hatırlatmak isteriz ki Körfez’de daha fazla tarama yapılabilmesi için izinler Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan alınmaktadır ve izin verildiği takdirde ilave tarama faaliyetlerine devam edilecektir.
Peki Bakanlık ne yapmaktadır. Navigasyon kanalı ve Liman için 8 milyar liralık projeye bu yıl sadece 278 milyonluk bütçe ayrıldı. Körfezi kirletmesi ivedilikle engellenmesi gereken liman ve Navigasyon kanalı için ayrılan bu bütçe her yıl aynı kalsa yaklaşık 30 yıl sürer. AKP’li siyasetçilerin; siyasi çıkarlar uğruna mesnetsiz benzetmeler yapmak yerine, bakanlık ile görüşerek İzmir’in gereken hizmeti almasını sağlaması hepimiz için daha anlamlı olacaktır.
Ha bu arada, Trump, Sayın Kaya’nın mensubu olduğu partinin genel başkanından bahsederken, ‘dostum’ diye adlandırıyordu. Sayın Kaya’ya bir soru, 'dostunuz Trump' ile aranızda sorun mu var?”
