TAPDK: Analiz yapma yetkimiz yok

ANKARA - TAPDK Başkanı Küçük, AA muhabirine sahte içki nedeniyle 3 Rus turistin yaşamını yitirmesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, olayın henüz bir metanol zehirlenmesi olup olmadığının somut olarak ortaya çıkmadığını belirtti.

 

Olayın savcılığa intikal ettiğini ve şu anda hazırlık soruşturmasının yürütüldüğünü kaydeden Küçük, TAPDK olarak savcılıkla görüştüklerini, istişare halinde bulunduklarını söyledi.

 

Küçük, olayın ardından TAPDK olarak, alana hemen görevlendirme yaptıklarını ve önce İzmir ofisinden, daha sonra Ankara'dan denetçileri, uzmanları tahkikat için Bodrum'a gönderdiklerini bildirdi.

 

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın mevcut numuneler üzerinde analizler yaptırdığını ve mevcut metil alkol değerlerinin normalin 3 katı üzerinde çıktığını anlatan Küçük, ''3 kat teknik olarak öldürücü nitelikte değil kanaatimce. Daha önceki yıllarda yaşanan ölüm olaylarında binlerle ifade edilen metil alkol değerleri vardı'' dedi.

 

TAPDK Başkanı Küçük, her kurumun görev alanının farklı olduğunu belirterek, alkollü içkilerin üretim, ithalat, ürün içeriği, satışı, kayıt dışı veya yasa dışı ticareti boyutlarıyla farklı kamu kurum ve kuruluşlarının mevzuatı dahilinde adli, idari ve mali yetkileri kapsamında işleme tabi tutulduğunu anlattı.

 

Küçük, TAPDK'nın 5179 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun hükümleri hariç olmak üzere, alkollü içkilerin iç ve dış ticareti, dağıtımı, depolanması, geri kazanımı, üretim tesislerinin kurulması, işletilmesi, proje tadilatı, kapatılması ve her türlü devir işlemleri ile 4250 sayılı kanunun uygulanmasına yönelik işlemlere ve tüm bu işlemlerin teknik kontrolüne ilişkin çalışmaları yürütmekle g örevli olduğunu bildirdi.

 

5179 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun ve Türk Gıda Kodeksi mevzuatı kapsamında alkollü içkilerin içeriğinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın düzenleme ve idari denetimi dahilinde olduğunu belirten Küçük, ''Metanol içeren ve elim olaylara sebebiyet veren sahte alkollü içkiler olayı, gıda güvenliği boyutuyla ürünün içeriğini düzenleyen Tarım ve Köyişleri Bakanlığı yetkisinde bulunuyor'' dedi.

 

Alkollü içkilerin ithalat için izin belgesini, kontrol belgesi ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığının verdiğini belirten Küçük, ''Biz, ithalatla ilgili bildirimleri alıyoruz'' diye konuştu.

 

TAPDK Başkanı Küçük, alkollü içkilerin yurt dışından 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na aykırı olarak yurt içine girmesi halinde kaçakçılık, 4733 sayılı kanunda belirtilen izinsiz üretim tesisi kurmak, işletmek ile bandrolsüz, taklit niteliğine uygun olmayan bandrollü ürünün bulundurulması ve satışı halinde de bu kanuna muhalefet adli suçu boyutuyla, 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu uyarınca suçu önleme ve işlenmiş suçlarda kanunlarla verilmiş usul ve esaslarda kolluk kuvvetlerinin adli takip yetkisinde bulunduğunu anlattı.

 

Bandrol konusunun Gelir İdaresi Başkanlığı ve TAPDK'nın görev alanına girdiğini ifade eden Küçük, şöyle devam etti:

 

''Konu tütün olunca, tütün mamulü olunca, konu alkol olunca, alkollü içki olunca, metil alkol olunca hemen insanların aklına TAPDK geliyor.

 

Ama kanuni yetkileriniz, ilgili mevzuatınızın size verdiği yetki hangi noktaya kadar? Kendi yetki alanınızda olmayan bir hususla ilgili yetki kullanmak, fazla ileri gitmek gibi bir lüksünüz, hakkınız yok. Onun için bütün kurumlar bir araya gelerek, koordineli bir şekilde bu çalışmaları yürütmek durumundalar.''

 

Başkan Küçük, turizm sezonu başta olmak üzere turistik bölgelerde, TAPDK'nın, Gelir İdaresi Başkanlığı'nın, Tarım ve Köyişleri Bakanlığının, çok yoğun denetimler yaptığını söyledi ve şöyle konuştu:

 

''Olayın belgeli üreticilerden, ithalata uygunluk belgesi alan ithalatçı firmalardan, onlara bağlı distribütörlerden, dağıtım ağından, pazarlama ağından kaynaklanan bir boyutu var mı, bandrol sürecinden kaynaklanan bir boyutu var mı bunların hepsi savcının tahkikatıyla ortaya çıkacak. O süreçten sonra biz, üzerimize düşen her ne varsa Kurum olarak yapacağız.'' (AA)