Büşra ÇETİNKAYA/EGEDESONSÖZ – Yüksek enflasyon ve durdurulamayan kira artışı ortaya büyük bir barınma sorunu manzarası çıkarıyor. Devlet memurlarının dahi tek başına kiraya çıkamadığı bir dönemde uzmanlar, tersine göçün kaçınılmaz olduğunu öngörüyor.

Bir zamanlar devlet memurlarının büyük bir heyecanla koşarak geldiği, emeklilik hayatına devam etmek için tayin istediği İzmir'in turistik ilçelerinde de kira fiyatları merkezlerde kira fiyatlarıyla eşitlendi. Yüksek enflasyonun ve kira artışlarının gün geçtikçe artması, sahil ilçelerinde yaşayan memurları arayışa itti.
Eğitim İş Sendikası İzmir Şube Başkanı Adem Yıldırım, turizm ilçelerinde çalışan memurların barınma sorunu ile ilgili Egedesonsöz'e değerlendirmede bulundu.

MERKEZDEN İŞE GELİP GİDİYORLAR
Kira artışlarının tayin isteme nedenlerinden biri olduğunu dile getiren Yıldırım, 'Memur arkadaşlarımızın kendi evi yok, yüksek kiralar nedeniyle barınma sorunu yaşıyorlar. Bir fırsat bulduklarında tayin istiyorlar. İlçelerde yaşamak yerine çalışmak zorunda oldukları için merkezden gelip giden memur sayısı fazla. Daha ekonomik oluyor. Tabii ki bu sirkülasyonu net bir rakamla ortaya koymak çok mümkün değil. Geçmişte İzmir merkezde çalışmış, çalışma hayatının sonlarına doğru sahil beldelerine tayin isteyip bir süre çalıştıktan sonra düzenini kurup emekli olmak isteyen çok fazla arkadaşımız vardı. Daha rahat çalışma koşulları olduğu için tercih edenler vardı. Şu an orada bir ev sahibi olmak mümkün değil, ev sahibi olamadığınız gibi kiralık bir ev tutmak da bu koşullarda mümkün değil. Mevcut kirada oturanların da fiyat güncellemeleri nedeniyle diğer kiralıklarla eş değer hale gelmesiyle bir kaçış söz konusu' dedi.



TAYİN ARAYIŞI VAR
Yıldırım, memurların barınma sorunuyla baş edemeyip tayin arayışına girdiklerini belirterek şunları söyledi:
'Tayin arayışı var ama bulunduğunuz yerde 3 yıl çalışmadıktan sonra çok istisnai durumlar dışında tayin olmuyor. Dolayısıyla daha ekonomik bir bölgeye taşınıp geliş gidiş yapmak daha pratik ve ekonomik oluyor. Tayin dönemlerinde, açık olan yerlerin ilanından sonra tespit edilebilir. Bir taraftan Doğu'da, İç Anadolu'da çalışan insanlar için bu bölgede boşluk yaratılması onların tayin isteyip gelebilecekleri anlamına gelir ama onlar da yaşam koşullarının zorlaşması, kiraların artması nedeniyle bundan geri adım atabilir. Bunlar ancak İl Milli Eğitim'in ve Bakanlığın tayin döneminde boş kadroları yayınlamasından sonra bakabileceğimiz bir tespit. Şunu biliyoruz: O bölgede yaşam koşulları her geçen gün merkeze göre daha da ağırlaştı. Aslında bilerek isteyerek ve keyifle tayin isteyenlerin koşullardan dolayı arayış içerisinde olduklarının farkındayız.'

LOJMAN VAR AMA YETERSİZ
Lojmanların yetersizliğinden ve lojmanın yeterli olması durumda da geçici bir çözüm olacağına değinen Yıldırım, 'Lojman hiçbir zaman yeterli olmadı. Hangi okulun lojmanı var? Lojman eskidenmiş. Milli Eğitim'e bağlı kurumlarda çalışanların ikamet edebilmesi için lojmanlar varmış. Mordoğan'da birkaç kurumun lojmanı var ama onlar da çalışan sayısı kadar üretilmiş lojmanlar için değil. Ayrıca lojmanlar, tüm ilçedeki kişilerin başvurusuna açılıyor, orada inanılmaz bir sıra var. Lojman zaten yetersiz bir konuydu.' ifadelerini kullandı.

MANTIKLI ÇÖZÜM: ENFLASYONU DİZGİNLEMEK VE KİRA ARTIŞINI DÜZENLEMEK
Barınma sorununa lojmanları artırmanın da yeterli bir çözüm olmayacağını ve bu sorunun 'tersine göç'e neden olacağını dile getiren Yıldırım şöyle konuştu:

'Bunun çözümü kısa vadede lojmanlar bu bölgelerde bir çözüm olabilir. Daha mantıklı çözüm ise enflasyonu dizginlemek ve kira artışları konusunda hükümetin bir düzenleme yapması gerekiyor. Bütün kiracıların, sadece sahil bölgelerinde yaşayanlar değil merkezlerde yaşayanlar da günbegün kira artışları yaşadıkları için zorlanıyorlar. Bunun tersine göçe neden olabileceğini düşünüyoruz. Büyükşehirlerden kaçış, Anadolu'ya yöneliş olarak da bakılabilir.'

SADECE TURİZM BÖLGELERİNDE DEĞİL
Yıldırım son olarak şunları söyledi:

'Bütün kamu çalışanları yoksulluk sınırının altında maaş alıyor. Bu ekonomik koşullarda, gıda fiyatlarının yükseldiği, enflasyonun gerçek rakamlarının tasvir edilmediği bir ortamda zaten kamu çalışanlarının o bölgede kendine ait barınabilecek bir yeri yoksa zorlanıyorlar. Bunu sadece turizm bölgeleri olarak okumamak lazım. İzmir merkezde de en kötü kiralar 20-25 bin liraya dayanmış durumda. Devlet memuru yoksulluk sınırı altında maaş alırken bunu ödeyebilmesi mümkün değil.'