Manisalı gencin azim öyküsü

Manisa Salihli ilçesindeki kanser hastası genç hem tedavi oldu, hem de fakülteyi bitirdi mezun, herkese örnek oldu.’

MANİSA - Salihli ilçesinde ikamet eden ve 15 yaşından bu yana hem okuluna devam eden hem de çalışan Erol Koç'un (24) hayatı 26 Mayıs 2009 tarihinde yakalandığı kanser hastalığının ardından değişti. 4 çocuklu bir ailenin tek erkek çocuğu olduğunu söyleyen Erol Koç, "Bu hastalık ortaya çıkmadan önce aileme ve kardeşlerime destek oluyordum ama şimdi ayaklarımın üstünde durabilecek bir iş arıyorum" dedi.

Hastalığını öğrenmeden önce Salihli'de bir alışveriş mağazasında çalıştığını ifade eden Erol Koç, şöyle konuştu: "Sorumluluğumun evde çok yüksek olduğu inancındaydım. Bu yaşıma kadar aileme ve kardeşlerime destek oldum. Kendi eğitimimi kendim karşılamaya çalıştım. Salihli'de bir alışveriş mağazasında yaklaşık 3 yıl çalıştım. Bu esnada 4 yıllık açıköğretim fakültesine devam ediyordum. Bir gün çalışma sırasında kendimde o güne kadar olmayan belirtilerin olduğunu gördüm. Bunun üzerine Salihli Devlet Hastanesi'ne gittim ve MR çekildi."

Beyninde tümör olduğunun ortaya çıktığını anlatan Koç, şunları söyledi: "Doktor İzmir Ege Üniversitesi'ne sevk etti. Burada 2 gün sonra muayene oldum. Doktorlar ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Ameliyatın çok riskli olduğunu ifade ettiler. Çünkü tümör beyincik kısmında olduğu için çok hassas bir bölge olduğunu söylediler. Mecburen ameliyat olmam gerekiyordu. Çok kısa süre içerisinde Ege Üniversitesi'nde başarılı bir ameliyat geçirdim. 5 gün içerisinde taburcu oldum. 20 gün sonra da ışın tedavisi için yine Ege Üniversitesi Radyoloji Polikliniği'nde muayene oldum. Yaklaşık bir buçuk ay ışın tedavisi için İzmir'e her gün gittim. Bu beni ve ailemi maddi anlamda çok yıprattı. Çünkü ışın tedavisi gördüğüm süre içerinde tuzlu yiyecek yemem yasak olduğu için yemeklerim özel hazırlanıyordu. Ailemin benim için fırından rica minnet özel tuzsuz ekmek yapmalarını istediğini biliyorum. Günlük 150 ile 200 lira arası masrafım vardı."

Hastalığının ortaya çıktığı günlerde açıköğretim sınavı olduğunu söyleyen Koç, sözlerine şöyle devam etti: "Son sınıfta olduğum için bu sınav benim için çok büyük önem taşıyordu. Doktorumun izni ile sınava girdim ve bütün derslerimi vererek açıköğretim fakültesinden mezun oldum. Bu esnada ışın tedavisine de devam ediyordum. Işın tedavisi esnasında yaklaşık 15 kilogram verdim. Bünyem zayıf olduğu için kemoterapiye 20 gün sonra İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi'nde başlayabildim. 9 ay burada tedavi gördüm. Kanser hastalığı ile ilgili bir bulguya rastlanmadığı için artık 3 aydan 3 aya sadece kontrollere gidiyorum. İnsanlarımızın kanser hastalarına bakış açılarını bu yaşamış olduğum süreçte gözlemledim. Zaman zaman takmış olduğum maskeden dolayı insanlar benim onlara hastalık bulaştıracağımı düşünüyorlardı. Ancak gerçekte benim insanlardan hastalık kapma riskim olduğu için maske takıyordum. Ama bunu insanlar bir türlü anlamadılar."

Hastalığından önce çalıştığı için ailesine yük olmadığını ve kendi masrafını kendisinin çıkardığını belirten Koç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu hastalığımdan sonra doktorlar ağır işlerde çalışmamam gerektiğini söyledi. Sadece şu an çalışabileceğim, kendi ayaklarımın üstünde durabileceğim bir iş istiyorum. Bu benim geleceğim için çok önemli. 24 yaşındayım ve artık bir gelecek istiyorum. Yuva kurmak için çalışmam gerekli o yüzden işe ihtiyacım var."