Küçük: Dosyada ne değişti de beni CEO yaptınız?

İSTANBUL - 18 tutuklu 118 sanıklı İkinci Ergenekon Davası’nın 165. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nin yanında bulunan büyük salonda görülen duruşmada CHP İzmir Milletvekili gazeteci Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan ve Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun da aralarında bulunduğu 14 tutuklu sanık hazır bulundu. Tutuklu sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolon, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve Oğuz Bulut ise duruşmaya gelmedi.

 

Ayrıca Odatv Davası kapsamında tutuklu olan bu davanın tutuksuz sanığı Yalçın Küçük ile birlikte 4 tutuksuz sanık da duruşmaya katıldı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese Yalçın Küçük’ün savunmasının alınacağını belirterek, Küçük’ü kürsüye çağırdı. Rahatsız olduğunu ve boğazının sık sık kuruduğunu söyleyen sanık Yalçın Küçük, ateşinin de olduğunu söyleyerek kürsüye ılık su istedi. Davanın öğlene kadar olan bölümünde davanın hukuki tarihini tahlil edeceğini söyleyen Küçük, elinde kitaplarla kürsüye çıktı.

 

2 Mart günü duruşmada ifade verdiğini anıtmasatan sanık Küçük, "Benim örgüt yöneticiliğinden yargılandığımı söylediniz. Ancak iddianame sizin bu sözünüzü doğrulamıyor. Savcılık beni örgüt üyeliğinden mahkemeye sevk etti ve ben bu suçtan tutuklandım" dedi. Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Özese, "Yalçın Bey iddianamenin 162 sayfasında, ’Şüphelinin örgüt yöneticiliği suçunu işlediği’ ifadelerine yer verilmiş. Bu nedenle size savunma sürenizi hatırlatmak anlamında söyledim" şekilinde konuştu. "Sizinle tartışmayacağım" diyen sanık Küçük, "Savcı örgüt üyeliği suçundan ifademi aldı. Yine savcılık örgüt üyeliği suçundan mahkemeye sevk etti ve bu suçtan tutuklandım. Ben örgüt üyeliğinden buradayım. Bunu siz de takdir edeceksiniz. Şimdi ne oldu da dosyada ne değişti de örgüt üyesiyken beni yönetici yaptınız? Karizmam mı çizilirdi? Beni örgütün CEO’su yaptınız" diyerek sesini yükseltti.

 

Sanık Küçük, "Ben Şener Paşa (emekli Orgeneral Şener Eruygur ) ve Levent Paşa (emekli Tuğgeneral Levent Ersöz) ve birkaç kişi onlarla ömrüm boyunca karşı karşıya gelmedim. Konuşmadım. Benim kimseyle temasım yok. İddianamede Patalya Otel’den bahsediyor. Ben oraya hiç gitmedim. Siz Kent Otel toplantılarını önemsiyorsunuz. Ben orada yokum. Atatürk Düşünce Derneği’nin (ADD) üyesi değilim.Toplantılarına katılmadım. Cumhuriyet Mitinglerini televizyondan izledim. Rektörleri buraya teker teker çağırdınız. Rektörlere tek tek sordum. Benim sadece ismimi biliyorlar. Hiçbiri ile yüz yüze gelmedim. Hiçbirini görmeden buraya geldim" diye konuştu.

 

Yarın tutuklu yargılandığı ODA TV davasına katılacağını söyleyen Yalçın Küçük, "O davadan tutuklu olduğum için değil, o dava ilerlemiyor. O dava da bana hiç bir soru sormuyorlar. Beni çok seviyorlar. Siz de beni çok seviyorsunuz" şeklinde konuştu. 28 Şubat’ın yıl dönümüne atıfta bulunan Küçük, yanında getirdiği kitaplarından alıntılar da okuyarak, "Sizin darbe dediğiniz 28 Şubat’ın hedefiydim ben. 12 Mart’ta üniversiteden kovuldum. 12 Eylül’de de hem üniversiteden kovuldum, hem de hapse atıldım. Orduyla savaştım. Beni öldürmeye kalktılar. Kıbrıs savaşında Genelkurmay’ın kapısına beni şehit diye yazdılar" dedi. "Doğru veya yanlış bu bizim ülkemiz" şeklindeki İngiliz sözü olduğunu belirterek konuşmasına devam eden Küçük, "Doğru veya yanlış o bizim ordumuz diyorum ben de. Ordumuzun iyiliği için ne gerekirse yaparım" şeklinde konuştu.

Davada dezenformasyon yapmakla ve Kemalist olmamakla suçlandığını belirten Küçük, 1998 yılında Türkiye’ye döndüğünde Kürtler tarafından Kemalizmin ajanı olmakla suçlandığını ileri sürdü. Küçük, Türk ceza sisteminde ’Kemalist olmamak’ ve ’dezenformasyon yapmak’ diye bir suç olmadığını belirtti. Duruşma Yalçın Küçük’ün savunmasının alınmasıyla devam ediyor. (DHA)