ANKARA - Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda düzenlenen Ak Parti'den CHP'ye katılım töreninde konuşan Kılıçdaroğlu, konuşmasında şu mesajları verdi: Başbakan "bu fezlekeden kahraman çıkmaz" demiş. Doğru söylemiş. Çünkü bu fezlekeden çıksa çıksa demokrasi adına yüz kızartıcı bir tablo çıkar. Kim dedi kahraman çıkar diye. Senin adamların düşünce özgürlüğünü sınırlandırıyor ama ne yaparlarsa yapsınlar bizi susturamazlar.
27 NİSAN MUHTIRASI'NDAN KAHRAMAN ÇIKAR MI?
Sayın Başbakan bunların uzmanıdır. Mağduriyet pazarlamasını ondan iyi kimse bilmez. Başbakan'a samimi olarak bir soru sormak istiyorum. 27 Nisan e-muhtırasından kahraman çıkar mı çıkmaz mı. Çık bunu milletin önünde söyle bakalım. Bunu cevabını benden iyi biliyorsunuz.
KANKA OLDUN
Muhtırayı veren kişiyle oturdun 135 dakika Dolmabahçe'de konuşma yaptın. Ve dedin ki bu görüşme benimle mezara gider. Ne görüştünüz siz. E muhtırayı yedin sonra sen demedin mi ben muhtıralara karşıyım. Sonra gittin Dolmabahçe'de kanka oldun.
DEĞİŞİM DİYE PANTOLON ÇIKARTTIN
Sen fezleke düzenledin diye ben seninle kanka mı olacağım. Sen bu memleketin sırlarını pazarlık masasında mı görüşüyorsun. Değişim talebiyle yola çıkanlardan 10 yıl içinde bu kadar hızlı bir dönüşüm başka hiçbir iktidara nasip olmamıştır. Değişim diye ceket çıkarttın, atlet çıkarttın, pantolon çıkarttın.
Sen yasaklı olduğun dönemde bu parlamento senin yasaklarını kaldırdı. CHP halkın iradesine saygı duyduğu için sana destek verdi. Ama sen oturduğun koltuktan millete sabah akşam yasak dayatıyorsun. CHP hakkında fezleke hazırlıyorsun. Bu demektir ki sen benim kurduğum mahkemeyi eleştiremezsin. Eleştireceğim sayın başbakan...
BAŞBAKANIN FEZLEKESİ KALPAZANLIKTAN
Şiir okudu diye 34 ay hapse mahkum oldu, böyle bir fezleke karşısında Recep Tayyip Erdoğan'ı demokrasinin yanında görmek isterdim.
Ama öyle bir tepki verdi ki Türkiye'de demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçti, o söz. "Olması gereken oldu" dedi. Bu "oh oldu" demektir. Demokrasi kültürüne bakın siz. Benim de hiçbir CHP milletvekilinin de dokunulmazlığa ihtiyacı yok. O senin ihtiyacındır. Benimle ilgili de Başbakanla ilgili de fezleke varmış. Onun fezlekelerini söyleyeyim: zimmet, kalpazanlık resmi evrakta sahtecilik, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak.
ADİ SUÇA KARŞI FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜ
Sen bu adi suçlarla fikir özgürlüğünü nasıl aynı kefeye koyarsın. Bizde çok şükür zimmet yok, otobüs biletlerinde kalpazanlık yok. biz hukuk ve adaleti savunuyoruz. 4 ay hapiste kaldı. Ben isterdim ki bilgelik duyguları gelişsin görüyorum ki intikam duyguları gelişmiş.
Bugün geldiğimiz noktada zulmü alkışlayan kişi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Dünün mazlumuydum bugünün zalimi oldun. Başbakan Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerini ve ahlakını içselleştirebilseydi durum çok daha farklı olurdu.
TÜZÜK KURULTAYINI TOPLAYACAĞIZ
Kılıçdaroğlu, tüzük kurultayıyla ilgili tartışmaları da değerlendirirken, “Hukuk neyi öngörüyorsa onu yapacağız hiç kimse meraklanmasın” dedi.
Törenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, “Kurultay yapmak isteyen CHP'liler yeterli imzaya ulaştıklarını ve bu imzayı genel merkeze göndereceklerini açıkladılar. İmzalar elinize ulaştığı an izleyeceğiniz yol nedir?” sorusu üzerine, “Çok basit. Gereğini yapacağız, tüzük kurultayını toplayacağız. Ne telaşlanacak bir şey var, ne de başka bir şey. Hukuk neyi öngörüyorsa onu yapacağız hiç kimse meraklanmasın” yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu, “Bu girişimi nasıl değerlendirdiğinin” sorulmasına karşılık da “Eğer tüzükte partililerimizin böyle bir hakkı varsa o hakkın kullanılması da gayet doğaldır” dedi.
Bir gazetecinin, “Konuşmanızda ayrım yapmadığınızı dile getirdiniz. Bunu parti içi muhaliflere bir gönderme olarak kabul edebilir miyiz?” sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, “Ben onları parti içi muhalif olarak görmüyorum. Onlar tüzükten kaynaklanan haklarını kullanıyorlar” diye konuştu.