İzmir medyasında şantaj kavgası!

İZMİR - İzmir medyasında bugünlerde ilginç bir hesaplaşma yaşanıyor. Demokrat İzmir Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ender Coşkun, Ege’’nin Sesi Haber Portalı’’nın Genel Yayın Yönetmeni Sinan Kara’’nın tehdih/şantaj suçlamasıyla yargılandığı davanın belgesini yayınladı. Kara da Coşkun’’a benzer bir üslupla yanıt verdi. 

 

Datça Kaymakamı Savaş Tuncer ile dönemin Datça Müftüsü Osman Aytekin ve müteahhit Mehmet Karadağ’’ın Sinan Kara hakkında açtığı davaları kazandığını belgeleriyle yayınlayan Ender Coşkun, Datça Asliye Ceza Mahkemesi’’nin verdiği mahkumiyet kararlarını ’“Şantajın Belgesi’” manşetiyle duyurdu. Avukat Nuray Ersoy Musluoğlu, Sina Kara’’ya karşı açtıkları tüm ceza ve tazminat davalarını kazandıklarını ve bazı davaların da Yargıtay’’dan onay beklediğini açıkladı. Avukat Musluğu, Basın Konseyi ve Basın İlan Kurumu’’nun da Sinan Kara’’ya yaptığını uyguladığını ileri sürdü. Gazetede sabıka kaydını yayınlayan Ender Coşkun, Sinan Kara’’ya ’“hodri meydan’” diyerek ’“Sabıka kaydını internet sitenden’” yayınlayabilir misin’” diye sordu.

 

Sinan Kara da internet sitesindeki köşesinden Ender Coşkun’’u aynı şekilde şantajcılıkla suçladı. Ayrıca Emin Çölaşan’’ın Ender Coşkun hakkında yazdığı bir yazıya da köşesinden bağlantı yaptı.

 

 

Şantajın belgesi

 

Datçı Asliye Ceza Mahkemesi, Sinan Kara’’yı şantajdan bir yıla mahkum etmiş. Mahkeme, bu kararı sabıkalı geçmişi nedeniyle ertelememiş.

 

Gazeteci Sinan Kara, şimdi Avcılar Kaymakamı olarak görev yapan ve ’“Yılın Kaymakamı’” seçilen Savaş Tuncer’’le halen Ula Müftüsü olan Osman Aytekin’’e de saldırmış. Aşağıdaki mahkeme kararlarından anlaşılacağı gibi toplam 1 yıl 15 gün hapiz cezasına mahkum olmuş.

 

Demokrat İzmir, uzun süredir internet gazeteciliği yapan bazı kişileri dikkatle izliyordu. Bu yayınlarda ülkenin saygın insanları ya da seçimle işbaşına gelmiş kişilerine aba altından sopa gösterilmeye başlanmıştı. Yapılan anonslarda ’“Açıklıyoruz, açıklayacağız’” deniyor ama sonrası bir türlü gelmiyordu.

 

Gazetecilik bir kamu görevidir. Halka sağlıklı, doğru haberler vermekle yükümlüdür. Gazetemize ulaşan bir ihbarda, bir haber portalının başındaki kişinin, hakaret, şantaj ve tehdit suçlarından çok sayıda mahkumiyeti olduğu ve kaymakam, müftü, müteahhit ve işadamlarına yönelik yayınlar sonrası bu kişinin mahkum olduğu iletildi.

 

Adı geçen bu kişi bir müteahhitten haber yapmama karşılığı banka hesap numarası vererek para istemişti. Yani şantaj yapmıştı.

 

Yaptığımız kısa süreli araştırma, ihbarın doğru olduğunu gösterdi. Sinan Kara isimli bu kişi, neredeyse bir rekora ulaşacaktı. Devam eden mahkemelerin dışında hakkında açılan bazı davalardan mahkum olmuştu ve milyarlık tazminat cezalarına çarptırılmıştı. Ula Müftüsü Osman Aytekin, şuan Avcılar Kaymakamı olan Savaş Tuncer ve müteahhit Mehmet Karadağ açtıkları davaları kazanmışlardı.

 

Sinan Kara’’nın hakaretlerine maruz kalanların avukatı Nuray Ersoy Musluoğlu, açılan tüm ceza ve tazminat davalarını kazandıklarını, bazı davaların da Yargıtay’’dan onay beklediğini açıkladı. Avukat Musluğuoğlu, Kara hakkında Basın Konseyi ve Basın İlan Kurumu’’nun yaptırım uyguladığını, Kara’’nın en son Mehmet Karadağ isimli müteahhite şantajdan ceza aldığını söyledi.

 

Demokrat İzmir, yalnız siyasal bağlamda değil, toplumsal bir yarada da ’“korkusuzluğunu’”, ’“yüreğini’” ortaya koyuyor ve basındaki çakallara ’“Hodri Meydan..’” diyor. Ellerindeki yayın organlarını ya da internetteki haber portallarını amaç dışı kullanıp, etrafa dehşet saçanlar bundan sonra Demokrat İzmir’’i karşılarında bulacaklar. Yanda benim sabıka kaydım var. 30 yıllık gazeteciyim ve gördüğünüz gibi tertemiz. 23 ödülün, 13 baskı yapmış bir kitabın sahibiyim. Yeni Asır’’ı, Kanal 6’’yı, Flash TV’’yi yönettim. Eşim tıp dokturu ve benim yatım, katım, arabam ve milyarlarım yok. Tüm çakallara hodri meydan. Hakkımda bildikleri ne varsa yazmayan, yazdırmayan namerttir. Sizler de bu tür adamlardan korkmayın, yargıya başvurun. Mehkeme kararlarını da emsal olarak gösterin. 

 

 

1-Hakaret, tehdit ve şantajdan kaç mahkumiyetin var?

2-Sabıka kaydını internet sitenden yayınlayabilir misin?

3-Yazdıkların yüzünden kaç milyar tazminata çarptırıldın?

4-Devam eden mahkemelerin var mı? Hakkında kaç yıl isteniyor?

5-Datça’’yı bu yüzden mi terk ettin? Adresini saklıyor musun?

6-Gazetecilik misyonun, tahsilin ne?

 

 

Pespaye Gazetecilik

 

İzmir’’in 1980 öncesi efsane gazetesi olan Demokrat İzmir’’i 'paçavra' haline getiren Ender Coşkun, gazetesini halk için değil, kendisi ve nemalandığı kesim için çıkardı. Yarınki sayısında şahsımı hedef alan Ender Coşkun, yıllardır Türkiye ve uluslararası gündemde tartışılan davalarımı konu edip, toplumda kuşku yaratma çabasına girişti.

 

Maddi Kaynağını herhalde Deniz Baykal düşmanlarından sağlayan Coşkun, gazetesinin birinci sayfasında, sadece Baykal düşmanı yazıyı bırakıp gerisini bana ayırdı.

 

Sinan Kara kimdir diye merak ediyorsanız anlatayım:

 

Sinan Kara Datça’’da verdiği 'topyekün savaşta', hakkında 53 dava açıldı. Bu davalar uluslararası kamuoyuna kadar taşındı ve tüm davaların gazetecilik nedeniyle gerçekleştiği de herhalde sadece Ender Coşkun tarafından bilinmiyor. Otuz yıldır gazetecilik yaptığını iddia eden Coşkun, yıllarca tartışılan Sinan Kara davalarını bilmiyorsa, o kendisinin ayıbı.

 

Datça’’da yazdıkları nedeniyle Devlet ve onların kullandığı insanlar tarafından sayısız tuzak girişimine uğrayan Sina Kara 11 Hapishane dolaştı, epey bir ceza da yattı. Ancak hiç birinden ne üzüntü duyuyor ne de pişmanlık. Bunu da Türkiye’’deki bütün gazetecilik kurumları, uluslararası basın kuruluşları, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), Çağdaş Gazeteciler Derneği, Bursa ÇGD, Avrupa Gazeteciler Birliği ve önemli gazeteciler biliyor.

 

Hrant Dink, Celal Başlangıç, Eşber Yağmurdereli, Hasan Cemal, Oral Çalışlar, Cüneyt Özdemir, Nazım Alpman, Can Dündar, Melih Aşık, Doğan Tılıç, Yalçın Bayer, Umur Talu, Derya Sazak, Musa Ağacık, Oktay Ekşi, Mustafa Balbay, Ümit Aslanbay, İsmet Demirdöğen, Hasan Maksud, Hayrullah Mahmud, Ruhat Mengi, Can Ataklı ve daha sayamadığım nice önemli gazeteciler, ağabeylerim çok zor koşullarda da olsa gerek yazılarıyla gerek ise Datça’’ya gelip mahkemelerimde destek verdiler. Ben bu önemli gazetecilerin, hakkında olumsuz yazı yazdığı bir adam olmadım.

 

Tam tersine onlardan aldığım cesareti ve ışığı ileriye taşıdım.

 

Ayrıca Deniz Baykal'ın talimatıyla milletvekilleri mahkemeye taşınmış ve şahsıma o yıllarda destek açıklaması yapmışlardır.

 

Bu yüzden Türkiye kamuoyu Sinan Kara’’yı da Ender Coşkun’’u da çok iyi bilmektedir. Hele İzmir’’e sorunca Ender Coşkun’’u bilmeyen yok.

 

Yarın birilerinin istemi doğrultusunda! yayınlanacak ve piyasaya sürülecek olan bu gazeteyi sizlerle şimdiden paylaşmak istedim.

 

Şu an bu gazetenin manşetine taşınan olay ise yıllar önce belgeleriyle birlikte kendi haber siteme konulmuş ve paylaşılmış bir haberdir. Ayrıca hakkımda bilgi edinmek isteyenler www.sinankara.com , Google ve yukarıda saydığım gazetecilerle görüşüp bilgilenebilir ya da çok meraklı iseler Datça’’ya da gidip köylüsünden kasabalısına, 'HALK' ile görüşebilirler’…

 

Bu arada İzmir’’de üzerine gittiğimiz yolsuzluklar ve yazılması gereken haberler konunun muhataplarını rahatsız ettikçe, bu tür gazetecilerin ne denli bir anlayışla piyasa yapmaya çalıştığını da siz okurlarımızın takdirine bırakıyorum. 

 
Sinan Kara yazısının son bölümünde ise Emin Çölaşan tarafından kaleme alınan 'Ender Çoşkun hak etmişti!' yazısına 'pas attı'...

İŞTE ÇÖLAŞAN'IN YAZISI