HABERLER>GÜNCEL
2 Mart 2017 Perşembe - 18:18

Genelkurmay Başkanlığı'nın 'darbe' raporu

Genelkurmay Başkanlığınca 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.

Genelkurmay Başkanlığı nın  darbe  raporu

Genelkurmay Başkanlığınca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.

Darbe girişimiyle ilgili soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ/PDY üyesi oldukları iddiasıyla yargılanan sanıkların o geceye ilişkin "Alarm emri verildi, tatbikat zannettik" şeklindeki ifadeleri üzerine, TSK'ya, "alarm ve tatbikatlarla ilgili usuller, 15 Temmuz gecesi yaşananların alarm ve tatbikatlarla izah edilip edilemeyeceği, alarm ve tatbikatlar içerisinde yürütülen faaliyetlerin neler olduğu" soruldu.

Başsavcılığın talebi doğrultusunda Genelkurmay Başkanlığınca hazırlanan bilirkişi raporunda, tatbikat eğitimlerinin TSK içerisinde sürekli icra edilen rutin faaliyetlerden olduğu, tüm eğitim faaliyetleri gibi tatbikatların da önceden belirlenmiş bir "Eğitim Faaliyet Takvimi"ne dayalı planlandığı ve icra edildiği kaydedildi.

Tatbikatlar icra edilmeden önce tamamlayıcı mahiyette bazı alt eğitimlerin yapılmasının gerekli olduğu bildirilen raporda, tatbikatların icra edilecek birliğin seviyesine göre, haftalar veya aylar öncesinden hazırlık yapılmasını gerektiren faaliyetler arasında yer aldığı aktarıldı.

TSK'daki tüm tatbikatların, eğitim yılı başında planlandığı ve en geç 15 Haziran tarihi itibarıyla tamamlanacağı vurgulanan raporda, TSK'da hangi seviyede olursa olsun alarm veya tatbikatlar sırasında gerçek mermi kullanılmasının ancak bu maksat için özel belirlenmiş, atış sahalarında ve son derece detaylı emniyet tedbirleri alınmak suretiyle mümkün olacağı anlatıldı.

'Personelin kışla dışına çıkarılması normal şartlarda mümkün değil'

Raporda, alarm eğitimlerinin, TSK'da aniden gerçekleşen bir durumda birliğin reaksiyon süresinin ölçülmesi amacıyla yürütüldüğü, alarm emrinin mesai saatleri dışında icra edilmesi durumunda personelin ikametgahına motorlu haberci gönderilerek önceden hazırlanmış kapalı zarf içindeki alarm emrinin yazılı tebliğ edilmesi suretiyle alarm durumundan haberdar edilerek, birliğe derhal katılmasının isteneceği vurgulandı. Bilirkişi raporunda şu tespitlere yer verildi:

"Personele alarm haberinin verilmesi için sivil telefon hattı, cep telefonu, telsiz, e-mail veya başka sivil haberleşme vasıtası kullanılmaz. Normal şartlarda böyle bir usul olmamasına rağmen, gerek hızlı olması gerekse çok yaygın olması nedeniyle ivedi haber verilmek maksadıyla bazı birlikler tarafından birlik komutanlarının müsadesiyle cep telefonunun da kullanılabileceği değerlendirilmektedir.

Birlik personelinin mesai saatleri dışında, ikametgahlarından veya bulundukları yerlerden celp edilerek, birlik bütünlüğü sağlanmadan araçlara bindirilmek suretiyle kışla dışına çıkarılması gibi bir faaliyet normal şartlarda TSK'da mümkün değildir. Eğitim maksatlı dahi olsa herhangi bir kontrol tedbiri almadan tekerlekli, zırhlı araçların meskun mahaller içerisinde trafiğe açık yolları kullanarak, geceleyin intikal etmesi söz konusu değildir. Geceleyin habersiz olarak aniden alarm verilerek, personelin toplanmasına yönelik eğitimler Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerde tatbiki çok zor olduğundan uygulanmaz."

'Plansız ve aniden tatbikat olmaz'

Raporda, 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan olaylar, TSK'da icra edilen alarm ve tatbikatlar açısından da değerlendirildi.

Bilirkişi raporunda, 15 Temmuz tarihinin, normal şartlarda alarm ve tatbikat gibi eğitimlerin asgari bir ay önceden tamamlandığı ve atama gören personelin ilişik kestiği, mehil müddeti kullandığı veya izinli bulunduğu bir dönem olduğuna işaret edilerek, "Böyle bir dönemde kendisine alarm veya tatbikat olduğu emri verilen profesyonel bir TSK mensubunun böyle bir emri hayatın olağan akışına aykırı bularak sorgulaması gerekir. Ayrıca plansız ve aniden tatbikat olmaz. Alarm eğitimi de aniden haber verilse bile kışla içerisinde icra edilir, dışarı çıkılmaz." bilgisi paylaşıldı.

Tatbikatların, birliğe tahsisli eğitim alanlarında önceden planlı bir faaliyet olarak icra edildiği belirtilen raporda, şu tespitler yapıldı:

"Bütün bunlara rağmen 15 Temmuz gibi planlı tatbikatlarla alakasız bir tarihte kışlasına çağrılan şahısların alarm ve tatbikatlarda icra edilen rutin faaliyetlerin tam aksine olacak şekilde, yoklama alınmadan, birlik bütünlüğü oluşturulmadan rastgele toplanılarak, gerçek mühimmat alarak birliğin planlı görevleriyle uyuşmayan sivil veya askeri yerlere intikal etmesi ve o mahallerde silahsız insanlara dahi ateş açacak şekilde davranması ancak örgüt saikiyle hareket ederek, darbe yapmak düşüncesiyle izah edilebilir. Bunun alarm veya tatbikat kavramlarıyla ilişkilendirilmesi asla mümkün değildir."

'Bir birliğe ait tanka, birliğin mensubu olmayan personel binemez'

TSK'da yapılan her türlü faaliyetin birlik bütünlüğü içinde yapılacağına dikkat çekilen raporda, her personelin kendi ait olduğu birlikte hareket edeceği ve o birliğe ait teçhizatı ve malzemeyi kullanacağı, bir birliğe ait tanka veya zırhlı araca o birliğin mensubu olmayan personelin binemeyeceği veya kullanamayacağı bildirildi.

Raporda, "15 Temmuz günü başka şehirlerde, başka birliklerde görevli personelin kendi birliğinden farklı birliklere giderek, o birliğin personeliymiş gibi hareket ettiği tespit edilmiştir. Bu şekilde davranan şahıslarla bu şahısların kendi birliğine katılmasına müsade eden şahısların da bilinçli olarak darbeye iştirak ettiği izahtan varestedir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Raporda, 15 Temmuz günü yaşanan olaylarla ilgili dikkat edilmesi gereken konulardan birisinin de "darbeye katılan şahısların yaptığı her türlü eylemin ancak bilinçli olarak darbe maksadıyla ve önceden haberli ve hazırlıklı olmak suretiyle yapılabileceği" olduğu vurgulandı.

Özel Kuvvetler Komutanlığının, Genelkurmay Karargahının veya Muhafız Alay Komutanlığı Kışlasının emniyetini almak, takviye etmek gibi planlı bir vazifesinin bulunmadığı aktarılan bilirkişi raporunda, "Bu kapsamda silah ve teçhizatını kuşanarak, silah ve araçlarına gerçek mermi yükleyerek bu yerlere gelen, bu birliklerde en üst düzey personelin görev yaptığı komuta makamlarının bulunduğu koridorlarda kendilerine karşı gelenlere hedef alarak ateş açan kişilerin bütün bu olanları 'tatbikat' kavramıyla açıklaması kabul edilemez." tespiti yer aldı.

Darbe gecesi yaşananlarla ilgili en önemli konulardan birisinin de TSK'nın toplumsal olaylarda kullanılması olduğu kaydedilen raporda, böyle bir durumun ancak bulunulan yerdeki en yüksek mülki amirin talebi üzerine, yeniden teşkilatlanarak ve diğer kolluk kuvvetleriyle planlama ve koordinasyonu müteakip gerçekleşebileceği aktarıldı.

Bilirkişi raporunda, 15 Temmuz'da olduğu gibi hafta sonu tatilinin başladığı, gecenin ilerleyen saatlerinde, önceden herhangi bir toplumsal eylem ikaz ve haberi olmadan, aniden çağrılarak, emir komuta ve birlik bütünlüğü olmaksızın rastgele kuvvetler şeklinde silahlı eylem gerçekleştirilmesinin toplumsal olaylara müdahale kavramıyla bağdaştıralamayacağı da vurgulandı. Raporun sonuç bölümünde, şu değerlendirmeler yapıldı:

"Sonuç olarak, 15 Temmuz gecesi yaşanan olayları TSK'da icra edilen alarm, eğitim ve tatbikat faaliyetleriyle izah edebilmek hiçbir şartta mümkün değildir. Tatbikatlar bir senaryoya dayalı olarak önceden planlanan tarihte ve tüm hazırlıklar yerine getirildikten sonra icra edilebilir. Hangi faaliyet olursa olsun ve ne maksatla icra edilirse edilsin TSK'ya ait harp silah ve araçları ile sivil halka zarar verebilecek bir faaliyet icra edilemez.

Aniden birliğine çağrılan bir personelin zırhlı araca, helikoptere veya uçağa binerek başka bir birliğe baskın düzenlemesi, bir yolu kapatması, bir köprüyü kesmesi veya havaalanı, medya kuruluşları, telekomünikasyon gibi yerleri işgal etmesi, Meclisi, kamuya ait bina ve tesisleri ateş altına alması, halka ateş etmesi ancak darbeye iştirak etmek maksadıyla açıklanabilir. Bu faaliyetler içerisinde yer almak, yardım etmek, destek olmak veya kolaylaştırmak hiçbir surette eğitim, alarm veya tatbikat gibi kavramlarla açıklanamaz."

 
İsveç'te zorunlu askerlik tekrar başlıyor
 
'Türkiye aynı filmi bir daha görmeyecek'
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Almanya'da skandal: Bozdağ'ın toplantısı iptal...
Almanya'nın Stuttgart yakınlarındaki Gaggenau Belediyesi, Adalet Bakanı ...
HDP'li Yüksekdağ'ın İzmir'deki davası ertelendi
İzmir'de katıldığı bir panelde PKK propagandası yaptığı gerekçesiyle hakkında ...
Darbe girişimi gecesi gemide 'DEAŞ uçak kaçırdı' söylentisi
İzmir'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında yargılanan ...
 
Halisdemir ailesi isyan etti: Kullanmasınlar!
Cumhurbaşkanı'na suikast girişimi davasında sanıkların şehit Ömer Halisdemir'i ...
İzmir’de dolu şoku!
Çiğli ilçesinde yaklaşık 10 dakika etkili olan dolu, vatandaşlara zor anlar yaşattı.
İzmir’in 3 ilçesinde zehir tacirlerine operasyon!
Buca, Konak ve Balçova ilçelerindeki operasyonlarda bin 100 gram kokain, ...
 
Bakanlık'tan Akdeniz fokları için sevindiren haber
Aydın'ın Kuşadası ilçesindeki, Akdeniz foklarının yaşadığı belediyenin ...
Adıyaman 5.5'le sallandı: 2 yaralı
AFAD Deprem Dairesinin tespitine göre, saat 14.07'de Adıyaman'ın Samsat ...
Onur Özbizerdik'in cezası belli oldu
Alaattin Çakıcı'nın üvey oğlu Onur Özbizerdik, sevgilisi olduğu belirtilen ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Hani kardeştik?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Kaçın, demokratlar geliyor!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Deniz çayırlarına çocuklarınız için acıyın…
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Ormanlarımız yanar gider!
Aylin AKDOĞAN
Aylin AKDOĞAN
İzmir-İN
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
İnsan yakmak ve Madımak!
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
İnsan insanı yakar mı?
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Türk Milleti!!!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Az okumuşlar
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Karl Marx ve Mehmet Şimşek!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva