Flaş! İzmir’i sarsan operasyonun şok tapeleri!

EGEDESONSÖZ/AJANSLAR - İzmir Liman İşletmesinde yolsuzluk yapıldığı yönünde ihbar mektubunun zamanın İzmir Valisi Cahit Kıraç'a gitmesinin ardından Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesindeki örgütlü suçlar bürosu savcılarından Ali Çelik, soruşturma başlattı.

- ŞOK GÖRÜNTÜLER: JAMMER'LI ALIŞVERİŞ...

Soruşturmanın tamamlanmasıyla geçen Salı günü İzmir, İstanbul, Hatay, Van ve Ankara”da eş zamanlı yapılan baskınlarda aralarında TCDD Liman İşletmeleri’nin Ankara ve İzmir’deki üst düzey yöneticileri, memurlar, işadamlarının bulunduğu 24 kişi gözaltına alındı. Aralarında, Binali Yıldırım’ın bacanağının da bulunduğu 10 kişi ise yakalanamadı. İstanbul ve Ankara’daki zanlıların gözaltına alınamaması nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı bu iki ildeki görevli polislerle ilgili soruşturma başlattı.
 
İHALENİN KOD ADI DAVETİYE!
Polisin teknik ve fiziki takibinden kurtulmak için büyük alışveriş merkezlerinin tuvaletlerinde para alışverişi yaptıkları tespit edilen zanlıların birbirleriyle telefon görüşmelerinin ayrıntıları da yine soruşturma dosyasında yer aldı. Zanlıların birbirleriyle yaptıkları telefon görüşmelerinde ihale dosyalarını 'davetiye' olarak nitelendirdiği, birbirlerine de 'davetiyeyi gönderiyorum incele' gibi görüşmelerin sıklıkla geçtiği ortaya çıktı. Bunun yanı sırada maddi menfaat sağlayan kişilere de 'Covanni' gibi takma isimlerin kullanıldığı da yine görüşmelerin incelenmesiyle tespit edildi.


 
KADIN RÜŞVETİ!
Ortaya çıkan tapelerde limanda iş yapan bazı iş adamlarının resmi görevlilerle diyalogları da şok detaylar içeriyor. İş adamlarının gemilerinin bekletilmemesi ve yüklerinin zamanında boşaltılması karşılığında görevlilere düzenli para yatırdığı, fatura ve çocukların okul masraflarını ödediği hatta bulundukları otellere kadın gönderdikleri de ortaya çıktı.

BACANAK, GENEL MÜDÜRLE DE GÖRÜŞMÜŞ!
Yaklaşık 73 sayfayı bulan tape kayıtlarının bir bölümünde, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı Binali Yıldırım'ın halen yakalanamayan bacanağı Cemalettin Haberdar’ın TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman'la da telefon görüşmesi yaptığı saptandı. Bu görüşmelerde yardım istediği belirlendi. Cemalettin Haberdar’ın bu görüşmeler öncesinde bazı iş adamlarına istenecek bir şey olup olmadığını sorduğu da kayıtlarda yer aldı. Kayıtların bir diğer dikkat çekici detayı ise Karaman'ın Haberdar'a 'Cemo' diye hitap etmesi...

SIK SIK İBAN NUMARALARI PAYLAŞMIŞLAR
Polisin soruşturma kapsamında yaptıkları telefon dinlemelerinde ilginç ayrıntılar da ortaya çıktı. Gözaltındaki zanlılardan T.Ç.A.'nın Van Gölü'nde ulaşımı sağlamak için kullanılacak olan deniz araçlarının pazarlığı sırasında Van Gölü Feribot İşletme Müdürü Ş.Ç.'ye rüşvet pazarlığı içeren “Ş. ağabey, Nasılsınız, Size telefonda bahsettiğim gibi, Yenican sallarının tanesini 5850 TL’ye verebiliriz, Sal başına 565 TL size yazarım yani 565 x 28: 15820 TL size takdim ederim. Salları 5 haftada teslim ederim. Başka bir isteğiniz var mı?  Saygılarımla” diye mail attığı belirlendi.
 
Telefon görüşmelerinde diğer zanlılar gibi sık sık IBAN numarasını bağlantı kurdukları şirketlerin temsilcilerine veren zanlılardan Ş.Ç.'nin bir telefon görüşmesinde ise, paradaki kesintinin sohbetini yaptığı ortaya çıktı. Ş.Ç.'nin, 10 bin TL yatması gerekirken, görüşmede hesaba 9 bin 995 TL yatırıldığını, 5 TL'lik kesintinin nedenini öğrenmek için de görüşme yaptığı, sonunda da bunun banka masrafı olduğuna karar verdikleri de yer aldı.
 
Bazı resmi görevlilerin de şirket sahiplerinden takım elbise, gömlek aldıkları, telefon paralarını ödettikleri de tapelerden anlaşıldı.

RÜŞVETTEN BIKMIŞLAR
Ayrıca gözaltında bulunan bazı şirket sahibi ile çalışanlarının da kendi aralarındaki konuşmalarda, liman işletmesinde görevli memurların gemi boşaltım sıralarını bekletmeden yaptırmak için rüşvet tarifelerini çok arttırdıklarından yakındığı da dikkat çekti. Şirket yöneticilerinin kendi aralarındaki konuşmalarda yakınma ifadeleri bu işler yapılırken dönen rüşvet çarkını da gözler önüne serdi.
 
İŞLETME MÜDÜRÜNÜN AĞIR CEZA KORKUSU
Zanlılardan TCDD İzmir İşletme Müdürü T.Y.'nin, arkadaşıyla yaptığı telefon görüşmesinde konteyner ihalesiyle ilgili kaygılarını da paylaştığı tespit edildi. Komisyonunda görevli olduğu ihaleyi İtalyan firmasının alacağını görüşmesinde söyleyen T.Y.'nin, ancak İtalyan firmasının konterner taşıma vincini ilk kez yapacağını buna uygun olmadığını, şartnamenin buna göre düzenlendiğini, bunda imzası olanların da ortaya çıkması durumunda ağır cezaya çarptırılabileceklerini söylediği yer aldı.
 
ADLİYEYE 30 KLASÖR  
Bu arada ifadesi tamamlanan zanlıların ifadelerinin yer aldığı yaklaşık 30 klasörden oluşan dosyalar da çuvallar içerisinde adliyeye götürüldü. Bunları inceleyecek olan savcının, buna göre zanlılara yönelteceği soruları belirleyeceği bildirildi. Polisteki işlemleri sırasında bir zanlıya, telefon görüşmelerinden, ilişkilerine kadar tüm ilişkileri için 700 sorunun sorulduğu da öğrenildi.