Cumhuriyet Gazetesi yönetiminin ’‘Ergenekon’’ davasında tutuklu olarak yargılanan Mustafa Balbay’’ı Ankara Temsilciliği görevinden alınmasını protesto etmek için Oktay Akbal ve Ataol Behramoğlu’’nun istifa ettikleri haberlerine, Cumhuriyet gazetesinden yalanlama, yazar Behramoğlu’’ndan ise farklı bir açıklama geldi.
Cumhuriyet’’in açıklaması:
Cumhuriyet gazetesi yönetimi, bazı internet sitelerinde yer alan, yazarlar Oktay Akbal ve Ataol Behramoğlu'nun istifa ettiği yönündeki haberleri şu açıklama ile yalanladı:
"Bazı internet sitelerinde yazarlarımız Oktay Akbal ve Ataol Behramoğlu’’nun Cumhuriyet’’ten istifa ettikleri duyurulmuştu. Akbal, rahatsızlığı nedeniyle yazılarına ara vermiştir, Behramoğlu ise iznini kullanmaktadır. Akbal ve Behramoğlu haberi yapan internet sitelerine ’“istifa etmediklerini’” açıklamışlardır, ancak bu açıklamaları yer almamıştır.
Okurlarımızın bilgisine sunulur."
Behramoğlu’’nun açıklaması:
Cumhuriyet yönetimi, medya sitelerine bu açıklamayı gönderirken, TV 8 ekranları, tartışmalara başka bir boyuta taşıdı. Gökmen Karadağ'ın hazırlayıp sunduğu Haberaktif programı, Cumhuriyet gazetesinde yaşanan iç çatışmaları gündemine aldı.
Gökmen Karadağ canlı yayında Cumhuriyet yazarı şair Ataol Behramoğlu'nu ağırlayarak Cumhuriyet'de yaşananları sordu. Behramoğlu, Cumhuriyet'ten istifa ettiği yönündeki haberleri yanıtlarken gazetenin yaşadığı süreci de özetledi.
Behramoğlu, şöyle konuştu:
’“Ben sadece görevden alınmanın biçiminden rahatsızlık duyarak bir süre ara verdim düşünmek için. Rahatsızlığım sürüyor hala. İkna olmuş değilim. Bence bu Ankara temsilciliği meselesi başka bir şekilde çözülebilirdi.
Kendi adıma konuşuyorum. Ortak tavır alma biçiminde bir girişimimiz olmadı. Ben haberi duyduğumda bir evden cenaze çıkmış gibi hissettim. Hiç beklemediğim bir şeydi. Vicdanen çok rahatsız oldum.
Cumhuriyet çok önemli bir gazete. Dost düşman herkesin kabul ettiği bir şey bu. Cumhuriyet'in yaşaması lazım. Ama kimliğine yakışır bir şekilde yaşamalı. Ben düşünmek için biraz daha bekleyeceğim. Yanlışların düzeltilmesine dönük bir beklentim var.’”
Hikmet Çetinkaya’’dan tepki!
Cumhuriyet Gazetesi'nde Mustafa Balbay'ın temsilcilik görevinden alınmasıyla başlayan tartışma sanal aleme de sıçradı. Balbay'ın görevden alınması üzerine gazetenin iki yazarının, Ataol Behramoğlu ile Oktay Akbal'ın yazılarını kestiğini haberleştiren gerçekgündem.com, Hikmet Çetinkaya'dan veto yedi. Çetinkaya'nın yazılarını uzun bir süreden beri yayımlayan site bugün ilginç bir duyuru yaptı. Site Hikmet Çetinkaya'nın yazılarının alıntılandığı köşeye şu açıklamayı koydu:
"Okurlarımıza zorunlu açıklama... Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Sayın Hikmet Çetinkaya'nın yazıları artık bu köşede yer almayacaktır. Sayın Çetinkaya, yazılarının sitede yayımlanmasını istemediğini ifade etmiştir. "
Çetinkaya'nın bu tavrının, gerçekgündem.com'da bugün yer alan bir yazı üzerine alındığı tahmin ediliyor. GerçekGündem.com, bugün Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik sert bir eleştiri kaleme aldı.
"Gerçeği söyle Cumhuriyet" başlıklı haberde, gazete yönetiminin Balbay konusunda olup biteni tüm açıklığıyla anlatması istendi.
Çetinkaya'nın bu yazıya sinirlenmiş olabileceği ifade ediliyor.
Mümtaz Soysal: "Bunlarla uğraşacaklarına tirajı arttırsınlar!"
Balçiçek Pamir’’le Söz Sende’’nin bugünkü konuğu anayasa hukuku hocası ve Cumhuriyet gazetesi yazarı Prof. Dr. Mümtaz Soysal’’dı. Soysal, Balçiçek Pamir’’in ’“Cumhuriyet gazetesinde neler oluyor?’” sorusuna şu cevabı verdi:
’“Oradaki koalisyonları pek iyi anlamıyorum. Aklım ermiyor, ermesini de istemiyorum. Ben yazımı yazarım gerisine karışmam. Cumhuriyet’’e hakim olacağım diye bir iktidar hırsım da yok. Bununla uğraşana kadar tirajı arttırsalar iyi olur bence.’”
Pamir’’in ’“Mustafa Balbay’’ın temsilcilikten alınması hakkında ne düşünüyorsunuz?’” sorusuna da Prof. Soysal şöyle cevap verdi:
’“Balbay’’a bunun yapılmaması gerekirdi diye düşünüyorum. Bu arkadaşımız bilinen nedenlerle cezaevinde. Yerine bir vekil tayin edilirdi. Onun o görevi yapmasına da engel olmazdı. Hatta belki daha şerefli bir görüntü yaratılabilirdi. Şimdi böyle bir sorun ya da görüntü yaratıldı diye düşünüyorum.
Balçiçek Pamir ’“Cumhuriyet’’e yeni yazarlar geldi ve o yeni yazarların aslında dokuyla çok uyuşmadığı da söylendi. Tuna Kiremitçi, Kürşat Başar gibi. Dokuyla uyuşmayan yazar olur mu yoksa Cumhuriyet kendi kendine mi muhafazakarlık yapıyor?’” diye sordu. Prof. Soysal buna da şu cümlelerle cevap verdi:
’“Olabilir. Yani gazetenin dokusu değişir, yazarın dokusu ona ters düşer. Ya kendi gider bu durumda ya da ona ’‘lütfen’’ derler. Bunlar oluyor basında, her zaman.’”