Artırılan jeotermal kapasitesinin bölgede hem elektrik üretimi hem de otel, konut ve sera ısıtmasında kullanılması planlanıyor.
İZMİR - Büyükşehir Belediyesi ile İzmir İl Özel İdaresi’’nin yüzde 50’’şer ortağı olduğu İzmir Jeotermal A.Ş., yeni yatırımlarını hızla sürdürüyor. Son olarak Seferihisar jeotermal sahasındaki kuyu sayısını 7’’ye çıkaran şirket, bugüne kadar çalışmaların devam ettiği kuyulardaki debi ve sıcaklıkların elektrik üretimi yapabilecek kapasitede olduğunun tesbiti ile bu bölgede yoğunlaşmaya başladı.
İzmir Jeotermal A.Ş., MTA’’dan devralınan üç kuyuya ek olarak, geçtiğimiz dönemde açılan 4 yeni kuyuyla, bölgedeki jeotermal kuyu sayısını 7’’ye çıkardı. Test çalışmaları devam eden 7. kuyu, 500 metre taban derinliğe sahip ve şu an için 119 derece sıcaklıkta...
Sondaj çalışması tamamlanan kuyulardaki sıcaklık ve debinin; turizm, konut ısıtması, tarım ve elektrik üretimi gibi yaygın kullanım alanları için uygun olduğu bildirilirken, şu an için sahada tespit edilen en yüksek sıcaklık 153 C’º oldu.
Tarım ve turizme doping olacak
İzmir’’de jeotermal enerjiyi yaygınlaştırma konusundaki çalışmalara büyük önem verdiklerini söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, açılan kuyulardan elde edilen sonuçların memnuniyet verici olduğunu belirtti.
Başkan Kocaoğlu, ’“Kuzey tarafındaki kuyularımızın kapasitesi ve sıcaklığı ile çok rahat elektrik enerjisi üretebileceğiz. Sıcaklıklar o bölgede 153 dereceye kadar varıyor. Sahanın Güney tarafı, deniz suyu beslemesinin etkisiyle göreceli olarak daha düşük sıcaklıklara sahip. Orası ortalama 107 ’– 108 derece sıcaklıklarda. O yüzden bu bölgelerden elde edilecek sıcak suyu termal oteller ve konut ısıtmacılığında kullanabileceğiz. Buradan çıkan su ayrıca seralarda ve tarım alanlarında da çok rahat kullanılabilir. Bu sonuçlar, Yarımada turizminin ve tarımın gelişmesine doping etkisi yapacak. Ayrıca enerji üretimi açısından da büyük katkıları olacak. Sahadaki potansiyeli en iyi şekilde değerlendireceğiz’” diye konuştu.
MTA’’dan 2006 yılında aldıkları kuyuların bazılarının vasfını yitirdiğini ve bu nedenle yeni kuyulara yöneldiklerini hatırlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, MTA’’dan aldıkları danışmanlığın yanı sıra, rezerv tesbiti konusunda Orta Doğu Teknik Üniversitesi’’yle işbirliği yaptıklarını da sözlerine ekledi.