İZMİR - Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından düzenlenen ’“İzmir Su Sempozyumu’”nun açışlını yaptı.
Konuşmasında Efemçukuru’’nda altın aranmasına yönelik önemli açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ülkenin zenginliklerinin ve yer altı kaynaklarının, ülke insanının kalkınması, refah düzeyinin artması için işlenerek kullanılmasına karşı olmadığını belirterek, ancak bunun bilimsel veriler ışığında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Altın madeninin Tahtalı Baraj Havzası ile Çamlı Baraj Havzası’’nın birleştiği noktada bulunduğunu hatırlatan Başkan Kocaoğlu, Çamlı Barajı’’nın İzmir’’in kalkınmasına eş değer gördükleri Urla Yarımadası’’nın kalkınması ve su ihtiyacının karşılanması için önemine dikkat çekti.
Hiçbir katkı maddesi kullanmadan altın aranacağına ilişkin söylemlere de işaret eden Başkan Kocaoğlu, ’“700 ’– 750 rakımlık Efemçukuru tepesinden bahsediyoruz. Dağ Eşme’’ye gider mi? Varsa formülü gelsin, bize ispat etsinler, biz de ikna olalım. Hadi Çamlı Barajı’’nın yapılmayacağını varsayalım. Ama altın arama faaliyetleri Tahtalı, Balçova, Ürkmez, göletlerin yanı sıra İl Özel İdaresi ile birlikte dünyanın yatırımını yaptığımız bu bölgenin kalkınmasında önemli rol oynayacak Doğanbey’’deki jeotermal kaynaklarını etkileyecek. Biz bu bölgeyi kirletirsek, İzmir yaşanmaz hale gelir. Çevreyi ve bu kenti korumak zorundayım’” diye konuştu.
İZMİRLİLER ’‘BANA NE’’ DEMEMELİ!
Başkan Kocaoğlu, altın aramanın ciddi bir iş olduğunu söyleyerek, ’“Eğer İzmir’’i taşıyacak başka bir yer bulduysanız, altın madeni arayabilirsiniz. Evet, yasalara ve yargı kararlarına uymak zorundayız. Ancak hiçbir zaman bugün bana verilen bilimsel bilgiler ışığında, Efemçukuru’’nda altın aranmasına önce insan olarak, sonra da 8 bin 500 yıllık kentin belediye başkanının sorumluluk duygusuyla evet diyemem. Gelecek nesillere sağlıklı bir kent bırakabilmek için, ülke sevgisi ile bu görevi yapıyoruz. Bu nedenle, Efemçukuru’’nda altın aranmasına karşıyız’” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, sadece birkaç sivil toplum örgütünün ve sadece belediye başkanın değil, tüm İzmirliler’’in ’“bana ne’” demeden kentin geleceği için duyarlı olmak ve bu tehlikeyi bertaraf etmek zorunda olduğunu da sözlerine ekledi.
’“BİZ GEDİZ İÇİN GÖREVİMİZİ YAPTIK’”
Kurdukları arıtma tesisleri çevre yerleşimlerde arıtmasız yer kalmadığını, 164 köy için de belirli bölgelere arıtma yaparak İzmir sınırlarında evsel atıksu sorunu çözeceklerini belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yapımı devam eden arıtmaların yüzde 70’’nin yıl sonunda tamamlanacağını, bir kaçının ise ekonomik kriz sonrası müteahhitlerin işi bırakması, demir fiyatlarının yükselmesi gibi nedenlerle 2010 yılı başına kaydığını dile getirdi.
Başkan Kocaoğlu, Gediz Havzası’’ndaki kirliliğin önlenmesi için Büyükşehir Belediyesi olarak ödevlerini yaptıklarını ancak havzada yer alan diğer belediyelerin bütçelerinin arıtma yapmaya gücü bulunmadığını, arıtma kursa dahi işletmek için yeterli donanıma sahip olmadığını belirtti ve toplu arıtmalar yapılarak Çevre ve Orman İl Müdürlükleri tarafından işletilip kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.
TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Dönem Sözcüsü Ferdan Çiftçi ise yaptığı konuşmada Türkiye’’nin su fakiri ülkeler arasında yer aldığını belirterek, ’“Bu nedenle yeraltı ve yerüstü kaynaklarına sahip çıkarak tarımsal, evsel, maden ve sanayi kökenli kirlilikten koruyucu önlemleri almalı ve suyu tasarruflu kullanmalıyız’” diye konuştu.
3 oturumda gerçekleşen sempozyumda İzmir ilindeki su kaynakları ve potansiyelinin irdelendi. Bu potansiyelin doğru kullanımı ve kirlenmesinin önlenmesi konularında yapılan çalışmalar tartışmaya açıldı. İZSU Genel Müdürü Ahmet Alpaslan da sempozyumda ’“Su İdarelerinin Özelleştirilmesi’” konulu bir sunum yaptı.