Fırat Soylu/Egedesonsoz - CHP'nin İzmir milletvekili adayları İzmir Akademik Meslek Odaları Platformu tarafından organize edilen toplantıda çeşitli oda ve derneklerin üyelerinin karşısına çıktı. Tepekule Kongre Merkezi'nde düzenlenen toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel'in yanı sıra Oğuz Oyan, Mehmet Ali Susam, Birgül Ayman Güler, Levent Eyipişiren, Rahmi Akşın Türeli, Mustafa Moroğlu, Elfin Tataroğlu ile Kazım Umdular katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İzmir Akademik Meslek Odaları Platformu Dönem Sözcüsü Ferdan Çiftçi, 12 Haziran seçimleri öncesi CHP'nin İzmir adaylarının kendilerini tanıtması ve parti projelerini anlatması için düzenledikleri toplantıya katılımlarından ötürü milletvekili adaylarına teşekkür etti.
"DEVLETE KARŞI SEÇİM MÜCADELESİ VERİYORUZ"
Toplantıda söz alan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir milletvekili adayı Alaattin Yüksel, 12 Haziran seçimlerinde sadece AK Parti'ye karşı mücadele etmediklerini söyledi. "AKP devletin olanaklarını kullanıyor. Derin devletini de oluşturmuş" diyen Yüksel, bunu seçmenin desteğiyle aşacaklarını dile getirdi. İki ay önce Genel Merkez’de yapılan MYK toplantısında seçim tahminlerinde bulunduklarını ve yapılan hesaplamalara göre 2007 seçiminden yüzde 63 fazla alınması halinde İzmir'de her iki bölgeden 9'ar milletvekili çırabildiklerini de kaydeden Yüksel, "İzmir'de 2007'de yüzde 34 oy almıştık. 2009 yılında bu oran il genel meclisinde yüzde 48 oldu. Son yapılan kamuoyu araştırmalarına göre oyumuz yüzde 54’e çıktı. Bu gösteriyor ki yüzde 63’lük artışı yakaladık. Buna göre 9'ar milletvekilini garantiledik, 10. sıradaki adayları göndermek hiçte yabana atılır bir olasılık görünmüyor" dedi.
YÜKSEL: GEÇMİŞTE YANLIŞ SÖYLEMLERDE BULUNDUK
Bu seçimlerde AK Parti ile aralarındaki en temel fakın demokrasiye başıkları olduğunu da kaydeden Yüksel, AK Parti’nin bir dönem daha tek parti olarak seçimi kazanması halinde Türkiye'nin tek adam yönetimine gireceğini savundu. Geçmişte yanlış söylemler içinde olduklarını da itiraf eden Yüksel, yeni CHP'nin çok farklı olduğunu savundu. Kendisinin siyasetten 5 yıl uzak kaldığını yaşanan değişmle geri döndüğünü dile getiren Yüksel, "Lider sultasının kaldırlıması, siyasi partiler yasasının değişmesini isteyen yeni bir CHP var. Önseçimi 81 ilin tamamında yapmak istiyoruz. Muhtarlar gibi vekilleri de halkın seçmesini sağlayacak sistemi savunuyoruz. STK’ların, örgütün, halkın yüzde 25'er oy hakkı olacak...Yüzde 10 seçim barajının AB normlarına göre de en fazla yüzde 5 olmasını savunuyoruz. Tamamen kalkması içinde uğraşıyoruz.
GÜNAY'I ELEŞTİRDİ
Konuşmasında AK Parti'nin İzmir adayı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ı da eleştiren Yüksel, "Eski solcu bakan sokaklarda dolaşıyor. DGM’leri kaldırdık diye övünüyor. DGM'ler kaldırıldınız, yerine özel yetkili mahkemeleri getirdiniz. Niye bunların da kaldırılmasını savunmuyorsun. İBB’ye yapılan operosyanda niye bunun zamanlamasının yanlış olduğunu söyledin. Ertuğrul Günay, Aziz Kocaoğlu’nu bugüne kadar İzmir’e ne yaptın sorusuna ’30 ülkeden 70 basın mensubunu İzmir’e getirip tanıtım yaptığını söylüyor.AKP seçim bildirgesinde İBB’ni projlerein kopyala yapıştır yaptığı gibi bu kez de proje apartmaya devam ediyor. dört aydır İZKA bu toplantı ve tanıtımla ilgili hazırlık yapıyor. İzmir’in tanıtımıyla ilgili ...30 ülkeden 70 basın mensubu bu proje sonunda İzmir'e gelmiştir. Ertuğrul Günay'ın yaptığı proje aparması, proje hırsızlığıdır" diye konuştu.
"KAKLIÇ HAVAALANI YANLIŞ"
Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım'ın İzmir'e ikinci havaalanı vaadini de eleştiren Yüksel, "Kaklıç’a havalanı yapacaklarını söyledi Bakan. Ben bu görüşe katılmıyorum. Askeri havaalanın bile kaldırılmasından yanayım. Çünkü Kuş Cenneti, Doğal Yaşam Parkı gibi kentin cazibe merkezlerini bu bölgede. Kuşcenneti gibi doğal bir alan dünyanın pek çok yerinde yok. Havaalanı yapılacaksa başka alternatifler aranmalı. Çeşme yarımadası bunlardan biri" dedi.
GÜLER: 1989'UN HAVASI VAR
CHP ikinci bölge milletvekili adayı Birgül Ayman Güler ise iddialı konuştu. 12 Haziran seçimleri öncesi tıpkı 1989 yerel seçimlerindeki gibi bir rüzgarın olduğunu belirten Gürel, 12 Haziran tarihinin AKP'nin kapanış tarihi olacağını söyledi. 1989 seçimlerinde de dönemin Başbakanı Turgut Özal'ın, "Seçimlerde elleri kolları bağlı yerel yönetim ister misiniz" diye konuştuğunu ve bu sözün seçmeni çok kızdırdı dile getiren Gürel, seçimden sol partilerin zaferle çıktığını dile getirerek, "Aynı hava bugün de var. Alan çalışmalarında bunu yakından görüyorum. Vatandaşta bir sessizlik, bir bıkkınlık ve öfke var. Koşullu yardımlardan bıktırmış. İktidar 'burs vereceğim ama şunu yapacaksın', 'yardım yapacağım oyunu vereceksin' diye halka baskı kuruyor. Bu nedenle CHP'nin programı ve sözleri gerçek bir ilgi uyandırmış durumda. ÖSYM'de şifre ile çocukların geleceği ile oynamak insanlarda büyük bir tepki oluşturdu" dedi.
"HALK AKP'YE KIRMIZI KART GÖSTERECEK"
Sahada vatandaşın tepkisine rağmen televizyon ekranlarına yansılanların daha farklı olduğunu belirten Gürel,12 Haziran'da seçmenin AKP'ye kırmızı kart göstermeye hazarlandığını savundu. "Bu sessiz öfke Türkiye aydınları tarafından çok iyi kavranmalıdır. O kadar çok başarısızlık geldi ki başımıza. 30 yıldan beri o kadar değişik baskı türlerine maruz kaldık ki. Artık "olur mu amaca, umutlanmasak mı" diye düşünmüyoruz. Bunu değiştirmek gerektiği kanısındayım. 12 Haziran Türkiye için bir dönüm noktası olacak. Silkelenelim AKP düşecektir" diye konuştu.
"9 YILLIK AKP Mİ, 90 YILLIK CHP Mİ"
Seçim çalışmaları kapsamında ilçeleri karış karış gezdiğini belirten Gürel, Bakırçay bölgesinde tarım ve hayvancılığın bittiğini,Foça'da termik santrale vatandaşların büyük tepki gösterdiğini, Kınık'ta yeddiemin deposunun açıldığını belirten Gürel, "Kınık gibi küçük bir ilçede bile yeddiemin deposu açılmış. Buralarda zirai araçlar, tarım araçları var. Ev kredisi alan gençler, istikrar sürsündiye tehdit ediliyor. Hükümet gençleri borçlarla tehdit ediyor. Şimdi AKP'nin "istikrar sürsün" lafını daha iyi anlıyorum. O kadar borçlusun ki, CHP gelirse ibreler oynar diyerek, çiftçi, sanayici ve ev kredisi alan gençler tehdit ediliyorlar. 9 yıllık AKP mi, yoksa 90 yıllık CHP mi istikrarın sigortası olabilir" şeklinde konuştu.
SUSAM: İZMİR ÜZERİNDE OYUN OYNUYORLAR
İkinci bölge adayı Mehmet Ali Susam ise, AK Parti iktidarının devam etmesi halinde çıkacak yasalarla TMMOB yapısının değiştirileceğini söyledi. Meslek örgütlerinin iktidarın hegemonyasına gireceğini savunan Susam, "Sizi mücadeleye davet ediyorum. İzmirle ilgili şöyle bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. İzmir sosyal demokrat partilere destek veriyor; 'İzmir iktidara uzak. Bu nedenle geri kalıyor. İzmir kendi kaderine terk edilen kenttir. Ayağa kalkması için yönetim değişmeli' diyorlar. Ankara’nın pompalaması, rant gruplarını desteklemesi İzmir'de yatırımın, yolların, projelerin olmadı havası estiriliyor. Diğer kentler ne kadar gelişmiş, İzmir’in değişime ihtiyacı var havası yaratılamaya çalışılıyor" dedi.
İZMİR TÜRKİYE'YE UMUT OLDU
Dokuz yıldır iktidarda olan AK Parti'nin İzmir'e yapmadığı yatırımları şimdi iki bakan aracılıyla verilen sözlerle anlatıldığını savunan Susam, 9 yıldır bunları görmüyor muydunuz? AKP’ye direnen bir büyük kent var. Bu psikolojik olarak Türkiye’ye ele geçiremediklerini gösteriyor. İstanbul, Ankara başta olmak üzere büyük kentleri kazanmalranıa rağmen “Bir türlü İzmir olmuyor” diyorlar. İzmir'in bu durumu Türkiye’de umudu yeşertiyor" şeklinde konuştu.
TÜRELİ: HAYALET KÖYLER YARATILDI
Devlet Planlama Uzmanı olan ve CHP'nin tarım politikalarının hazırlanmasında önemli görevler alan Rahmi Aşkın Türeli ise, AK Parti hükümeti döneminde 25 milyon dönüm tarım arazisinin boş bırakıldığını belirterek, hayalet köyler oluştuğunu söyledi. Türeli, "150-200 haneli köylerde 15-20 hane var. Onlar da topraklarını terketmek istemeyen yaşlılar" dedi. Türkiye'ye yeni yatırım yapmaya gelen yabancı sanayinin oranının sadece yüzde 10 olduğunu, gerisinin mevcut tesisleri aldığını ve üretime değil hizmet sektörüne yöneldiğini belirten Türeli, "CHP iktidarında turizm, sanayi ve hizmet sektörünün dengeli gelişeceği bir strateji uygulayacağız" dedi.