AYDIN - Aydın'ın merkez Ovaeğmir beldesinin içinden geçen DSİ'ye ait sulama kanalına düşerek hayatını kaybeden 25. kurban 9 yaşındaki Zübeyde Onkal, dün toprağa verildi. Acılı ailesi ve belde halkı, Zübeyde ile ölümlerin son olmasını istedi, "Ölüm kanalı kapatılsın" dedi. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, sulama kanalının etrafının tel örgüyle çevrilmesi için çalışma başlatılması talimatı verdi.
"MALİYETİ YÜKSEK"
"Ölüm kanalı" olarak adlandırılan Aydın Ovası Sulama Birliğine ait A 1 kanalıyla ilgili inceleme başlatan Eroğlu, DSİ Genel Müdürlüğü tarafından yaptırılan ancak kullanımı Aydın Sulama Birliğine ait kanalda gerekli güvenlik önlemlerinin alınması için talimat verdi. DSİ yetkilileri daha önce vatandaşlar ve Aydın Ovası Sulama Birliği tarafından iletilen talepleri maliyetin yüksekliğini gerekçe göstererek kabul etmemişti. Kanalın işletilmesi ve temizliğinden sorumlu olan Birlik yetkilileri ise, kamulaştırma alanı içindeki tesise izinsiz çivi bile çakamadıklarını öne sürerek tel örgünün DSİ tarafından çekilmesi gerektiğini savunuyor.
"TOPRAK DOLDURURUZ"
Aydın ovasının sulanması için 1991 yılında DSİ'nin yaptırdığı sulama kanalı, özellikle yaz aylarında Ovaeğmir beldesinde çocuklar için serinleme havuzu olarak kullanılıyor. Ancak, akıntıya kapılan çocuklar, çoğunlukla büyüklerin olmaması yüzünden sürüklenerek boğuluyor. Bugüne kadar 24 çocuğun boğulduğu kanalda 25. kurban Zübeyde Önkal oldu. Bugüne kadar kanalda can veren çocukların yaşlarının 4 ila 12 arasında olduğunu söyleyen belde sakinleri, önlem alınmazsa kanalı toprakla dolduracaklarını söyledi.
Çocuklarının okuldan çıktıktan sonra evlerine gitmek için kanal boyundan geçmeleri gerektiğini söyleyen Hatice Sevdik, "Çocuklarımızı hergün sabahtan okula bırakıyor, okul çıkışında da gidip alıyoruz. Çünkü çocuklarımız okula gidip gelirken kanal boyundan geçmek zorundalar. Korkumuzdan çocuklarımızı yalnız bırakamıyoruz" dedi.
BİR AN BİLE UNUTMADI
Geçtiğimiz yıl mayıs ayında kanal boyunda arkadaşlarıyla oynarken ayağı kayarak kanala düşen 6 yaşındaki Hüseyin Tuna'nın annesi Zülfiye Tuna, oğlunun acısını bir an bile unutmadı. Oğlunun hep Tatlıses gibi olmayı hayal ettiğini anlatan Zülfiye Tuna, "Oğlum mahallede şarkı söyleyerek herkesi eğlendirirdi. Hala sesi kulaklarımda. Yaşasaydı bu yıl okula başlayacaktı. Başka ailelerinin canı yanmadan yetkililer biran önce tedbir alsın" diye konuştu.
"DOKTOR OLACAKTI"
Hüseyin Tuna'dan 7 ay önce kanalda ellerini yıkamak isterken azgın sulara kapılarak can veren 8 yaşındaki Cengiz Teyanç'ın da en büyük hayali doktor olmaktı. Baba Mustafa Teyanç, "Cengiz'in en büyük hayali doktor olmaktı. Hepsi geçen yıl kanalda boğuldu gitti. Kanalın yanından ne zaman geçsem gözümün önüne oğlum geliyor. Artık bu kanalda başka çocuklar can vermesin" dedi.
Zübeyde gözyaşlarıyla son yolculuğuna çıktı
Akraba ziyaretine gittiği Ovaeğmir beldesinin içinden geçen su kanalına düşen oyuncağını almak isterken suya kapılarak sürüklenip hayatını kaybeden Söke Savuca İlköğretim Okulu öğrencisi Zübeyde Önkal toprağa verildi. Küçük kızın ölüm haberi okul arkadaşlarını ve öğretmenlerini yasa boğdu. Arkadaşları Zübeyde'nin 3-A sınıfındaki sırasını çiçeklerle donattı, sınıf öğretmeni Deniz Çamlı ile birlikte göz yaşları arasında andılar. Söke Kaymakamı Mehmet Demirezer, İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Buğdayeken, Önkal ailesinin acısını paylaştı.
"1.5 KİLOMETRELİK BÖLÜM TELLE KAPATILSIN YETER"
Ovaeğmir Belediye Başkan Yardımcısı Osman Dağtekin, 9 yaşındaki Zübeyde'nin ölümünün kendilerini çok üzdüğünü, ancak belediye olarak yapacakları bir şey olmadığını söyledi. Dağtekin, "Bu kanal toprağa Aydın Ovası'ndaki toprağa hayat veriyor, ama çocuklarımızın da ölümüne neden oluyor. Yetkililer gerekli tedbirleri almazsa ve bir çocuğumuz daha can verirse halk kanalı kendisi kapatacak. Beldemizin içerisinden geçen kanalın uzunluğu 1.5 kilometre. Söylenildiği gibi maliyetin o kadar yüksek tutacağını sanmıyorum" dedi.(Yeniasır)