'Silivri'deki normal bir yargılama değil'

ANKARA - CHP'den milletvekili seçilen ikinci “Ergenekon” davasının tutuklu sanığı Mehmet Haberal'ın yeniden hastaneye kaldırılmasına ilişkin, daha önce de sağlık sorunu olduğunu hatırlatarak, “Oradaki yargılamayı normal bir yargılama olarak görmemek lazım. Orta Çağ düzeninin getirdiği bir yargılama var. O yargılama sistemi içinde adalet de beklememek gerekiyor, insan haklarına saygı da beklememek gerekiyor” dedi.

Kılıçdaroğlu, GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Rehabilitasyon Merkezindeki gazileri ziyaretinin ardından, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ziyarete ilişkin hastalara acil şifalar dilediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, hastaların tedaviden memnun olduklarını, ayrıca sivil hastaları da ziyaret ettiklerini söyledi.

 

Bir gazetecinin, önümüzdeki günlerde MYK yapılacağı ve Süheyl Batum'un yeni MYK'da yer almayacağına yönelik haberlerin bazı basın organlarında yer aldığına işaret etmesi üzerine Kılıçdaroğlu, “Bu haberleri kim yazıyor? Ben de sizin gibi okuyorum. Herkes kendi tahminini yazıyor. Ona da saygı duyuyoruz tabi. Ama henüz daha ortada bir karar yok” diye konuştu.

 

Kılıçdaroğlu, “Çok büyük değişiklikler olacağı söyleniyor” ifadesi üzerine de; “Çok büyük değişiklikler değil, değişiklikler olacak” dedi.

 

Bir gazetecinin ikinci “Ergenekon” davasının tutuklu sanığı, CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal'ın hastaneye kaldırıldığının anımsatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

 

“Sayın Haberal hastaneye kaldırılmayı da istemiyordu ama demek ki koşullar zorladığı için hastaneye kaldırıldı. Daha önce zaten bir sağlık sorunu vardı. Kendisine rapor veren hekimler hakkında soruşturma açıldı, gözaltına alındılar. Oradaki yargılamayı normal bir yargılama olarak görmemek lazım. Orta Çağ düzeninin getirdiği bir yargılama sistemi var. O yargılama sistemi içinde adalet de beklememek gerekiyor, insan haklarına saygı da beklememek gerekiyor. O mahkemeyi aşama aşama kamuoyuna teşhir edeceğiz, oradaki bütün hukuksuzlukları sadece Türkiye'ye değil bütün dünyaya anlatacağız. 21. yüzyılın Türkiye'sinde Orta Çağ anlayışıyla yargılama yapılamaz. 21. yüzyılın Türkiye'sinde düşüncelerini önceden açıklayıp, sanıkları suçlu eden yargıçlarla bu dava gitmez. Onun için bunu bütün dünyaya anlatmak durumundayız. Bu ülkenin bütün yurtseverlerinin, bütün demokratlarının insan hakları ihlallerini bütün dünyaya anlatması gerekiyor. Bu konuda duyarlı olmaları gerekiyor.”

 

Bir gazetecinin Cumhuriyet Gazetesine bomba atan kişinin itiraflarına yönelik iddialar üzerine de Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

 

“Aslında önemli bir itiraf. İtiraf yargı önünde yapılıyor. İtiraz ediliyor. O itiraza karşı da itiraf edenin söylediği çok önemli bir söz var. 'Benim 16 yaşında söylediklerime itibar ediyorsunuz da mahkemenin önünde 18 yaşındayken söylediklerime niye itibar etmiyorsunuz?' Bu ne anlama geliyor? Bu, ön yargıyla hareket edenlerin kendi kafalarında iddianame oluşturanların, mahkumiyeti, sadece belli bir süre geçtikten sonra nasıl olsa vereceğiz diye düşünüp yola çıkanların, aslında bu itirafa baktıkları zaman dönüp aynada bir de kendilerine bakmaları gerekiyor. 'Biz neler yapıyoruz burada. Biz nasıl bir yargılama yapıyoruz burada. Hangi itiraflarla hangi iddianamelerle, kimlerin sözleriyle buraya geldi' diye bakıp düşünmeleri gerekiyor.

 

İddianamelerin hazırlanması, gizli tanıkların durumu, dönüp yeniden sağlıklı bir sorgulama yapmamızı gerektiriyor, Silivri'deki duruşmalar dolayısıyla.”

 

Kılıçdaroğlu, Somali'ye gidip gitmeyeceğine ilişkin bir soruya da, “Dışişleri Bakanlığı ile sayın Loğoğlu bir görüşme yapmıştı. Orada bakanlık yetkilileri güvenlik açısından bazı sorunların olduğunu söylemişlerdi. Sayın Loğoğlu bana bunu aktardı. Daha sonra Kızılay yetkilileriyle görüştük. Kızılay yetkilileri var olan güvenlik sorununu aşabileceklerini söylediler. Temaslar devam ediyor şu anda” yanıtını verdi.

 

“Güvenlik sorunu aşılırsa gidecek misiniz?' sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, “Gideceğim” dedi.

 

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin “Başbakan Erdoğan ile birlikte gitme durumunuz olabilir mi?” soruna yönelik de, “Sanmıyorum öyle bir şey olacağını. Somali'ye yapılan yardım bir partinin yardımı şekline dönüştürüldü. AKP'nin bağış kampanyasına dönüştürüldü. Bu bizi rahatsız ediyor. Bu rahatsızlık devam ettiği sürece böyle bir teklifin de geleceğini düşünmüyorum, böyle bir öneriye sıcak bakmanın da doğru olmadığı kanısındayım” diye konuştu.

 

Kılıçdaroğlu, terör örgütü PKK'nın elebaşısı Murat Karayılan'ın yakalanıp yakalanmadığına ilişkin bir soru üzerine de, “Çelişkili haberler geliyor yakalanıp yakalanmadığı konusunda. Olay somutlaşınca ancak yorum yapabileceğiz. Bu aşamada bir şey söylemek doğru değil” dedi.