Devletin bizi ’“davul zurna’” eşliğinde terk ettiği bir çağda yaşıyoruz. Hem de bütün acılarımızın üzerinde tepinen; hayasız, pespaye ve ar damarı çatlaklarından irin sızan bir raks eşliğinde’…’¶

Evet, nerede bu devlet?Binlerce yıllık geleneklerini yok sayarak, ’“baba’” olma vasfını bir kenara bırakarak nerelere kaybolmuş olabilir?Ve en önemlisi bizi neden bırakıp gitti.

Oysa binlerce yıldır, sırf ’“O’” yaşasın diye nice canlar verildi’… Ceylan gözlü evdeşler, geleceğe umut evlatlar ve bölünmesin diye kardeşler hep ’“kurban’” edildi’…

Bu Ülke’’de Devlet için, her baba İbrahim’’dir, her evlat da İsmail doğar!... (1) Kınalı kuzular gibi sunulur her haneden cankuşlar, kurban adanırlar ve kurban olurlar binlerce yıldır’…

Kutsaldır çünkü Türk Devleti’… Tanrı’’dan gelir. Türk Milleti Devleti Allah’’tan bilir! Zira Yüce Tanrı, ’“Devlet Güneşini Türk’’ün Burçlarından Doğurmuştur!’” (2)
Hükümdarlar, devlet başkanları; Az milleti çok, esir milleti hür, aç milleti tok, giyimsiz milleti giyimli kılmak için gündüz oturmaz, gece uyumaz(3) Çünkü Allah tarafından verilmiş bir mevhibedir Türk Devleti... Bu yüzden kan da alır, can da alır, kurban da alır’…

Bu O’’nun hakkıdır evvela. Bir bakıma verilen canların üzerinde yükselir, tutunur ve sonsuza uzanır Türk Devleti’… O yüzden oğullarını kurban veren analar, bir daha doğursalar yine kurban edeceklerdir çocuklarını, yetmeyecek kendileri gidecektir arkalarına bakmadan’…

Yüreklerindeki acı hiç dinmese de; İstiklal ve Şerefimizin Sembolü Şanlı Bayrağımız dalgalandıkça, Ezan Sesi beş vakit yankılandıkça değecektir çekilen acılara’… Çünkü, çünkü dedik ya, bu Türk Devleti’’nin Hakkıdır! Bedeli kanla ödenir Vatan topraklarının ve üzerinde kurulan devletlerin’…

Türkler tarih boyunca bu yolla kurdular devletlerini, bu yolla korudular. Parayla satın alıp parayla korumadıkları için yine canla olacak bu iş. Öyle de oluyor zaten.

Bedelin en ağırı bu. Maliyetin en yükseği’… Bu Millet binlerce yıldır ödüyor o bedeli.

Tek istekleri var acı yüklü anaların, babaların, eşlerin ve yetimlerin; UNUTULMAMAK!

YOK SAYILMAMAK!...

Ve onların unutulması, yok sayılması varlık sebebinin yitirildiğini gösterir Türk Devletinin’…

Yok sayılmaları kolektif inancı tüketir. İnanç tükendiğinde ise geriye ne kalır sizce?...

Boşluk’… Boşa gitmiş emekler, güvensizlik ve çaresizlik!
Sizce yaşadığımız son durum, Şehit Aileleri ve Gazilerimizin derinden yükselen feryatları binlerce yıldır devletimize duyulan güvenin zedelediğinin delili değil midir?

Mazur görün, bu AKP denilen parti, ’“ak’”laya ’“ak’”la en son teröristleri de ’“ak’”ladı!(4) Baksanıza masum oldular ’“bebek katilleri’” ellerini kollarını sallaya sallaya yürüyüp gittiler! Hukuk sustu, siyaset sustu, emniyet sustu’… Bir tek yamyam tam tamları gibi davullar çalındı!...

Şimdi geri adım atmaya çalışıyor AKP’’liler, fakat olan oldu, Türk devletinin milletimizin gönlündeki yerini zedelediler. Yani Devletimiz ’“babalık’” hususiyetini, kendine duyulan güveni ve tarihi misyonunu kaybetti.
Bir düşünsenize, bir şehit çocuğu ne düşünecek şimdi?Babasına askerlik/polislik görevini veren Devlet! O’’nu cepheye süren Devlet! Sonra da babasını Şehit edenleri ’“affeden yine devlet’”!

Bence; Eyvah!

Dipnotlar:
1- Teşbihte hata olmaz! Hata etmeyiz inşallah. Türk Milleti inançları gereği devleti Allah’’tan bilir, buna inanır. Devleti olmayana cuma namazı bile farz değildir mesela. O yüzden askere giden evladına kına yakar analar, Allah’’a kurban edilen İsmail as. Gibi’…
2- Kaşgarlı Mahmud, Divan-ı Lügatit Türk
3- Bilge Kağan, Orhun Yazıtları
4- Okuyucularımız bilir, Sinir Ötesi ’“Ak’”lama Operasyonu adıyla köşe yazılarımdan mürekkep bir kitabım yayımlandı.