Avukat Bülent Karagöz, İzmir Barosu'nun 22 Ekim 2022'de yapılan genel kurulunda kürsüye gelen avukat Aryen Turan'ın, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin terörle mücadele operasyonlarında kimyasal silah kullandığını" iddia etmesi üzerine İzmir Barosuna şikayette bulundu.
Disiplin kovuşturması isteyen Karagöz, Turan'ın yanı sıra dönemin Baro Başkanı Yücel ile genel kurulda divan başkanlığını yapan Gago hakkında işlem yapılmasını talep etti.
Karagöz, İzmir Barosunun başvuruyu reddetmesi üzerine talebini TBB'ye taşıdı.
TBB ise avukatlar hakkındaki iddiaların soyut nitelikte olduğunu, konunun ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, bu anlamda bir disiplin suçunun oluşmayacağını ileri sürüp başvuruyu kabul etmedi.
TBB'nin kovuşturmaya gerek olmadığı yönündeki kararı, daha sonra usul gereği Adalet Bakanlığına gönderildi.
Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü de avukat Turan hakkında "PKK/KCK terör örgütüne bilerek isteyerek yardım etme" suçundan kamu davası açıldığı, dönemin baro başkanı avukat Yücel ile ilgili başka bir soruşturma olduğu bilgilerini ekleyerek, dosyayı yeniden incelenmek üzere TBB'ye gönderdi.
Bu talebin de reddedilmesi üzerine avukat Karagöz, Ankara 18. İdare Mahkemesine dava açtı.
Mahkeme, isnat edilen eylemlerin disiplin hukuku bağlamında kovuşturmayı gerektirecek nitelikte olduğu sonucuna vardı.
Mahkemenin kararında, avukat Turan'ın ifadelerinin, Türk Silahlı Kuvvetlerini töhmet altında bırakacak ve itibarını zedeleyici mahiyette olduğuna dikkati çekerek, söz konusu konuşmaya diğer avukatlardan Gago'nun genel kurul divan başkanlığı adına müdahalede bulunmadığına işaret etti.
Kararda, şu ifadelere yer verildi:
"Avukat Özkan Yücel'in ise anılan konuşmada sarf edilen sözleri, ifade özgürlüğüyle bağdaştırarak işlenen suçu aklamaya çalıştığı, yalan ve iftira suçunu işleyenlere cesaret verdiği, kamu kurumu niteliğindeki İzmir Barosunun kamuoyu önündeki saygınlığının ve güvenilirliğinin zedelenmesine neden olduğu değerlendirilmiştir.
Ayrıca isnat edilen eylemlerin disiplin hukuku bağlamında kovuşturmayı gerektirecek nitelikte olduğu sonucuna varıldığından, adı geçen avukatlar hakkında 'disiplin kovuşturması açılmasına yer olmadığı' yönünde tesis olunan dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmamaktadır."
Bülent Karagöz, AA muhabirine, konuşma ve sonrası yaşanan gelişmeler hakkındaki şikayet dilekçesinin 3 kez reddedildiğini belirtti.
Konuya ilişkin açtığı davada haklı bulunduğunu dile getiren Karagöz, verilen bu mahkeme kararıyla; meslek örgütleri genel kurullarının terör örgütlerinin propaganda alanı haline getirilemeyeceği ve bunun disiplin soruşturması açılmasını gerektirecek bir eylem olduğunun kanıtlandığını söyledi.