Siyasi çizgisinden hiç ödün vermedi…
Tarihçi kimliği…
Allah vergisi belagat özelliği…
Politikada hep kapıları açmasını sağladı…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin…
İlk 'Kadın İçişleri Bakanı' unvanını onurla taşıyor…
Bütün engelleri aştı…
Dört yıl iki ay önce…
İYİ Parti'yi yarattı…
Şimdi…
Millet İttifakı'nın güçlü profili…
Türkiye'nin Batı'ya açılan kapısındaki oyu…
İntegral'e göre %15'lerde…
Dün…
'ESİAD Liderler Buluşması' için İzmir'deydi…
İçişleri Bakanlığı'nın…
İstanbul Büyükşehir'e 'terör teftişi' izni vermesine takılmıştı…
Sayın Cumhurbaşkanı ile İçişleri Bakanı Soylu'ya seslendi…
'Yürekliydi'; sözünü dudaktan esirgemedi:
'Beyler, gerçekten aklınızı başınıza alın… Milli iradeye her el uzattığınızda o elinizin üstüne bir şamar yiyorsunuz… Yapmayın beyefendiler… Birilerine tuzak kuralım derken kendi kendinize sandıkta şamar yemenin taşlarını döşemeyin… Türkiye huzursuzluktan bıktı... Bu millet ucuz kutuplaştırmalar üzerinden birbirine düşman edindirme eylemlerinden bıktı... Benden söylemesi… Sonra uyarmadı demeyin…'
***
İYİ Parti'nin lideri…
İzmir'de kendinden ne denli 'emin' olduğunu sergiledi…
Ege'nin 'Patronlar Kulübü'nü oluşturan ünlü isimlere…
Çok ilginçtir!
CHP'yle neden ittifak yaptıklarını İzmir'de ilk kez anlattı:
'Bizim CHP ile masaya oturuşumuz bir kazanma projeydi… Evet, İzmir Büyükşehir Belediyesi alınırdı ancak İstanbul, Ankara, Adana Büyükşehir Belediyeleri alınır mıydı? Alınamazdı… Çalışmalarımız sonrası 350 bin AK Parti seçmeni sandığa gitmedi… Şimdi de başka bir yola çıkılıyor... İki kademeli bir yol... Birincisi Cumhurbaşkanlığını almak, diğeri de mecliste çoğunluğu elde etmek…'
***
Meral Hanım…
Ege'nin iş dünyasındaki patronlarına seslenirken…
İYİ Parti'nin Genel Başkanı olarak…
Memleketin tüm illerini dolaştığını anlattı…
Sözünü esirgemedi; yaşadıklarını 'dümdüz' anlattı…
'Köy, tarım ve besicilik bitmiş... Önceden gıda yardımları olurdu, onlar da bitmiş… Köyler bitmiş, tarım bitmiş… Darmaduman bir Türkiye'yle karşı karşıya kalmışız… AK Partili seçmen vazgeçiyor ama o seçmen ayıplanmak ve yargılanmak istemiyor… İnsanların istedikleri zamanda X,Y,Z partiye oy verme hakkı vardır… Biz buna saygı duyacağız… Nasıl ki, sanayiciler müşterilerinin tercihlerine bakarak ahkam kesemezler, biz de kesemeyiz…'
***
Doğru bildiğinden…
Vazgeçmeyen İYİ Parti Lideri Akşener…
İzmir'den rüzgar gibi geçti ama…
Her şeyin 'içten' konuşulduğu ESİAD buluşmasında…
'Demokrat İzmir' tanımının…
Aslında 'ne anlama geldiğini' hatırlatan bir isim daha vardı…
ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer…
Bu kadim kentin…
Neden 'Demokrasi'nin Kalesi' olduğunu…
Öylesine güzel anlattı ki…
O konuşmanın bir kaç satırından nasiplenmemek…
Eksikli kalmak olurdu…
Yazın, bi'kenara…
Diyor ki, Sıtkı Şükürer:
'Bu kentin insanları, demokrasinin temel değerlerine sahip tüm siyasi oluşumlara her zaman kucak açmıştır… Bu millet ucuz kutuplaşmalardan çok yoruldu… Bu anlamada ülkeyi yönetecek liderlerimizden, farklılıklarımızın zenginliklerimiz olduğu şiarı ile her yönüyle huzur, barış, istikrar özlemlerimizi ifade etmek istiyoruz... Sizler gibi çağdaş liderlerle bu ülkenin iyiliklere ulaşacağına dair umutlarımız olduğunu söylemek istiyoruz…'
***
Bitiriyoruz…
Meral Akşener…
Bu memleketin insanının yüzünde güller açılsın istiyor…
Bu inançla…
Hem 'yürekli'…
Hem 'kendinden emin'…
Hem de rotası 'dümdüz'…
Nokta…
Sonsöz: 'Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakilerin anlayabileceği kadardır… / Hz. Mevlana…'