Adı Emrah Kılıç’…
CHP önseçim delegesi’…
Öldüğünde henüz 30 yaşındaydı. Buca Belediyesi’’ne bağlı iş yapan taşeron firmada asgari ücretli çalışıyordu.
Temizlik işleri şantiyesinde, çöp kamyonlarını temizlemede kullanılan tazyikli su pompasındaki elektrik kaçağına yakalanıp, 21 Mayıs 2010, saat 21.00’’da hayatını kaybetti.
Öldüğünde 9-10 aylık evli olan Emrah’’ın eşi de 5 aylık hamileydi. Doğacak ilk çocuğunu göremeden ölen taşeron işçisi Emrah Kılıç’’ın başına gelenler, sonrasında yaşananlar nereden bakarsanız bakın, sosyal demokrat bir parti tarafından idare olunan belediyeye yakışmıyordu.
Taşeron firmaya işveren Buca Belediyesi’’nin başkanı o sıralarda Ankara’’daydı. Partinin bir gün sonra yapılacak kurultayı için Ankara’’ya gitmiş, önden gönderdiği flamalı makam aracı, şoförü ve korumaları tarafından karşılanmıştı. Önceden planlanmış yurtdışı seyahatine çıkmadan önce Tatı, genç yaşında hayatını kaybeden taşeron firma çalışanı Emrah Kılıç’’ın taziye yemeğine katıldı. Bazı sözler verdi.
Kılıç’’ın ağır ihmal nedeniyle hayatını kaybettiğini savunan yakınları ve vicdan sahibi partililer, bazı meclis üyeleri adeta Buca’’yı ayağa kaldırdı.
Emrah’’ın ölümünden yalnızca bir gün sonra tarihi bir destekle CHP’’nin genel başkanı seçilen, kurultay konuşmasında ’‘taşerona’’ meydan okuyan Gandi Kemal’’i Buca’’ya davet edip, yaşanan işçi dramına müdahale etmesini istediler.
Ve ilk meclis toplantısında pankartlar açıldı, Emrah’’ın ölümünde rolü/ihmali olanların cezalandırılması talep edildi.
Sonra ne mi oldu?
Önce meclisteki protestolarda başı çekenler cezalandırıldı tabi ki’… Emrah Kılıç’’ın akrabası Ali Asker Düzgün’’ün Kuruçeşme’’deki gevrek tezgahının ruhsatı Buca Belediyesi tarafından iptal edildi.
Genç yaşta kaybettikleri CHP üyesi, ön seçim delegesi akrabalarının hesabının sorulmasını bekleyen, acılarının paylaşılmasını bekleyen akrabaları harekete geçti.
Emrah Kılıç’’ın amcaoğlu CHP Buca’’nın 17 nolu üyesi Ali Asker Düzgün ve arkadaşları Genel Başkan Gandi Kemal’’e bir mektup yazdı.
Sadece mektup yazmakla kalmadılar, aile ve yakınlarına mensup 80 kişinin istifa dilekçelerini, parti kimlik kartlarını da gönderdiler postayla.
Belediye Başkanı’’nın, yetkililerin ilgisizliği, olayın üstünü örtme gayretleri, aileyi, yakınlarını çileden çıkarmış, siyasete, CHP’’ye olan inançlarını kaybettirmişti aileye.
Gandi Kemal’’e yazılan mektuba cevap dün geldi. CHP’’nin taşerona meydan okuyan Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Emrah’’ın yakını, CHP’’nin 17 nolu üyesi, kurultay delegesi Düzgün’’ü dün bizzat aradı.
Ve dedi ki;
’“Başınız sağ olsun. Emrah’’ın ölümüne çok üzüldüm. Programımın yoğunluğundan İzmir’’e gelemedim. Geldiğimde mutlaka uğrayacağım. Ancak, Aziz Başkan’’ı arayıp talimat verdim. Benim adıma sizlere taziyeye gelecek. İstifa kararınızı da gözden geçirin. Taşeronlaşmaya dönük mücadelemiz sürüyor. Buca’’da olanlara da kayıtsız değiliz’”
Genel Başkan Kılıçdaroğlu’’ndan gelen telefona sevinen Düzgün, istifa kararlarında kat-i olduklarını, Emrah Kılıç’’ın başına gelenlerin hesabının mutlaka sorulması, olayda ihmali olanların cezalandırılmasını istediklerini iletir Kılıçdaroğlu’’na’…
Görüşme öğleden sonra gerçekleşmiştir.
Saat 16.00’’da arayan bu kez Aziz Başkan’’dır.
Taziyesini iletir, yapılacak bir şey olup olmadığını sorar.
Ali Asker Düzgün de Kılıçdaroğlu’’na söylediklerini Aziz Başkan’’a iletir.
Bugün arayan da Aziz Başkan’’ın özel kalemidir Ali Asker Düzgün’’ü’…
Ailenin adresini alır, Başkan’’ın ziyaret programına alındığını haber verir.
Öncelikle;
Kemal Kılıçdaroğlu’’nu yürekten kutluyorum. CHP’’li belediyenin şantiyesinde hayatını kaybeden taşeron firma işçisinin peşine düştüğü için.
Grup Başkan Vekilliği döneminde İstanbul Belediyesi’’nin taşeronlaştırılan İtfaiye işçilerine verdiği destekte de, kurultayda söylediği ’‘taşerona son vereceğiz’’ sözünde de ne kadar samimi, içten olduğunu ortaya koyduğu için’…
Kılıçdaroğlu’’nu bir kez daha kutluyorum. Olayla ilgili Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı yerine Aziz Kocaoğlu’’nu arayıp, talimatı ona verdiği için’…
Çünkü, taşeron işçisi Emrah, 21 Mayıs Cuma günü saat 21.00’’de öldü.
Bugün 1 Temmuz Kabotaj Bayramı’…
Aradan tam 41 gün geçti.
Emrah öldüğünde içeride kalan 21 günlük maaşı, birkaç gün önce verildi. Hamile eşine ve ailesine tazminat ya da ona benzer bir yardımda bulunulmadı.
İhmali olanlara herhangi bir ceza verilmedi.
Buca Belediyesi bu konuda gerekli hassasiyeti göstermediği gibi Başkan Tatı, ’‘Kaza yaparak iki kişinin ölümüne neden olan Büyükşehir Belediyesi personeli için gazetelere, ’“Büyükşehir Belediye Başkanı ben olsaydım, o gün genel müdürü görevden alırdım’’ gibi komik, tutarsız bir demeç verdi.
Hal böyleyken Kılıçdaroğlu’’nun, Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı yerine Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’’nu araması manidar bile değil.
Tam yerinde bir karar.
Tatı’’yı by-pass eden Kılıçdaroğlu’’nun Buca Belediyesi’’ne dönük özel bir çalışma başlattığını da duydum. Demek ki Gandi Kemal, birilerinin iddia ettiği gibi ’‘naylon’’ değil, harbi Kemal!
Çünkü iktidara talip olan CHP’’ye sözde değil özde sosyal demokratlar, naylon değil harbi partililer lazım’…
***
Benden bu kadar ama şimdi size Kılıçdaroğlu’’nun Ali Asker Düzgün’’ü aramasını sağlayan o mektubu yorumsuz aktarıyorum.
SAYIN GENEL BAŞKANIM
Bizler yediden yetmişine CHP’’liyiz’… Sizin ’“ AK Parti iktidarı yedi sülalemizi araştırıyorlar yetmiş yedi sülalemizi araştırsınlar’” deyiminizden yola çıkarak bizler de yetmiş yedi sülalemizle CHP’’liyiz, Atatürkçüyüz.
Cumhuriyetimizin kuruluşundan sonra ideolojisini CHP üzerinden halkına anlatma ulaştırma misyonunu yükleme amacıyla kurulduğunun bilinci içerisindeyiz.
Bizler Laik Türk Cumhuriyeti’’nin bugüne kadar gerek Osmanlı özlemini çekenlerin gerekse mollaların taşeronluğa soyunmalarının halk düşmanı politikası sonucu bu ülkede binlerce şehit binlerce aile evlatlarını yitirmiştir. Hiç kuşkusuz hiçbirini tanımasak da bu ülkenin bölünmez bütünlüğü uğruna hayatlarını feda etmişlerdir.
Daha dün Uğur Mumcular’’ı, Bahriye Üçoklar’’ı, Çetin Emeçler’’i susturmak için katletmişlerdir. Emellerine ulaşamadıklarından halkın milli servetini yok etmek için yeni politikalar üreterek ucuz iş gücünü kiralama yoluna giderek özelleştirme, taşeronlaştırarak halkın milli gelirlerini bir avuç politik fırsatçılığın emrine sunarak bir avuç asalak yaratmışlardır.
Sayın Genel Başkanım hiç kuşku yok ki terör sadece silahlı bir eylem biçimi olarak ifade edilemez terör aynı zamanda halkın milli gelirini aşağıya çekerek üretim güçlerini düşürerek işsizleştirmek, örgütsüzleştirmek ülkede kaos yaratarak yapılmaktadır.
CHP’’nin temel varlığı Cumhuriyeti korumak, kollamak insan hak ve hürriyetini savunmak taşeronlaştırmaya,özelleştirmeye karşı olmak emekçinin,çiftçinin,köylünün,küçük esnafın kısacası halkın çıkarlarını en önde tuttuğu emekten yana halkın partisidir.
Bizler CHP’’yi böyle algılayıp, böyle kabul eden bu sebeple de bu ailenin küçücük taneleriyiz’…
Ancak 21.05. 2010 günü 1980 doğumlu daha çocuğu kendisine ’“Baba’” diyemeden evladını kucağına alamadan İzmir Buca'da CHP’’nin iktidar olduğu özelleştirme taşeronlaştırmaya çanak tutan Buca Belediye Başkanı'nın taşeron sevdasından 21 Mayıs günü taşeron firmada son derece kötü fiziki şartlarda yağmurun altında kaçak akım rölesinin, uyarı levhalarının, lastik çizme ve eldivenlerinin olmadığı bir ortamda üstelik defalarca üst sorumlularına ’“Burada kaçak var.’” diye uyarmalarına rağmen tüm bu söylenenlere kulak tıkayan sorumlulara Emrah Kılıç kurban edilmiştir.
Sayın Genel Başkanım, bunları Buca'da 12 Eylül sonrası açılan CHP’’mizin 17.sıra üyesi 31.Olağan Kurultayımızın Kurultay Delegelerinden Ali Asker Düzgün olarak yazıyorum.
Halk deyimi ile ’“Ben yanarım yavruma yavrum yanar yavrusuna...’” diyerek 03.06.2010 günü Buca Belediyesi Meclisi’’ne giderek olayda ağır ihmali bulunan taşeron firmanın ve denetleme görevinde ihmali bulunan belediye yetkililerinin yargı önüne çıkartılması amacıyla yetkililerin duyarsızlığına insani tepki göstermemize Buca Belediye Başkanı sıkılmadan makdülün ailesine ’“Ölümün üzerinden siyaset yapıyorlar’” diyerek bizleri daha da rencide etmiştir.
Bizim yedi sülalemiz CHP’’lidir... Ama Başkan’’ın nerden geldiğini 500 bin nüfusa sahip tüm Bucalılar bilir. Evet bizlerin siyasi kimliği CHP’’dir. Üye kartlarımıza baktığınızda rahatlıkla görebilirsiniz. Ölen amcamın oğlu da ailesi de bu partide üyedirler, kendisi de delegedir.
Hakkını aramak duyarlı olmak sorumlu davranıp taşeronlaştırmaya çanak tutan anlayışa karşı durmak siyaset yapmak mıdır? Daha 15 aylık CHP iktidarında Başkan Yardımcısı'nın ve Buca Mar Müdürünün tutuklanması taşeron firmanın sahipleriyle yargılanmaları ne ile izah edilebilir?
Sayın Başkan bu olaydan sonra 70 cm'lik gevrek cam mekanının ruhsatını keyfi olarak iptal etmiştir. Evet Sayın Genel Başkanım bir milyon gevrek cam mekanından vazgeçeriz ama onurumuzdan unutturulmaya çalışılan Emrah KILIÇ evladımızdan asla vazgeçmeyiz.Bu olayda kusuru bulunanları ve taşeron firmanın işine son verinceye kadar canımız pahasına savunduğumuz gönül kapımız olan CHP üyeliğimizden istifalarımızın kabul edilmesini saygılarımızla arz etmekteyiz.
Zira bu partiye getirdiğiniz dinamizmi heyecanı yaşamak nasip olmasa da sizi kutlamaktan öteye adım atmayız. Çünkü aksi takdirde kendimize olan saygımızı yitiririz.Zira 21 Mayıs gününden bu yana bu partide ömrünü geçirmiş bizleri maalesef bu partinin il ve ilçesinden bir yetkili gelip acımıza ortak olmamıştır.Aksine bir Belediye Meclis Üyemiz sayın Adnan Öztekin’’in olaya insani boyutlarda sahip çıkıp meclis ve basına taşımasına dahi tahammül edememişlerdir.Onu da CHP'nin düşmanı ilan etmişlerdir.
Anlayamadığımız konu koskoca İzmir örgütünün bu olayda neden susmayı tercih etmeleridir. Bizler kökleri Dersim’’e dayanan hak ve hürriyet mücadelesinde hiçbir baskıya boyun eğmemiş onca yitirdiğimiz evlatlarımıza birde Emrah Kılıç’’ı ekledik. Ama Dersim’’in evlatları olarak susmayız susturulamayız.
Sonuç olarak dün TV'lerde gözyaşı dökenlerin taşeronlarına kurban verdiğimiz Emrah Kılıç’’ı unutmayız, uzantularına da unutturmayız. Üye kartlarımız elinize ulaştığı güne kadar üyeniz olarak, ulaştıktan sonrada vatandaş olarak başarılar dilerken taşeronlaştırmaya, özelleştirmeye son vermeniz dileğiyle başta Emrah Kılıç’’ın ailesi olarak size çok ihtiyacınız olan şans ve sağlık dileklerimizle istifalarımızın kabulünü arz ederiz.
KILIÇLAR, AKAYLAR, DÜZGÜNLER adına eski Kurultay Delegelerinizden ALİ ASKER DÜZGÜN.
Yazdır
Önceki sayfa
Sayfa başına git
Künye
İletişim
Facebook
Twitter
Google+
RSS
Sitene Ekle
Günün Haberleri