Süper Lig ve Bank Asya 1. Ligi'nde bitime bir kala İzmir ve Ege takımlarının arayı dört gözle beklediğini söyleyebiliriz.
İzmir'de Süper Lig'e çıkışına çok sevinilen Bucaspor'un, ilk yarı boyunca başarısız olması hiç kuşku yok ki, futbolseverleri büyük ölçüde üzdü. Yepyeni bir takım oluşmasıyla birlikte umutlanan sarı-lacivertli yönetici ve taraftarlar, daha başta Bülent Uygun'un "uygun olmayan" tavrıyla darbe yediğinden, sonrasında da toparlanamadı ve ligin dibinde çakıldı kaldı. Samet Aybaba, takımı toparlamakta hayli zorlandı. Öyle ki, çoğu zaman "futbolcularım iki hareketi yapmaktan acizler" demeye getirdiği kadronun, daha üst düzeye çıkması gerektiğini, Bucaspor'u bu kadro ve teknik yapıyla doğru yola getirebileceklerini yineledi.
Bize göre, ligin ilk yarısının bir an önce bitmesini isteyenlerin başında Aybaba geliyor. Bu dönemde ara transferin başlayacak olması kendileri açısından son derece önemli. Bilindiği kadarıyla Aybaba, yönetimden en az 4 futbolcu alınmasını istiyor. Başkan Şeref Üstündağ da, bu yönde çalışmalara başladı bile.
Peki ligin dibindeki Bucaspor'u yeni transferler bu noktadan kurtarabilirler mi?
Bu sorunun yanıtını vermek için henüz erken. Ancak, Buca'nın son derece dengeli hareket ederek takıma yararlı olabilecek futbolcuları cımbızla ayıklayarak alması gerekiyor. Kaldı ki, ara dönemde böylesi futbolcular nasıl bulunacak, o da kendilerinin bileceği iş...
Yönetimin yapması gereken, salt ara tranferde takımı güçlendirmekle bitmiyor. Daha önceki yazılarımızda değindiğimiz gibi, başarısız olunan süreçte önlerine çıkan sorunları aşmak da önemli. Tribün tepkisi, yönetim içi eleştiriler, Buca Arena Stadı'nın ikinci yarıya mutlak yetiştirilmesi...
Bu sorunlar tümüyle aşılıp, Buca birlik ve bütünlük sağlayamazsa, iyi niyetli düşünceler hayalcilikten öte bir şey olmayacak...
Süper Lig'de Ege'nin diğer temsilcisi Manisaspor, Hikmet Karaman ile yakaladığı ivme ile yoluna devam ediyor. Bu sürecin ikinci yarıda da sürmesi dileğimizdir. Daha az hata, çok çalışmak siyah-beyazlılar için bir zorunluluk...
Bank Asya 1. Ligi'ndeki İzmirliler bildiğiniz gibi...
Altay camiası adeta kaynayan bir kazan durumunda. Divan Başkanı Henry Benazüs'ün yaptığı "Bitiyoruz" açıklaması sonrası, eski yöneticilerle görüşmelerinden parasal kaynak anlamında pek olumlu yanıt alamadığı biliniyor. Herşeye karşın, Ömer Hızlıok ile Mehmet Erdoğan'ın, Ahmet Taşpınar yönetiminin bırakması durumunda, kulübün sahipsız kalmaması adına taşın altına ellerini koyacaklarını Benazüs'e söyledikleri gelen haberler arasında.
Altay Divan Kurulu'nun Taşpınar yönetiminin görevde kalıp-kalmaması için bölünmüş durumda olduğu da söyleniyor. Bu tartışmlar sürerken, Taşpınar'ın, "Bizden daha iyi yönetecek varsa, buyursun gelsin" sözleri sanki gitmek istediğini ortaya koyan bir belge gibi!..
22.5 milyon lira borcu, eski futbolcularının alacakları nedeniyle transfer yasaklı Altay'ı bu dönemde kim alır ki?
Divan Başkanı Benazüs, şimdi bu soruya da yanıt arıyor. Kendisinin açıkladığı gibi "bir umut ışığı göremezse", zaten o da bırakıp gidecek ne yazk ki.
İşte o zaman seyreyleyin Altay'ı...
Karşıyaka'da yönetim ara transfer yapabilmek için TFF'ye olan 300 bin liralık parayı bulmaya çalışırken, geçtiğimiz hafta içinde ortaya çıkan bir 300 bin liralık ek borçla sarsıldı...
Teknik Direktör Kemal Kılıç, tam toparlanmaya başladıkları bir süreçte, ara transferlerle daha da güçlenip, ilk altıya kalacak ve hatta şampiyonluğu kovalayacak bir Karşıyaka yaratacaklarını söylerken, sorunlar ortaya çıkması yönetimi de zora soktu. Yeşil-kırmızılı yöneticiler şimdi kaynak yaratma çabasında.
Umarız bu zorlu dönemi takımın "babası" olan Onursal Başkan Selçuk Yaşar'dan gelecek bir ışıkla atlatırlar...
Yoksa Karşıyaka da düşündüklerini yapabilecek bir hamle atamayacak.
İşte o zaman İzmir takımlarından umudunu kesecek İzmirli futboloseverler..
Göztepe 2. Lig'de başarılı işler yapıyor. Sarı kırmızılılar, bulundukları grupta Bandırmaspor'un ardından 2. sırada yer alıyor. İlk yarının son haftasında rakibini İzmir'de ağırlayacak olan Göztepe şampiyonluğun en büyük adaylarından. Bu hafta kazanırlarsa il yarıyı 2 puan önde kapatmanın keyfini de yaşayacaklar...
Ne mutlu onlara... Borç yok, sorun yok, futbolcusu, teknik adamı, yöneeticisi rahat...
Eh başarı da böyle geliyor zaten...