EGEDESONSÖZ - İzmir'in Gaziemir ilçesi sınırında bulunan Aslan Avcı Kurşun Fabrikası tarafından yurtdışından getirilen radyoaktif maddelerin fabrika sahasına gömüldüğü tespit edilmiş, ancak bu atıkların bertaraf edilmesi ve bölgenin çevresel olarak temizlenmesi yönünde şimdiye dek ciddi bir adım atılmamıştı. 2022 yılında ise Nükleer Düzenleme Kurulu tarafından EKOVAR A.Ş. adlı şirketin bölgenin çevresel iyileştirme faaliyetine ilişkin yetkilendirildiği bilgisi ortaya çıkmıştı. EKOVAR ise alanda çalışmalara başlatmıştı.
Kurşun fabrikasında nükleer kirlilik ile ilgili Gaziemir’de yaşayan vatandaşlar, EGEÇEP ve İnsan Hakları Derneği tarafından suç duyurusunda bulunuldu. Aslan Kurşun şirketi ve yetkilileri, Ekovar Çevre Grup Geri Dönüşüm, kamu görevlileri ve soruşturma aşamasında tespit edilecek kişilerden şikayetçi olundu.
Suç duyurusunda Çevreyi Kasten Kirletilmesi Suçu (TCK Madde 181), Radyasyon Yayma Suçu (TCK Madde 172), Tehlikeli Maddelerin İzinsiz Olarak Bulundurulması Veya El Değiştirmesi Suçu (TCK Madde 174), Görevi Kötüye Kullanma (TCK Madde 257) suçlarının işlendiği belirtildi.
Dava dilekçesinde şu ifadeler yer aldı:
3 Aralık 2012 tarihinde gazeteci Serkan Ocak’ın Radikal Gazetesi’ndeki “İzmir’in Çernobili” manşetli haberine göre devlet kurumları tarafından eski kurşun fabrikasındaki atıklar 3 Nisan 2007 tarihinden itibaren TAEK tarafından bilinmektedir. Mustafa Irvana'nın beyanına göre de kurşun kaplarının dönüştürülmesi için alınan radyoaktif atıklar fabrikaya 2004 yılında bir hurdacıdan satın alınarak fabrikaya getirilmiştir. Ancak bu atıkların radyoaktif atık üretebilecek herhangi bir tesisi olmayan ülkeye nasıl ve hangi tarihte geldiğne dair bir bilgi halen yoktur, kurumlar tarafından bu atıkların ülkeye nasıl sokulduğuna dair bir açıklama da mevcut değildir. Tehlikeli maddelerin satın alındığı ve tehlikeli maddelerin izinsiz olarak satın alma suçu işlendiği açıktır. Fabrikanın kurşun fabrikası olması ve geri dönüşümden ürün imal etmesi göz önüne alındığında radyoaktif nükleer yakıt çubuğu yüklü kurşun kaplardan ürün imal etmiş olması da çok büyük olasılıkla muhtemeldir.
2006'dan bu yana fabrika her ne kadar taşınmış olsa da radyoaktif atıklar halen kurşun fabrikasında on sekiz yıldır gömülü halde durmaktadır. Dolayısı ile Aslan Kurşun Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ve Aslan Avcı Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yetkilileri tarafından tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçu ve satın alınılması ile el değiştirmesi suçu işlenmiştir.
Tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesi
TCK Madde 174- (1) Yetkili makamlardan gerekli izni almaksızın, patlayıcı, yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı, boğucu, zehirleyici, sürekli hastalığa yol açıcı nükleer, radyoaktif, kimyasal, biyolojik maddeyi imal, ithal veya ihraç eden, ülke içinde bir yerden diğer bir yere nakleden, muhafaza eden, satan, satın alan veya işleyen kişi, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Yetkili makamların izni olmaksızın, bu fıkra kapsamına giren maddeleri imal etmek, işlemek veya kullanmak amacıyla, gerekli olan malzeme ve teçhizatı ithal eden, ihraç eden, satışa arz eden, başkalarına veren, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi de aynı ceza ile cezalandırılır.
Fabrikaya işlemek için getirilen radyoaktif atık yüklü kurşun kapların içindeki atıkların etrafa bulaştırılması sonucu eski kurşun fabrikasında ve bölgesinde normalde olması gereken değerin 8 bin 323 katı oranında radyasyon değeri ölçülmüştür. Radyasyon halen etrafa yayılmakta ve bilirkişi raporlarına göre ciddi kirlenmeye yol açmıştır. Ekovar Çevre Grup Geri Dönüşüm Atık Depolama İnşaat Taahhüt Sanayi Ve Ticaret A.Ş. tarafından atıkların üstü açılarak reaksiyona girmesine, havaya boğazı yakan bir dumanın karışmasına sebebiyet verilmektedir. Suç mahallinde tarafınızca yapılacak olan keşif ile bu durum tespit edilecektir. Burada iştirak halinde radyasyon yayma suçu işlenmektedir.
Radyasyon yayma
TCK Madde 172-... (4) Radyasyon yayılmasına veya atom çekirdeklerinin parçalanması sürecine, bir laboratuvar veya tesisin işletilmesi sırasında gerekli dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak neden olan kişi, fiilin bir başkasının hayatı, sağlığı veya malvarlığına önemli ölçüde zarar vermeye elverişli olması halinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Yukarıda izah edilenlerden anlaşılacağı radyoaktif atıkların Türkiye'de tespiti üzerine Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'na bildirimde bulunulmaması Nükleer Maddelerin Ve Nükleer Tesislerin Fiziksel Korunması Sözleşmesi'nin ihlali niteliğindedir. Kanunla yürürlüğe girmiş bir uluslararası sözleşmenin gereklerini yerine getirilmemiş ve getirilmesine gerek görülmemektedir. Dolayısıyla sorumlular radyoaktif atıkların tespit edildiğini Uluslararası Atom Enerjisi Ajansına bildirmeyerek halen görevi ihmal suçunu işlemektedirler.
D. Milletlerarası andlaşmaları uygun bulma
Anayasa Madde 90 – ... Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7/5/2004-5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.
İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/178 Esas, 2024/225 Karar sayılı karar ve bilirkişi raporlarında ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Gaziemir İlçesi L18a3 Pafta 49 Ada 12 Parsel Ve Çevresindeki Olası Radyoaktiviteli Atıkların Tespiti Ve Yeraltısuyuna Etkisinin Etüd Edilmesi adlı çalışılmasında görüleceği üzere eski kurşun fabrikasını bulunduğu alanda radyoaktivitenin yanında hem toprakta hem suda olması gerekenden kat kat fazla ağır metal bulunduğu tespit edilmiştir ayrıca halen havaya atıkların hava ile teması sonucunda oluşan duman havaya karışmaktadır. Ağır metallerin toprağa ve suya karışması hem insan sağlığını hem diğer canlıların sağlığını tehdit etmektedir. Dolayısı ile tespit edilecek şüpheliler tarafından çevrenin kasten kirletilmesi suçu işlenmiş ve işlenmektedir. Dolayısıyla sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı ihlal edilmektedir. Özellikle fabrikada çalışmış ve "temizlik" çalışmalarında çalışmakta olan işçilerin sağlıkları tehdit altındadır.