Davacının şaşkını derdini Mübaşire anlatırmış, deyişinde olduğu gibi Başbakan Erdoğan da kendisini savunma görevini Mehmet Metiner ile Nagehan Alçı'ya verdi. Verdi vermesine de, bu ikili toplayacaklarına, dağıtıyorlar. Sevdireceklerine, nefret ettiriyorlar!
İnsan sormadan edemiyor;
-AKP' de Başbakan Erdoğan'ı savunacak başka kimse yok mu?
-Yoksa aklı başında AKP' liler, ortadaki bu pisliği savunmak istemeyip
kaçıyorlar mı?
Başbakan Erdoğan'a, bazı Bakanlarına, çocuklarına, yandaş işadamlarına karşı yapılan Hırsızlık-Yolsuzluk-Rüşvet gibi çok ağır suçlamaları Ali Babacan-
Reha Denemeç- Vecdi Gönül- Nimet Baş- Ömer Dinçer- Abdülkadir Uslu-
Volkan Bozkır- Ahmet Türkeş- Mehmet Tekelioğlu gibi milletvekilleri niçin savunmazlar? Niçin televizyonlara çıkıp da, 'Bunları tamamı yalandır, biz
Başbakanımıza güveniyoruz, Bilal oğlan bunları yapmaz, Reza delikanlı çocuktur' demiyorlar?
-AKP' de Başbakan Erdoğan'ı savunacak başka kimse yok mu?
-Yoksa aklı başında AKP' liler, ortadaki bu pisliği savunmak istemeyip
kaçıyorlar mı?
Başbakan Erdoğan'a, bazı Bakanlarına, çocuklarına, yandaş işadamlarına karşı yapılan Hırsızlık-Yolsuzluk-Rüşvet gibi çok ağır suçlamaları Ali Babacan-
Reha Denemeç- Vecdi Gönül- Nimet Baş- Ömer Dinçer- Abdülkadir Uslu-
Volkan Bozkır- Ahmet Türkeş- Mehmet Tekelioğlu gibi milletvekilleri niçin savunmazlar? Niçin televizyonlara çıkıp da, 'Bunları tamamı yalandır, biz
Başbakanımıza güveniyoruz, Bilal oğlan bunları yapmaz, Reza delikanlı çocuktur' demiyorlar?
AKP' ye oy vermiş vatandaşlarımız, siz bunu merak etmiyor musunuz? Toplumda sözü-sohbeti dinlenen bu milletvekilleri ve diğerleri niçin konuşmuyorlar? Niçin suskun kalmayı tercih ediyorlar?
Çünkü onlar gerçekleri biliyorlar ve kendilerine pisliğin bulaşmasından korkuyorlar.
Böyle olunca da Başbakan Erdoğan'ı savunmak, eski HADEP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Metiner ile Amerikan vatandaşı Nagehan Alçıya kalıyor.
Böyle olunca da Başbakan Erdoğan'ı savunmak, eski HADEP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Metiner ile Amerikan vatandaşı Nagehan Alçıya kalıyor.
Mehmet Metiner ve Nagehan Alçı ağızlarını her açtıklarında, Türk Milletindeki AKP' ye olan nefret katsayısını arttırıyorlar. Hırçınlaşıyorlar, karşılarındaki muhataplarına hakaret ediyorlar ve savundukları kişiye zarar veriyorlar.
O halde Erdoğan bu iki kımıl zararlısı görünümlünün konuşmasına niçin hala izin veriyor? Çünkü aklı başında ve namuslu insanlara hırsızlığı-yolsuzluğu- ahlaksızlığı savunduramazsınız. Bu savunmayı ancak belli menfaatler karşılığı, fikrini satan zavallılar yapabilir, bu da yukarıda dediğim gibi, savunulan kişiye zarar verir…
Bu ikilinin tutum ve davranışları beni hiç şaşırtmadı. Çünkü bunların yaptığı işi, geçmişte yapan basın tetikçilerini tanıdım. Onlar, savundukları hırsızlar iktidardan devrilince kaybolup gittiler.
Beni esas şaşırtan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Görmez 'in, yalancı bir kör gibi gerçekleri saptırmasıdır…
Beni esas şaşırtan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Görmez 'in, yalancı bir kör gibi gerçekleri saptırmasıdır…
Katil Bebek Chucky (Çaki) namlı Eskort Bakan Egemen Bağış, bir gazeteci ile konuşurken, İslam Dinine, Kur'an-ı Kerime, Bakara Suresine ve Müslümanlığa ağır hakaretlerde bulundu.
Avrupa'da yayınlanan dini içerikli bir karikatür için, ortalığı ayağa kaldıran Diyanet İşleri Başkanlığı bu ağır hakareti ve densizliği görmezden geldi.
Başkan Prof. Görmez, bu soyadını değiştirmek zorunda. 'Görmez' olan soyadını, 'İşine gelmeyeni görmez' olarak değiştirirse, daha doğru yapmış olur…
Avrupa'da yayınlanan dini içerikli bir karikatür için, ortalığı ayağa kaldıran Diyanet İşleri Başkanlığı bu ağır hakareti ve densizliği görmezden geldi.
Başkan Prof. Görmez, bu soyadını değiştirmek zorunda. 'Görmez' olan soyadını, 'İşine gelmeyeni görmez' olarak değiştirirse, daha doğru yapmış olur…
Bir siyasetçinin, bir Başbakanın işi, Metiner-Alçı-Görmez'e kaldıysa, vay onun haline!...
Gitti gidiyor, döner mi bilmem. Gittiği yeri güldürsün. Artık Sudan mı olur, Malezya mı olur, orasını bilemem…
Gitti gidiyor, döner mi bilmem. Gittiği yeri güldürsün. Artık Sudan mı olur, Malezya mı olur, orasını bilemem…
Not; Araba radyosunu açtığımda, Tansu Çiller konuşuyor zannettim.
Meğer içine twitter kuşu kaçmış olan Tayyip konuşuyormuş!
Dışişleri Bakanı ve odasındakiler dinlenmiş. Kaydı yapan mutlaka odada bulunanlardan biridir. Her katıldığı toplantıyı kaydeden devlet görevlisi kimdir?
İran ile çok yakın ilişkisi olan bu kişinin arşivi patlatılmış olabilir mi?
Tüm bunların tek sorumlusu Başbakan Erdoğan'dır ve hem Yüce Divan'da, hem de Divan-ı Harpte yargılanmalıdır. Sen, devletin istihbarat örgütüne cemaati sokar ve 12 sene ses çıkarmazsan, cemaati kullanan yabancı örgütler, senin kalbine kadar girerler. Türkiye'den başka, bu kadar rezilce dinlenen bir devlet var mı? Devlet yönetmeyi sen oyun mu sandın Tayyip Erdoğan.
Türk Milletinin başını eğdirdin. Hesap vereceksin…
Meğer içine twitter kuşu kaçmış olan Tayyip konuşuyormuş!
Dışişleri Bakanı ve odasındakiler dinlenmiş. Kaydı yapan mutlaka odada bulunanlardan biridir. Her katıldığı toplantıyı kaydeden devlet görevlisi kimdir?
İran ile çok yakın ilişkisi olan bu kişinin arşivi patlatılmış olabilir mi?
Tüm bunların tek sorumlusu Başbakan Erdoğan'dır ve hem Yüce Divan'da, hem de Divan-ı Harpte yargılanmalıdır. Sen, devletin istihbarat örgütüne cemaati sokar ve 12 sene ses çıkarmazsan, cemaati kullanan yabancı örgütler, senin kalbine kadar girerler. Türkiye'den başka, bu kadar rezilce dinlenen bir devlet var mı? Devlet yönetmeyi sen oyun mu sandın Tayyip Erdoğan.
Türk Milletinin başını eğdirdin. Hesap vereceksin…