İZMİR - Cumhuriyet Savcısı Nihal Fındık'ı hazırladığı iddianamede 24 bin TL.için döviz bürosu sahibini öldüren ve hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istediği sanık M.Y.ilk duruşmada, "Bankara ve çevreme çok borcum vardı. Bir kaç şişe bira içtikten sonra siilahımı belime koydum. Gözüme kestirdiğim döviz bürosuna girdim. Beni oyalamak isteyen işyeri sahibini korkutmak için ateş açtım. Soygunu önceden planlamış değilim" dedi. Paraları bir torbaya koyduktan sonra mahalleden arkadaş olduğu H.A.ile S.T.'yi aradığını belirten katil zanlısı M.Y., gasp ettiği paralarla sabaha kadar arkadaşlarıyla bar bar gezip arkadaşlarıyla alem yaptıklarını söyledi. Gasp ve cinayet suçuna adı karışan ve müebbet hapsi istenen H.A. ve S.T'de M.Y.'nin yaptığı soygundan haberdar olmadıklarını söyleyip tahliye kalebinde bulndular. Mahkeme heyeti tahliye taleplerini reddederek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Soygun yapmak için bir anda karar verdi
İzmir'in Çankaya semtinde 26 Eylül 2011 tarihinde Efes Döviz Bürosu’nda meydana gelen olayda, çalışan Pınar Şengün ile birlikte büroda bulunan döviz bürosu sahibi dört çocuk babası Hasbi Tırış (55), hesapları kontrol ederken, içeriye giren kişi belindeki tabancayı çıkartarak paraları istedi. Ne olduğunu anlayamayan iş yeri sahibi Tırış paraları vermemek için direnince soyguncu tabancayla kendisini göğsünden vurup 24 bin TL’yi alıp kaçtı. Hastaneye kaldırılan Tırış yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından polis, bölgedeki MOBESE kayıtlarını inceleyerek elinde poşetle hızlı adımlarla uzaklaşan soyguncunun 35 BBM 33 plakalı otomobile binerek kaçtığını belirledi.
Polis, aracın Gürçeşme Semti’nde bir evin önünde park halinde olduğunu belirledi. Soygunu gerçekleştiren İZSU’da güvenlik görevlisi olan M.Y. ile kendisine olayın ardından yardım eden arkadaşları H.A, S.T. ve M.U’yu yakaladı. Aramada gasp edilen 23 bin 275 bin lira ile suçta kullanılan tabanca ele geçirildi. Adliyeye sevk edilen zanlılardan M.U. dışındaki üç sanık tutuklanmıştı.
Gasp paralarıyla alem yapmışlar
İzmir 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmada hakim karşısına çıkan M.Y., "Ben İZSU 'da çalışıyordum. Bankalara ve çevreye borcum vardı. Olay günü gündüz parkta bir kaç şişe içki içtim. Sonra eve gidip silahımı belime koydum. Çankaya bölgesine gittim. Döviz bürosunun önünden geçerken bir anda aklıma soygun yapmak geldi. Tek kurtuluş yolu bu olduğunu düşündüm. Döviz bürosunun içine girerek görevil bayana 10 bin dolar bozdurmak istediğimi söyledim. O da içerde bulunan iş yeri sahibini çağırdı. Sonra ben para bozdurmak değil, 10 bin dolar borç istediğimi söyledim. İş yeri sahibi olduğunu sonradan öğrendiğim kişi bana önce tamam dedi. Sonra beni oyaladığını düşündüm. Silahımı çıkardım ve ateş ettim. Amacım korkutmaktı. Ateş ettiğim kişi yere düştü, korkan bayan bir torba içine para doldurup bana verdi" dedi.
"Arkadaşlarımın suçu yok"
Soygunu yaptıktan sonra 3 bin TL.borçlu olduğu bakkal işletmecisi H.A.'yı aradığını belirten soyguncu M.Y., "Çankaya da olduğumu ve borcumu ödeyeceğimi söyledim. O da yanına mahalleden arkadaşımız olan H.A.ile S.T.'yi de almış. Kartal marka araba ile önce mahalleye gittik. Bu arada ben araç içinde beklediğim paranın geldiğini söyleyip 3 bin TL.borcumu H.A.ya verdim. Sonra ben onlara sizi bugün yaşatacağım dedim. Benim soygun yaptığımı bilmiyorlardı. Torbanın içindeki 24 bin TL.den 2 bin TL.sini yanıma aldım. Kalan para ile silahı bakkal işletmecisi arkadaşımın evine bıraktık. Sonra hep birlikte bar bar gezip eğlendik. Tüm masrafları ben karşıladım. Sabah döndüğümüzde polis bizi yakaladı. Bu arkadaşların suçu yok" dedi. Diğer sanıklar da soygundan haberleri olmadığını söyleyip tahliyelerini istediler. Mahkemeye heyeti, ifadeleri samimi bulmayıp tahliye talebini reddederken duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.