Soner Yalçın sabaha karşı gözaltına alındı

Soner Yalçın’ın kaldığı otelde sabah saat 05.00’te gelen polisler, hakkında Ankara 35’inci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya gitmediği gerekçesiyle yakalama kararı verildiğini söyledi. Polisler tarafından Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Soner Yalçın daha sonra sağlık raporu için hastaneye götürüldü.

Olayı öğrenen Denizli Barosu Başkanı Müjdat İlhan ve Atatürkçü Düşünce Derneği Denizli Şube Başkanı Gülizar Biçer Karaca da devreye girdi. Soner Yalçın, savcının talimatıyla öğleden sonra mahkemeye gelip ifade vermesi için serbest bırakıldı ve oteline döndü.

SONER YALÇIN: SUİKAST ŞÜPHESİNE KAPILDIM
Denizli'de gözaltına alındıktan sonra savcının talimatıyla öğlen adliyeye gelip ifade vermesi için serbest bırakıldıktan sonra oteline dönen Soner Yalçın, burada basın mensuplarına açıklama yaptı. "Acaba paralel yapı 'Biz burada hala varız' mı demek istiyor, yoksa hükümet 'Doğru yazan gazeteciyi biz engelleriz' mesajı mı veriyor?" diye soran Soner Yalçın şunları söyledi: "Sabah 05.10'da otel odasının kapısı çalındı. Gelen siviller hakkımda yakalama kararı olduğunu söyledi, şaşırdım. Aklıma 60 polisle gözaltına alındığım günler geldi. Basın kartımı gösterdim, 'Gazeteciyim, Sözcü'de yazıyorum. Bu şekilde konuşulmak istemiyorum. Ülkemiz 3 şehide ağlarken, konuşulmak istemiyorum' dedim. Polisler öyle bir emir almış ki ısrarcı oldular. Hastaneye götürüp, sağlık kontrolünde geçirdiler. Sonra 'Otele bırakacağız' dediler. Ama 'Acaba suikast mı düzenlenecek' diye şüpheye kapıldım. Amaç ne çözemedim. Acaba paralel yapı 'Biz burada hala varız' mı demek istiyor, yoksa hükümet 'Doğru yazan gazeteciyi biz engelleriz' mesajı mı veriyor? Bizim üzerimizden mesaj mı veriyor? Beni gözaltına alan polislerin suçu yok, onlar birilerinden emir alıyor. Emir veren kim? Devlet bunu ortaya çıkarmalı. Bilmediğim bir basın davasından dolayı bunlar yaşandı. Bu mesele Soner Yalçın meselesi değildir. Bu basın özgürlüğü meselesidir. Filler tepişiyor, çimenler eziliyor. İstanbul polisi beni niye almadı? Evim belli, işim belli, adresim belli. Denizli polisi neden sabah 05.00'te kapıma dayandı? Bu soruların cevapları verilmeli. Hastanede devreye kim girdi? Beni otele neden geri götürdüler bilmiyorum. Can güvenliğimden şüphe ettim."



'BIRAKSAM ELLERİME KELEPÇE VURACAKLAR'
Basın mensuplarına, sabah yaşadıklarını anlatan Soner Yalçın, "Ben böyle gözaltı ile mi korkacağım? Kaçkın biri değilim. Bıraksam ellerime kelepçe vuracaklar" dedi. Denizli'de misafir olduğunu, Atatürkçü Düşünce Derneği'nin davetiyle geldiğini söyleyen Soner Yalçın, "Bize hala kin duyuluyor. Kim bunlar? Bunu ortaya çıkartmak devlete düşer. Hiçbir gazetecinin, gittiği yerlerde kapısı çalınmamalı. İllegal biri miyim ben? Silivri zindanlarında iki yıl yatmış biri olarak bunlardan mı korkacağım? Yazı ve kitap yazmaya devam edeceğim" dedi.
 
Soner Yalçın, öğleden sonra Denizli Adliyesi'ne giderek Ankara 35'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen basın davasıyla ilgili ifade vereceğini söyledi. Soner Yalçın, açılan dava ile ilgili hiçbir bilgisinin bulunmadığını da sözlerine ekledi.

"CEMAAT OPERASYONUDUR"
Denizli'de kaldığı otel odasında gözaltına alınıp ardından serbest bırakılan Soner Yalçın, öğleden sonra hakim karşısına çıktı. Denizli 5'inci Asliye Ceza Hakimi Hatice Emel Şahin'e ifade veren Soner Yalçın, adliye çıkışında açıklama yaptı. Soner Yalçın, "Bugün Gazetesi Ankara Temsilcisi Adem Yavuz Arslan'ın hakkımda açtığı dava nedeniyle 5 polis, 5 yıl önce oturduğum evde arama yapmış. Adresimde bulunamadığım için de yakalama kararı verilmiş. Ergenekon sürecinde evimi bulanlar, şimdi bulamamış. Şurası çok açık; Bu bir cemaat operasyonudur" dedi.

Soner Yalçın ifade verirken Denizli Baro Başkan yardımcısı avukat Alparslan Oruç, Atatürkçü Düşünce Derneği Denizli Şubesi Başkanı avukat Gülizar Biçer Karaca ve avukat Bekir Çapar da yanında yer aldı.

ADLİYE ÖNÜNDE YALÇIN'A DESTEK
Denizli'de kaldığı otel odasında gözaltına alınıp ardından serbest bırakılan öğleden sonra da hakim karşısına çıkan Soner Yalçın'a, adliyeden ayrılmak üzereyken yaklaşık 50 kişilik bir grup 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' sloganı atarak destek verdi.
 
İfade verdiği davayla ilgili ne OdaTV'ye ne de kendisine herhangi bir tebligat gelmediğini belirten Soner Yalçın, "Bu bir cemaat operasyonudur. Bu cemaat, beni korkutamaz, yıldıramaz. Cemaat, hükümete mesaj vermek istiyor, 'Biz paralel yapı olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz' demek istiyor. OnlarIN kendi aralarındaki mücadeledir. Filler tepişmeye devam etsinler, biz gazeteciliğe ve hakikati yazmaya devam edeceğiz" diye konuştu. Soner Yalçın ardından İzmir'e hareket etti.(dha)