İZMİR - DEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nde öğretim üyeleri tarafından geçen hafta başlatılan 'Akademik Tepki' eylemi bugün de sürdü. Sabah saatlerinde DEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi yataklı servisler girişinde cüppelerini giymiş halde toplanan DEÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri İnisiyatifi Grubu'na, DEÜ Tıp Fakültesi Çalışanları Platformu üyeleri de destek verdi. Yaklaşık 100 kişilik grup, sağlıkta dönüşüm uygulamaları kapsamında gelinen noktaya tepki gösterdi.
İyi hekim yetiştirmek, dürüst hekimlik yapmak istediklerini dile getiren İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer, yönetmelik ve kanun hükmünde kararnameyle üniversitelerle ilgili kaygı verici düzenlemeler yapıldığını belirterek, şöyle dedi:
"Millet iradesini temsil eden TBMM'nin yanı sıra, özlük ve emek haklarını gözeten meslek örgütleri ve sendikaların görüşleri alınmadan, yangından mal kaçırırcasına yürürlüğe konan bu düzenlemeler, bizim gözümüzde hükümsüzdür. Tıp eğitimi, sağlık hizmeti tehlike altındadır. Bu ülkede hekimlik yapmanın, iyi hekim yetiştirmenin önü kesilmiştir. Bizler, kendimizi tüm sağlık çalışanlarıyla eşit ve ortak mücadele alanında görüyor, tıp eğitimine ve sağlık hizmetine yıkıcı etki yaratmakta olan sağlıkta dönüşüm programına hayır diyoruz."
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyeleri İnisiyatifi adına konuşan Yrd.Doç. Dr. Aydır Taşdöğen de, bugün İstanbul'da eylemde olacak öğretim üyelerini İzmir'den desteleyeceklerini söyledi. Hastaların müşteri olarak görüldüğünü belirttiği performans sisteminin getirildiğini anımsatan Taşdöğen, tıp fakültesi hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devredilmesinin yolunun açıldığını dile getirdi. Yrd.Doç.Dr. Taşdöğen, şöyle konuştu:
"Tüm hastanelerin kar amaçlı işletmeler haline gelmesinin yolu açıldı. Daha fazla hasta bakmamız daha fazla ameliyat yapmamız isteniyor. Sizler bir hekimin aynı gündeki yüzüncü hastası olmayı ister misiniz? Bu sistem daha başlamadan iflas etmiştir. Sağlık harcamaları 2002'de 4 milyar dolarken, günümüzde 47 milyar dolara çıktı. Bu faturayı bize ödetmeye çalışıyorlar."
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi İşyeri Temsilcisi Günseli Uğur da, kanun hükmünde kararnamelerle iş güvencelerinin ellerinden alınmak istendiğini kaydetti. Uğur, şöyle dedi:
"Sağlık ekibimizin hiçbir üyesinin sözleşmeli çalıştırılmasına göz yummayacağız. Özlük haklarımızın gaspına karşı, ithal hekim ve ithal hemşireye hayır diyoruz. İnsanca yaşam, çalışma koşulları, halkımıza eşit, nitelikli, ulaşılabilir ve ücretsiz sağlık hizmeti sunabilmek için, sağlıkta özelleştirme adına atılan tüm hükümet politikalarına karşı bir araya geldik. İstanbul'da kurulan grev çadırlarıyla, hizmet üretiminden gelen güçlerini kullanarak iş bırakma eylemini başlatacak olan tüm sağlık çalışanlarına yalnız selam yollamıyoruz. Bu mücadelenin ülke geneline yayılması için bizlerde burada üstümüze düşeni yapacağız."
Sağlık çalışanları yapılan açıklamaların ardından hastane önünden ayrıldı. (DHA)