Sağlık Bakanı'ndan çok ağır suçlama

ANKARA - Vatandaşın desteğini alan uygulamayı değiştirmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini; yasadan kesinlikle dönüş olmayacağını vurguladı. Akdağ, Türkiye’nin anlı şanlı tıp fakültelerinde, üniversite hastanelerinde karaciğer nakli gibi bazı özellikli işlerin piyasa ilişkisi olan doktorlar dışında geliştirilemediğini belirterek, hastanın ya muayenehaneye ya da özel hastaneye yönlendirildiğini söyledi.

 

Bakan Akdağ, sağlıkta 2011 yılı gelişmelerini ve 2012 hedeflerini içeren kahvaltılı bir basın toplantısı yaptı. Obeziteyle mücadele için bakanlığının ikram menülerine ‘kalori’ yazdıran Akdağ’ın basınla kahvaltı menüsünde de ‘kalori’ yazılması dikkatlerden kaçmadı.

Akdağ, bir soru üzerine Başbakanın sağlık durumunun eskisinden çok daha iyi olduğunu söyledi. "Sayın Başbakan biraz da kilo verdi. Kendisine gıpta ediyorum. Ben de kendisi gibi fazla kilolarımı verebilsem çok iyi olur" dedi. Akdağ, diyete devam ettiğini ama bunun 'az yeme' şeklinde bir diyet olduğunu vurguladı.

 

Akdağ’a, Başbakan’ın ameliyatına Tam Gün Yasası nedeniyle üniversiteden ayrılan bir hekimin girerek yasanın delindiği ve değişeceği, yorumları anımsatıldı. Akdağ, öncelikle Başbakan’ın durumunun farklı olduğunu belirterek, “Başbakanı ameliyat ederken güvenlik şartları oluşturmak, tedbirler almak gerekiyor. Onu bu tartışmaların dışında bırakıyoruz” dedi.

 

Akdağ, zaten yasa metninde de acil durumlar veya konsültasyon ihtiyacı olan durumlarda hastalara, hastane dışından hizmet verilmesinin mümkün olduğunun altını çizdi. Tam Gün Yasası’nın amacının vatandaşı, piyasacı, sağlığı ticarileştiren anlayıştan kurtarmak olduğunu vurguladı. Yasanın artık yerleştiğini belirten Akdağ, 120 bin hekimden 90 bininin kamuda çalıştığını, bunlardan 32 bin uzmanın özel hastane ya da muayenehane ile ilişkisinin olmadığını açıkladı. Tartışmanın üniversite tarafında küçük bir ayağı olduğunu ifade eden Akdağ, “Umarım 2012’de bunu da çözeceğiz. Tartışma bini geçmeyen bazı öğretim üyeleri üzerinden yürümektedir” dedi.

 

Akdağ, vatandaşın desteğini alan bir uygulamayı değiştirmeye kimsenin gücü yetmez. Eğer demokrasiniz güçlüyse vatandaşın lehine olan uygulamalar ağırlıklı hale gelir. Hükümetimiz de bu yöndeki uygulamalarını devam ettirecek” dedi.

 

Bir soru üzerine Akdağ, bazı sözleşmeli modeller üzerinde çalıştıklarını ancak bunun Tam Gün Yasasının ruhunu bozacak nitelikte olmayacağını vurguladı. Akdağ, “Birtakım özellikli işlerin sadece Türkiye’nin anlı şanlı tıp fakültelerinde, sadece piyasa ilişkisi olan doktorlar dışında geliştirilememiş olması manidar değil mi? Piyasa ilişkisi var, demek karaciğer nakli için vatandaşla pazarlık yapılıyor, demek. Ankara’da büyük bir üniversite karaciğer nakli yapamıyoruz, hocanın piyasayla ilişkisi var, diye şikayetleniyor. Öte yandan Anadolu’daki üniversitelerden biri karaciğer naklinde dünyanın sayılı tıp fakülteleri arasına giriyor” dedi.

 

“Özellikli iş yapan hocalar grubunun, dışarıyla ilişkisi varsa demek ki geçmişte çok kötü ilişkiler varmış. Vatandaş dışarıya, özel hastaneye taşınmak zorunda kalıyormuş” diyen Akdağ, bir kez daha Tam Gün’ü bozmayacaklarının altını çizdi.

 

Bakan Akdağ, hastane merkezi randevu sisteminin önümüzdeki günlerde İstanbul’da da uygulanmaya başlayacağını açıkladı. ALO 182 hattından günde ortalama 100 ila 120 bin kişinin randevu aldığını belirten Akdağ, 1800 olan çalışan sayısının yılsonuna doğru 3 binin üzerine çıkabileceğini hatta 4 bine yaklaşacağını söyledi.

 

Akdağ, 2015 yılına kadar tüm sağlık yapılarının dönüşümünün tamamlanacağını belirterek, bunun özellikle deprem riski açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Şehir hastaneleri içinde Kayseri’nin yapımına başlandığını; Ankara Etlik’in yakında sözleşmesinin imzalanacağını; Bilkent’in sözleşmesinin ise ay sonunda tamamlanacağını söyledi. Bunları İstanbul İkitelli, Başakşehir ve diğer hastanelerin izleyeceğini anlattı.

 

Bakan Akdağ, 2011’de Sağlık Bakanlığı’nın teşkilat yasasının değiştiğini ve yeniden yapılandırıldığını belirtti. Önümüzdeki süreçte ise özellikle 1920, 1928 döneminde çıkan sağlık yasaları başta olmak üzere 20’ye yakın kanunu toparlayarak ‘Temel Sağlık Kanunu’ yapacaklarını duyurdu. Bu köklü değişiklikle sağlıkta işlerin çok daha kolaylaşacağını söyledi.

 

Bakan Akdağ, bir soru üzerine Türkiye’de yabancı doktor çalışmasının şuan için mümkün olmadığını, Türk Tabipler Birliği’nin üyelik başvurularını kabul etmemesinin de normal olduğunu belirtti. Akdağ, yabancı doktor çalışmasına ilişkin yasanın çıktığını ancak ikincil mevzuatın yönetmelik ve tebliğlerin henüz çıkmaması nedeniyle yabancı çalışmasının mümkün olmadığını vurguladı. Ancak yakında bu düzenlemelerin çakacağını ifade etti.

 

Bakanlığın, sigara bıraktırma ilaçlarının bittiğini belirten Akdağ, bu kampanyanın sonuçlarını değerlendirdiklerini söyledi. İlaç kullanımının sigara bıraktırmada yüksek yararı olduğu sonucuna varmaları halinde, bu ilaçların Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması veya yine Sağlık Bakanlığı bütçesinden karşılanması için harekete geçeceklerini anlattı.