HABERLER>POLİTİKA
29 Ağustos 2024 Perşembe - 18:39

Özel'den Manisa'daki çiftçi mitinginden çağrı: Geçim yoksa seçim!

Manisa'da düzenlenen çiftçi mitinginde hükümetin tarım politikalarını eleştiren CHP Lideri Özel "Gübrenin çuvalı geçen bin 600 lira idi 3 bin liraya çıktı. İlaç 340 liradan 600 liraya çıktı. Mazot 24 lira idi 45 lira oldu. İşçi ücretleri 2 kat zamlandı. Sulama maliyeti 3 katına çıktı ama bunlar döndüler dolaştılar bizim ürünümüze geçen seneki fiyatı çok gördüler. Bu şartlar altında geçim olmuyorsa o zaman seçim olsun. Başka çaresi yok bu işin" ifadelerini kullandı.

Özel den Manisa daki çiftçi mitinginden çağrı: Geçim yoksa seçim!

EGEDESONSÖZ - Üreticilerin ve çeşitli toplum kesimlerinin sesini duyurmak için farklı illerde mitingler düzenleyen CHP, Manisa’nın Turgutlu ilçesinde Çiftçi Mitingi düzenledi. 

Mitinge Turgutlu ve çevre ilçelerden çok sayıda vatandaş katıldı. Manisalı bazı çiftçiler mitinge traktörleriyle geldi. Mitinge katılan çiftçiler temsili tabut taşıyarak alana geldi. Alanda sık sık 'Hükümet İstifa' sloganları atıldı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Koza Pazarı Meydanında toplananlara hitap etti.



Özgür Özel'in konuşmasından satır başları:

Bugün Türkiye'nin dört bir yanında çiftçiler, köylüler, alın terlerinin karşılığını alamadıkları için birileri maliyetin altında taban fiyatlar verdikleri için isyan ediyorlardı. Ben yola Rize'den çay mitingi yaparak başladım. Erdoğan'ın memleketi Rize'ye gittim. Bakalım Rize ne diyor?  Öyle bir kalabalık vardı ki meydanda, ben öyle bir kalabalık görmemiştim. Dediler ki, ‘Bu meydanda hiçbir siyasi parti böyle bir kalabalık toplayamadı’ Demek ki hangi görüşten olursa olsun tüm çay üreticilerini bir araya getiren, mecbur kılan bir sıkıntı vardı. Ardından buğday fiyatı 9,25 lira. Bir yıl önce 8,25 idi. Bu sene 9,25 lira. Beklenen fiyat ise 15.  9 lira fiyat verdiler. Burdur'a gittim. Taze fasulyeyi sabah 8 liraya kopardık. Öğleden sonra Burdur pazarında 80 liraya satılırken gördük. Diğer taraftan fındık Türkiye'nin en önemli ihraç ürünlerinden bir tanesi, 165 lira fiyat beklenirken 135 lira verdiler. O fiyatı daha sonra da vadeye yayınca bugün fındık üreticisi 110 liradan fındık satıyor. Türkiye'nin dört bir yanında isyan var. Yollarda traktörler var. Çiftçiler var. Ürünlerini döküyorlar. İsyan ediyorlar. Tabut taşıyorlar, ‘çiftçi öldü’ diyorlar. Ama seslerini duyuramıyorlar. Bu şartlar altında Manisa'da. Bu şartlar altında Turgutlu'da bu şartlar altında bizim deyişimizle, ‘kasabamızda bir hemşerilerimle buluşayım. Dertlerini dinleyelim. Onların sesini duyalım, duyuralım’ dedik. Bugün ekmeğini Manisa Ovası'ndan, tarladan, bağdan, bahçeden kazanan alnının terini bu bereketli topraklara damlatan o bereketle çoluğunun çocuğunun rızkının peşinde koşan canım hemşerilerimle bir aradayım.

Pamuk Adana'da Çukurova'daki pamuğun lif uzunluğuyla Manisa Ovası'ndakinin lif uzunluğu aynıdır. Beyaz altın, pamuk beyaz altınken Çukurova'yla yarışan pamuk üreticilerinin memleketidir Manisa. Burada karpuzun en güzelini Gölmarmara'da, Türkiye'deki kavunun en iyisini Kırkağaç'ta yetiştirirler. Bu ova bizim deyimimizle kan kırmızı domateslerin üretildiği, tarla domatesinin en güzelinin üretildiği ovadır. Bu ovada adamı ters dikersin, düz çıkar seneye. Öyle bir ovadır burası. Yerel seçimlerden bu yana bu haklı itirazları bu yüksek tansiyonu dile getirmeye çalışıyoruz. Bugün Tekirdağ’da da Rize'de de Konya'da da Adana'da da Gaziantep'te de bugün kasabada, Turgutlu'da da aynı ses yürekler aynı şey için atıyor. Burada kimse ne benden ne başkasından, bir irtibat, bir ayrıcalık, haksız bir kazanç istemiyor. Sadece ve sadece Türkiye'nin dört bir yanındaki çiftçiler alnının telinin karşılığını istiyor. Çocuklarının rızkını istiyor. Borca girmiş. Borcunu ödeyip mahcup olmamak için borcunu ödeyemezse ya da icra ile karşı karşıya kaldığı için, dededen, babadan emanet toprakları ipotek edilen bankaya geçmesin diye herkes alnının terinin karşılığını istiyor. Sonuna kadar haklısınız. Ananızın ak sütü gibi helal, emeğinizin karşılığını alana kadar sizinle birlikte mücadele edeceğim

“Adalet ve Kalkınma Partisi ilk geldiğinde Türkiye'de 2.8 milyon çiftçi vardı. O gün Türkiye'nin nüfusu 60 milyondu. Bugün 83 milyon. Normalde 3 buçuk milyon çiftçi olması lazım. Bu hesaba göre. Bugün Türkiye'de 2.3 milyon çiftçi var. Yani 20 yılda 20 milyon nüfus artmış. 500 bin çiftçi kaybolmuş. Nerede bu çiftçiler? Neredeler? Niye azalıyorlar? Çünkü çiftçi artık topraktan geçinemiyor. O Türkiye'nin en iyi kavununu üreten Kırkağaçlı çiftçi Soma'daki maden ocağında yerin altında işçi. Burada kan kırmızı kokulu tarla domatesi üretenler maalesef sanayi sitesindeki fabrikalarda burunlarına o temiz havayı değil de o sıklet havayı duya duya o canım emeklerini kendi tarlalarında harcayacakken fabrikalarda asgari ücrete harcıyor şimdi. Alaşehir'deki üzüm üreticisi oradaki termal üretim yapan jeotermal yerlere girip bir asgari ücretin biraz üzerinde bir şey almak için maalesef torpil arıyor. Akhisar'daki zeytinci ‘Acaba Manisa sanayisinde iş bulabilir miyim?’ diye bakıyor. Bakın 500 bin çiftçi kayıp. Türkiye'de çiftçilerin yaş ortalaması şu anda 58. Bunun normali 32’dir. Türkiye'de 4 genç çiftçiden 3’ü seneye bir fabrikada iş bulursam ekmeyeceğim, biçmeyeceğim, köyde kalmayacağım demektedir

Biraz önce ellerinde bir tabutla karşıma çıkan arkadaşlar, tabutun 4 kolu var. 4 kolunda bir genç var. Onlara dedim ki, ‘Türkiye'deki dört genç çiftçiden üçü sanayide iş bulursam giderim’ diyor. 4’ü birden ‘ben de giderim’ dedi. Bir asgari ücrete muhtaç hale getiriyorlar.  Gencecik evlatlarımız var. Çiftçinin yaş ortalaması 58 artık gençler tarımdan ümidini kestiler. İşte birileri her fırsatta çıkıp beka sorunu, diyorlar ya bundan ala bir beka sorunu yok. Bir ülkenin nüfusu artık çiftçi sayısı azalıyorsa çiftçilerin yaşı 58’e  yaş ortalaması dayanıyorsa geçmişte dünyada kendi kendine yetebilen az sayıda ülkeden biri olabilmişken bugün yurt dışından buğday ithal eden, saman ithal eden, buzağı yemi ithal eden, süt tozu ithal eden, löp et ithal eden, bal ithal eden, maalesef zeytin, zeytinyağı ithal eden, buğday, arpa, mısır ithal eden bir ülke durumuna düştük. Bu yüzden Hollanda kadar bir toprak artık ekilemez, dikilemez hale terk edilmiş. Ekonomik sebeplerden dolayı ve çiftçilerin banka borçları son bir yılda tam yüzde 88 arttı. Rakam 700 milyar gösteriyor. Geçen sene toplam borç bunun yarısı kadardı. Her geçen gün hep birlikte iflasa sürükleniyor. Peki AK Parti geldiğinde, iktidar olduğunda Tayyip Erdoğan başbakan olduğunda çiftçilerin borcu ne kadarmış? 2.4 milyarken 700 milyara yükselmiş. Tam 300 kat çiftçinin borcu artmış. Bu Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarında gerçekleşti.

Bugün çiftçilerin borçlarının faizlerinin silinmesini öneriyorum, kabul etmiyorlar. Ama sadece geçen sene 2024 yılı için vazgeçilen kurumlar vergisi 660 milyar. Kim veriyor kurumlar vergisini? Çiftçi mi veriyor? Emekli mi veriyor? Çalışanlar mı veriyor? Kurumlar vergisini patronlar veriyor,  şirketler veriyor, holdingler veriyor. Onlara gelince 660 milyar lirayı bir kalemde sileceksin. Ama 'çiftçinin 700 milyar borcu var, faizini silelim' deyince 'kaynak yok' diyeceksin. Buradan Türkiye'nin bütün çiftçilerine, bütün köylülerine sesleniyorum, siyaset öncelik belirleme işidir. Ben Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkanıyım. Biz Cumhuriyet Halk Partisi'nin yöneticileriyiz. Bizim önceliğimiz işçiler, bizim önceliğimiz emekçiler ve bizim önceliğimiz elbette çiftçiler. Eğer ki bu kadar çiftçi mağdurken bu kadar büyük bir mağduriyet varken oy günü gelince köy kahvesine gelenler, çayınızı kahvenizi içenler, hatrınızı soranlar, oyunuzu isteyenler seçim geçince zenginlerin alacaklarını bir kalemde 660 milyarı silip sizin toplam borcunuzu değil faizini bile silmeye yaklaşmıyorsa çiftçilerimiz, köylülerimiz, dostunu, düşmanını bilecek. Adalet ve Kalkınma Partisi çiftçinin dostu değil, Cumhuriyet Halk Partisi çiftçinin kara gün dostudur.

Bugün çıkmışlar mazot desteğini kaldırıyor, gübre desteğini kaldırıyor, adını değiştiriyor temel destek diyor. Niye? Verdiği mazot desteğini söyleyince utanıyor, sıkışıyor ondan. Bütün hepsini kaldırmış. Temel destek diyor. Bak eğer çiftçiyi destekleyeceksen, samimiysen değilsin ama biliyorum keşke samimi olsan. Gel o temel destek dediğini gayrisafi milli hasılanın yüzde birine getir. Çiftçiye dört. Bu sıkıntıları kökünden çözelim. Ama yüzde bir değil binde iki verecek kadar binde iki verecek kadar hakkınızı yediler, yemeye de devam ediyorlar. Tarımda bu bahsettiğim sorunlar çözülmeyince işsizlik artıyor, köyden kente göç engellenemiyor. Üretici ve tüketici refaha eremiyor. Birisi maliyetinin yarı fiyatına 8 liraya fasulye satıyor. Öbürü pazardan 80 liraya fasulye alıyor. Ülkemiz gıda enflasyonunda dünyadaki ülkelerin 10 katı düzeyinde Türkiye'de gıda enflasyonu 61.7, dünya ortalaması yüzde 6. Dünyanın 10 katı gıda enflasyonu var. Bunun bir tane sebebi var; başımızdaki beceriksizler. Başka kimse değil. Hakkaniyetli bir hal yasası olmadığı için, hakkaniyetli bir perakende ticaret yasası olmadığı için. Hâlen daha hal yasasına, perakende şasasına yaklaşmıyorlar. Sorunu biliyorlar, çözümünü vallahi senden benden iyi biliyorlar ama yanaşmıyorlar. Çünkü sizin emeğinizi sömürü dünya devi şirketlere ve kendi ithalatçılarına aktarıyorlar. Onlar yandaşı düşünüyorlar, vatandaşı yüz üstü bırakıyorlar. Ben sizin sesiniz olmak için buradayım.
 

Geçen sene pamuk toplanmadan önce fiyat 30 liraydı bugünlerde. Bugün 18 lira. Geçen sene 30 liraya satılan pamuğu, bugün 18 liraya almaya kalkarsan nasıl olacak bu iş? Kadriye teyze bir dahakine artık o kuru pastayı da bulamayacak, o düğün salonunu da tutamayacak. Bırak dana ve koç kesmeyi, artık düğün yapamayacak hale geldi insanlar. Ülkenin birinci Cumhurbaşkanı ile sonuncu Cumhurbaşkanı, birisi bugün 'al ananı da git' diyor size, oysa benim partimin kurucusu diyordu ki çiftçi milletin efendisidir. O günler gelene kadar, yeniden çiftçi milletin efendisi olana kadar mücadeleden bir adım geri durursak hepimize anamızdan emdiğimiz süt haram olsun. Demin şurada gelirken kolumdan çekti bir hacı amca. Dedi ki 'masrafları söyle masrafları.' Bakın, hacı amcamın hatırı için söylüyorum. Hatta o diyor ki söyle ki duysunlar. Buradakiler biliyor da bütün Türkiye’ye bir duyursun buradakiler. Gübrenin çuvalı 1600 liraydı geçen sene, 3 bin liraya çıktı. İlaç 340 liradan 600 liraya çıktı. Mazot 24 liraydı, 45 lira oldu. İşçi ücretleri iki kat zamlandı. Sulama maliyeti 3 katına çıktı. Ama bunlar döndüler, dolaştılar, bizim ürünümüze geçen seneki fiyatı bile çok gördüler. Bu şartlar altında geçim olmuyor, doğru mu? O zaman seçim olsun mu? Başka çaresi yok bu işin.

Bir kez daha söylüyorum. Emeği sömürenler, alın teri sömürülenler, karşılığını alamayanlar hep aynı taraftalar. Onlar halkın tarafındalar, birileri de sömürenlerin tarafındalar. Biz sömürüye karşı hep beraber olacak ve Türkiye İttifakı’nı genel seçimlerde de kuracağız. Sosyal demokratlar, muhafazakar demokratlar, milliyetçi demokratlar, Kürt demokratlar, yeter ki vatanını sevsin, yeter ki bayrakla, atayla, Atatürk’le, Gazipaşa’yla sorunu olmasın. Yeter ki bölücü olmasın. Demokratlar, Türkiye İttifakı’nın içindedir. Hep birlikte başardık, yine başaracağız. Bir an önce seçimleri istemeye var mısınız? Sonra da seçimlerde hakkımızı almaya, sizi koruyacak bir iktidarı getirmeye var mısınız? O zaman üzülmeyin, enseyi karartmayın! Bütün dertlerin var bir çaresi, Cumhuriyet Halk Partisi.

Manisa’da en çok üretilen ürünümüz üzüm. Bu hafta başı bol yağıştan dolayı yaşadığımız afette büyük zarar gördük. İlk yapılacak, bütün borçların ana parasının bir yıl ertelenmesini, faizlerin silinmesini, özellikle bu hafta başı yaşanan afetten sonra afetten etkilenen çiftçilerimiz, bağcılarımız için özellikle öneriyoruz. Rekolte geçen sene 300 bin tondu. Bu sene 200 bin tonu zor buluyor. TARİŞ 7 numara üzüm için 100 TL açıkladı. Bakıldığında fiyat kabul edilebilir gibi görünüyor ama esas mesele bu rekolteyi bu fiyat kurtarmaz. Bir diğer her mesele TARİŞ eski TARİŞ değil. 100 ton üzüm götür, 8 tonunu alabiliyor. Yani TARİŞ’in verdiği fiyat, piyasa yapıcı fiyat olamıyor. Senin bütün ürününü o fiyattan olsa, bir nebze düşünülür ama yüzde 8’ini alacak, kalanı kalacak. O yüzden Toprak Mahsulleri Ofisi’nin bugünden yarına tezi yok, derhal, 120 TL yedi numaralı üzüm için bir fiyat açıklaması olacak. Bunlar yapılmadığı takdirde üzümcü, perişan olur. Bankaların elinde rezil olur. Dünyadaki 200’ün üzerindeki ülkeden gıda enflasyonu Türkiye’den yüksek 4 tane ülke var. Bakın o ülkelerin adı Arjantin, Sudan, Zimbabve. Recep Tayyip Erdoğan sen dünya liderisin ya, geçebildiğin ülke Zimbabve. Yazıklar olsun

Tam da bu yüzden Türkiye’nin dört bir yanında hükümet istifa diye çiftçiler bağırdığı için birileri gündemi değiştirmeye, kavgalar çıkarmaya, bizimle başka meseleler üzerinden kavga etmeye, bu sorunların üstünü örtmeye çalışıyorlar. Evladınız olarak, bahçıvan Abdullah Ağa’nın torunu olarak, Hacıhaliller köyünden Selanikli Sadriye Hanım’ın torunu olarak, size namus ve şeref sözü veriyorum, ne yaparsa yapsın onun suni gündemini değil bu ülkenin gerçek gündemini, sizin sorunlarınızı dile getirmeye sadık kalacağım. Hatta bizi tahrik etmek, başka yerlere çekmek için yapmayacakları yok. İki ittifak ortağı gitmişler Malazgirt, Ahlat’a. İyi ki gittiniz, imkan olsa ben de giderim, olduğunda da gidiyorum. 1071’de Malazgirt Meydan Savaşı ile bu ülke, bu topraklar hepimizin yurdu olmuş. Orada ansana Alparslan’ı. Orada 'birlik, beraberlik, kardeşlik' de, 'sorunları biliyorum, gelin bu sorunları hep beraber çözelim' de. Yok. Bir yanında ittifak ortağı, bir yanında Hüda-Par. Hangi Hüda-Par? Domuz bağcı Hüda-Par. ‘Kadınları sahiplendirelim köpek gibi’ diyen Hüda-Par. Hangi Hüda-Par, ‘anayasanın ilk dört maddesi gitsin’ diyen Hüda-Par. Bir yanında Devlet Bahçeli, milliyetçiliği kimseye bırakmayanlar, bir yanında anayasanın ilk dört maddesi kalksın diyen Türkiye Cumhuriyeti’ni temelden dinamitleyenler. Yanlarına da birer tane kuvvet komutanı. Şu kadarını söyleyeyim, Devlet Bey sana bakıyorum, yanındaki Hüda-Par’a bakıyorum. Sadece şunu söylüyorum, kimler kimlerle beraber?

Ama önüne gelene terörist diyenler, Hüda-Par'cıları Meclis’e sokmak için 10 ay önce kanun yararına bozma yaptılar, hepsini serbest bıraktılar, Meclis’e doldurdular. Şimdi bizi tahrik etmeye, suni gündemlere çekmeye çalışıyorlar. Vallahi de billahi de günü gelince bunların hesabı o Hüda-Par’dan da sorulur, onları kanun yararına salandan da sorulur da çok açık söylüyorum, istediğiniz kadar uğraşın, domates üreticisi bu haldeyken, pamuk üreticisi, üzüm üreticisi, bağcı, fındık, çay, fıstık üreticisi bu haldeyken sizin gündeminizin peşine takılmam. Benim gündemim analarımın, bacılarımın, dayılarımın, milletin efendisi çiftçilerin gündemi. Diyorlar ki 'geçim yoksa seçim var.' Kaçamayacaklar, seçim olacak. Geleceğiz ve bu sorunların hepsini çözeceğiz.

Müsaadeniz olursa, hiç uzatmadan son sözümden önce bugün sizin sorunlarınızın çözümü için ne yapmak lazım, biz geldiğimizde ne yapacağız, biz iktidarda olsak ne yapardık, onları söyleyeceğim. Çok açık olarak çiftçi desteklemelerinin kanundaki orana çıkarılması, yüzde 1 desteklemenin verilmesi lazım ki biraz önce anlattım, çok büyük bir destek bugün verilenlerin on katına denk gelecek. Verimliliği artıran en önemli unsur sulama. Modern sulama altyapısı ülkenin dört bir yanında yaygınlaştırılacak, desteklenecek. Çiftçilerin banka borçlarının tamamının faizleri silinecek, anapara beş yıla bölünecek. Tarım Bağ-Kurlular 9 bin günde emekli oluyor, doğru mu? Ama SSK’lılar 7200 günde, hatta kadın SKK’lılar 5 bin günde oluyor. Bağ- Kurluların tamamının prim gün sayısı 7200’e inecek. Bu sözü verenler tutmadı, CHP gelecek, bu sorunu kökünden çözecek. Asla tarımsal destek ödemelerine traktör ve tarım üretim aletlerine asla haciz gelmeyecek. Hiç istemem bir berber kardeşim haciz olsun ama berberi hacze git, makasını alamazsın. Terziyi hacze git, mezurasını, makasını, iğnesini alamazsın. Doktoru hacze git, stetoskopunu alamazsın. Onların makasları alınmıyor mesleğini yapabilsin diye, çiftçiye gelince traktörü bağlıyorlar doğru mu? Destek ödemesi var, bankaya yatıyor hacze gidiyor. O parayı alacak gübre alacak, mazot alacak. o paraya el koyuyorlar. Tamamını kaldıracağız. Çiftçinin ara çapası, tırmığı, kazması asla haczedilemeyecek. Söz veriyoruz ilk iş bunu yapacağız. İklim değişikliği var. Olur olmaz afet oluyor. Doğal afet sigortasını getireceğiz. Çiftçinin kullandığı mazottan ÖTV ve KDV almayacağız. Tayyip bey de almıyor, Allah razı olsun, bakın eğer bir çiftçinin bir tane yatı olsa güzel güzel gemicikleri olsa mazotu ÖTV’siz KDV’siz veriyor. Yatlara ÖTV’siz KDV’siz mazot verip traktöre bu fiyattan mazot verenlere bundan sonra çiftçiler oy vermeyecekler. Verecek misiniz? Ama ben bu mazotu ÖTV’siz KDV’siz vereceğim. CHP’ye sahip çıkacak mısınız? Belediyelerimizin yaptığı bir şeyi tüm ülkede hükümet yapacak. Eğer ki bir mal dalında, sapında, tarlasında kalıyorsa o ürünü sosyal devlet satın alacak, yoksullara ücretsiz dağıtacak.

Son olarak, sulamada kullanılan elektrik ödemeleri mahsulden sonra, hasattan sonra yapılacak, yazın ortasında elektrik kesen şirketin iflahını keseceğim söz veriyorum. Yapmayın dedik, dinlemediler. Elektriği özelleştirmeyin dedik, dinlemediler başımıza bela ettiler. CHP iktidarında başta tarımsal elektrik dağıtımı haksız özelleştirmeler geri alınacak. Hepsini kamulaştıracağım, çiftçiye düşmanlık ettirmeyeceğiz. Bugün yollara düşen çiftçilere söylüyorum. Yalnız değilsiniz. 12 bin 500 lira maaş alan emekli de asgari ücretine enflasyon zammı alamayan emekçi de siftahsız dükkan kapatan, borcunu ödeyemeyen esnaf da sizin gibi sıkıntıdadır. Tek başına kurtulmak yok, yok öyle kurtulmak tek başına. Ya hep beraber, ya hiçbirimiz.

Daha önce söyledim bir kez daha söylüyorum, emeği sömürülenler, alın teri sömürülenler, karşılığını alamayanlar hep aynı taraftalar. Onlar halkın tarafındalar. Birileri de onları sömürenlerin tarafındalar. Biz sömürüye karşı hep beraber olacak ve Türkiye İttifakı’nı genel seçimlerde de kuracağız. Aslan sosyal demokratlar, muhafazakar demokratlar, milliyetçi demokratlar, Kürt demokratlar, yeter ki vatanını sevsin, bayrakla, Atatürk ile Gazi Paşa ile sorunu olmasın, yeter ki bölücü olmasınlar, tüm demokratlar, Türkiye İttifakı’nın içindedir. Hep birlikte başardık. Yine başaracağız. Öncelikle bir an önce seçimleri istemeye var mısınız? Sonra da seçimlerde hakkımızı almaya, sizi koruyacak, kollayacak bir iktidarı getirmeye var mıyız? O zaman üzülmeyin, enseyi karartmayın. Bütün dertlerin var bir çaresi, Cumhuriyet Halk Partisi. Kaldır pankartları görsün herkes. Manisa’nın dört bir yanından, komşu illerden gelenlere selam olsun. Ekmeğini taştan çıkaranlara, alnının terini toprağa damlatanlara selam olsun. Atatürk’ün dediği gibi milletin efendilerine selam olsun. Hep birlikte çalışıp hep birlikte başaracağız. Sizi seviyorum. Size güveniyorum. Size inanıyorum. Beni değil, kendinizi alkışlayın, duyalım.”

 

 
Döviz mevduatlarında artış
 
Büyükşehir'de bir ayrılık daha... Alev görevi bıraktı!
YORUMLAR
Toplam 6 yorum var, 6 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Etki ve tesir 30 Ağustos 2024 Cuma 08:16

Millet çok iyi biliyor ki chp-dem Türkiye yi bölmek için görev yapar. Beld. de hiç bir iş yapmayıp (vitrin şovları dışında) beceremediğiniz işlerde de mevcut iktidarı suçlamanız akla ziyan bir durumdur. Hele İstanbul da ki zevatın pişkinliği işine nasıl gelirse bazen sosyalist bazen dini argumanlar ile olmadık yalanlar olmadık vaatler ile kendisinin bir daha hatırlayamadığı sözlerle konuşması tarihin gördüğü en büyük yalancı olmaya aday olduğunu düşünüyorum. Bu ağzı kalabalığı öylesine ya da mecburiyetten söylenmiş sözlerde değil sistematik bir dolandırıcılığın ilk basamağıdır.

Yorumu oyla      1      1  
30 Ağustos 2024 Cuma 07:22

Daha çok rezalet daha çok yozlaşma ve kepazelik için chp ye oy verin.

Yorumu oyla      2      1  
Vatandaş 29 Ağustos 2024 Perşembe 22:05

Ya daha belediyeleri yönetemeyenler ülkeye talipler Daha seloya selam çaktıkça bizden oy moy yok ülkeye ihanet edenlere ne zaman selamı keseceksin o zaman veririz önce ülkem sonra ekonomi gelir paran olsa ne yazar ülken olmadığında pandemide gördük paramız var ama harcıyamıyoruz DEM şey kes ilişkini

Yorumu oyla      3      2  
dsee 29 Ağustos 2024 Perşembe 21:22

Atadığın aday gelir gelmez SDS leri kesti belediye memurlarının kazanılmış haklarını ellerinden aldınız, suya zam ulaşıma zam zam üstüne zam. Siz belediye yönetmekten dahi aciz bir oluşumsunuz ülke yönetmek kim siz kim

Yorumu oyla      3      2  
tuna 29 Ağustos 2024 Perşembe 21:13

güven vermiyorsunuz ki belediyeleri aldınız cogunlugu gecen dört ayda sadece akraba es dost doldurmalar suya yaptıgınız zamlar siz gelirseniz neyi nasıl yapacasınız bunlarıd a anlatmıyorsunuz hıç sözün özü güven vermemektesiniz

Yorumu oyla      4      2  
özgür 29 Ağustos 2024 Perşembe 21:10

özgür bey sen önce İzmir gibi bir şehre Cemil Tugayı nasıl layık gördün onu anlat . Şov yapmayı bırakın . Sizin genel olarak çapınız ne onu anlatın.

Yorumu oyla      6      2  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
CHP'li Bakan'dan 'Ege ekleri' çağrısı: Hükümet derhal önlem almalı!
Milliyet Ege sonrasında Hürriyet ve Posta’nın İzmir ilavelerinin kapatılma ...
AK Partili Kırkpınar’dan 30 Ağustos mesajı
AK Parti İzmir Milletvekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Yaşar Kırkpınar, ...
DEVA Partisi'nden ortak grup açıklaması
DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, Meclis'te ortak ...
 
CHP'li Nalbantoğlu'ndan 'mali müşavir' eleştirisi: Aklınızı başınıza alın!
CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, mali müşavirlerin sorunlarına ...
İzmir'den 'hodri meydan' dedi: Cesedimi çiğnemeniz lazım!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sokak röportajındaki sözleri nedeniyle tutuklanan ...
Saygılı'dan Zafer Bayramı mesajı: Türk milleti, tarihin akışını değiştirdi!
AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla ...
 
AK Partili Bursalı'dan 30 Ağustos mesajı
AK Parti İzmir Milletvekili Sayın Şebnem Bursalı, 30 Ağustos Zafer Bayramı ...
Suavi için 'Özel' talimat: İzmir’den Çine’ye tam kadro çıkarma!
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Aydın’ın Çine ilçesinde bugün yapılması ...
Bakan Tunç'tan İsrail Dışişleri Bakanı Katz'a tepki
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz'ın Batı ...
 
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
O köy devlete kafa tutamaz!
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Siber ve milli!
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Çeşme Projesi’ni kim sabote etti?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Dinimiz Âmin
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Germir bağları
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Müzik ve mandolin
Ayda ÖZEREN
Ayda ÖZEREN
 Narin (İnce) Habercilik ve Medya Etiği
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Gazzeli Çocuklara Mektuplar (5) Yönetmen değil, önce insanım!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Okullar açıldı
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Narin'in katliamı, feodalizm ve suskunluk yasası
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva