HABERLER>ULUSAL MEDYA
28 Kasım 2010 Pazar - 00:00

Livaneli 14 yıllık perdeyi araladı’…

Zülfü Livaneli bugünkü köşesinde 1996 yılındaki ölüm oruçlarını kaleme aldı. Livaneli dönemi analiz ettiği yazısında dikkat çekici noktalara temas etti.’

Livaneli 14 yıllık perdeyi araladı’…



Vatan Gazetesi’’nin önemli kalemi Zülfü Livaneli bugünkü köşesinde 1996 yılına gitti, ölüm oruçlarının perde arkasını araladı’…

Erbakan, Ecevit ve ölüm oruçlarının arka planı
Genç insanların yaşamı üzerine çok pis oyunlar oynandı bu ülkede.
TBMM komisyon raporuna göre 17.000 faili meçhul cinayet işlenmiş olan bir ülkede, adaletten, haktan hukuktan, demokrasiden ne kadar söz edebiliriz ki?
Her şey göstermelik’…
Ama beni hayatım boyunca en çok bazı yetkililerin vicdansızlığı ve acımasızlığı şaşırtmıştır.
Bu yazıda anlatacaklarım birinci derece bir tanıklıktır.
***
1996’’daki ölüm oruçlarına, bazı arkadaşlarımla birlikte ’“arabulucu’” olarak katıldım.
İstanbul Başsavcısı Ferzan Çitici, böyle bir misyon üstlenmemizi rica etti.
O dönemde Necmettin Erbakan, başbakandı.
Cezaevine girdik. 12 kişi ölmüştü. Yemliha Kaya’’nın ölü bedeninin başında nöbet tutuluyordu.
Konuşmaya çalıştığımız 20-21 yaşındaki gençler ölmek üzereydi. Bilinçleri kaybolmuştu. Bazılarının görme yetisi bir daha geri gelmemek üzere yitip gitmişti.
Geçen her saat, yeni genç ölüler demekti.
Bir kenara çekilip ağladığımı hatırlıyorum.
Tek istekleri, hapishanedeki yaşam koşullarının iyileştirilmesiydi. Tecrit hücrelerinde tek başına kalmamaktı.
Bu isteği çok iyi anlayabiliyordum, çünkü o korkunç hapishanelerde bir dostla dertleşmenin ne kadar önemli olduğunu ben de yirmili yaşlarımda acı bir şekilde öğrenmiştim.
Hem de hiçbir suç işlememiş bir genç adam olarak.
Hükümetle temas kurduk. Adalet Bakanı ters davrandı. Başbakan Erbakan’’a ulaşmaya çalıştık. İstanbul’’dan Ankara’’ya giden uçakta olduğunu söylediler.
Ankara havaalanında kendisine ulaştık. Tutukluların masum isteklerini anlattık, ’“Birçok genç bu geceyi çıkaramayacak’” dedik.
’“Peki’” dedi, ’“Bu gece Kadir Gecesi. İsteklerini kabul ediyoruz.’”
Hapishaneye müjdeyi verdik. Ambulanslar, ölmek üzere olanları hastanelere taşıdılar. Beklemekte olan gözü yaşlı aileler, ellerimize sarılıp, çocuklarından haber sordular.
Ama Ferzan Çitici kulağıma şunu fısıldadı: ’“Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü aradı. ’‘Biz ne güzel operasyon hazırlamıştık. Herşeyi berbat ettiniz’’ diye çıkıştı bana.’”
Basın bu süreçte olumlu davrandı. Hatta bizleri haketmediğimiz övgülere boğdu. Hürriyet, kahramanlar bile dedi.
***
Aradan dört yıl geçti.
Bu kez yine ölüm oruçlarında, arabulucu olarak hapishaneye gittik.
Çünkü hükümetin verdiği sözler tutulmamıştı.
Yine genç insanlar ölüm döşeğindeydi. Aynı süreç yaşanıyordu ama bu sefer Başbakan Erbakan değil Bülent Ecevit’’ti.
Basın sürekli provokasyon yapıyordu.
Dört yıl önce bize kahraman diyen Hürriyet şimdi, ’“Ölüm oruçlarını cesaretlendiren hainler’” olarak söz ediyordu bizden.
Belli ki öldürme hazırlıkları tamamdı.
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’’ü bizzat aradım. ’“Ne olur’” dedim, ’“Ölümlerin önüne geçin. Size resmen yalvarıyorum.’”
Etkilendi. ’“Biraz bekleyin, başbakanla konuşayım’” dedi.
Nefesimizi tutup bekledik.
Biraz sonra müdürün odasındaki telefon çaldı. Hikmet Bey, ’“Malesef Başbakan Ecevit istekleri kabul etmiyor’” dedi.
Çaresizce ölüm mahkûmlarına veda edip gözyaşları içinde oradan ayrıldık.
Sonra lav silahlarıyla koğuşlara saldırıp, insanları yaktılar.
O akşam televizyonlar, yanan mahkûmlara başka cezaevlerinden cep telefonlarıyla ulaşıldığını ve ’“Kendinizi yakın’” talimatı verildiğini söylüyordu bangır bangır.
Ali Kırca’’ya konuk oldum ve dedim ki: ’“Yalan söylüyorlar. Hapishanede cep telefonu çalışmıyor. Arabulucular arasında yer alan Yaşar Kemal, ölüm döşeğindeki karısı Thilda’’ya ulaşmaya çalıştı ve ulaşamadı.’”
Bu tanıklık bütün yalanı çürütüyordu ama hükümet ve basın genç insan kanı dökmenin şehvetine kapılmıştı bir kere.
Kimse sağduyulu bir tanıklığı dinleyecek halde değildi.
Sonuçta ’“dinci Erbakan’” genç ölümlere yol açmamış ama ’“solcu-şair Ecevit’” katliam emri vermiş oldu.
Bunları anlatmak tarih önünde benim namusum ve sorumluluğumdur.

Not: Leyla’’nın Evi oyununda başrollerden birisini oynayan yetenekli, gencecik aktör Onur Bayraktar’’ı kaybettik. Acımız sonsuz.

 
 
Kılıçdaroğlu’ndan adaya saldırı sonrası ilk açıklama
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Özdil İzmir’’deki NATO karargahını açıkladı!
Kemalpaşa yolundaki Kavaklıdere Köyü’’nde neler oluyor? Amerikalı ...
Emin Çölaşan TRT'den iş istedi
Gazeteci Emin Çölaşan, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’’e bir mektup yazarak ...
Ekşi: Hitler de çok yol ve fabrika ama...
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, ’‘Genç Bakış’’ programında Başbakan ...
 
64 tane lastik patalattı ceza almadı!
İzmir'in Konak ilçesinde 64 otomobilin lastiğini patlatan ve polis ...
TRT Belgesel ve Turizm 1 yaşında
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, geçen yıl yayın hayatına ...
Başsavcı Cihaner Adana'ya savcı oldu
Yeni HSYK, unvanlı hakim ve savcı atamalarını gerçekleştirdi. Erzincan ...
 
Gazeteciler ayağa kalktı
Konsey Oktay Ekşi'yle devam
Hürriyet gazetesinden ayrılan Oktay Ekşi, Basın Konseyi başkanlığı görevini ...
Bekir Coşkun: Beni buradan kovamazlar!
Habertürk'ten ayrıldıktan sonra Cumhuriyet'e geçen Bekir Coşkun ...
 
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
‘Erkekler bastığım kaldırımı öperdi!’
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
CHP ne yapmalı?
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Prof. Dr. Mustafa KAYMAKÇI
Neden toprak reformu yapılmalı?
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Eril toplumda kıyamet alametleri...
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
İzmir’e kruvaziyer niye gelsin?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva