İZMİR - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Çeşme ve İnciralatı planları ve EXPO adaylık süreciyle ilgili ise oldukça dikkat çekici açıklamaları Hürriyet’ten Banu Şen’e yaptı
Çeşme Çevre Düzeni Revizyon Planı’na yürütmeyi durdurma kararı verildi. Çeşme Belediye Başkanı’nın ilçenin turizm yatırımlarının kısmen kapanacağı yönünde yakınmaları oldu. Siz ne düşünüyorsunuz?
- Belediye Başkanı önce yapılmış olan yatırımlara saygı göstersin. Önüne geleni dava açmaya teşvik ve tahrik etmesin. Maalesef İzmir’de kamuoyu önünde herkes yatırımcı ama perde arkasında o dava açanları yönlendiriyorlar. Çeşme’de iptalden sonra kurullarımız yeniden çalıştı. Mahkeme kararı ve yeni ihtiyaçlar doğrultusunda bazı değişiklikler yaptık. Ortaya yeni bir plan çıktı. Altınkum’a gelen önemli bir Rus yatırımcının tatil köyü projesi vardı. Onun önünü açmaya çalıştık. Bir de planlamada belediyelerle artık ters düşmeyelim diye Altınkum’la Ayasaranda’yı turizm bölgesi ilan ettik. Geçen hafta Resmi Gazete’de yayımlandı.
Böylece artık Çeşme’ye yatırımcı gelebilecek diyebilir miyiz?
- Eğer yeni bir dava, yeni bir yürütmeyi durdurma kararı çıkmazsa, o yatırım da dahil önünü açtık. Altınkum’daki yatırımın, Çeşme’nin önünü açacağına inanıyorum. Projeyi de inceledim. Doğayla barışık bir proje.
Dersim benzetmesi
Peki İnciraltı planları?
- İzmir’de sahildeki yapıları görüyorsunuz. Sahildeki o bitişik nizam yapıların bu cinayetin tarihçesi bir çıkartılsa keşke... Dersim yüzleşmesi gibi bir yüzleşme yapılsa. Bunlar şehirlere karşı işlenmiş cinayetler ve geçmişte bu işlerde dahli olanlar şimdi akıl veriyor. İnciraltı da dehşet verici. Ama bu sadece İzmir’e özgü değil, birçok yerde çirkin yapılaşma var. Bu kadar mı rant aşkı olur? Bir araç geçmesi için yer ayrılmaz mı?
Ama bu planlara da itiraz var...
- İnciraltı inanılmaz çevreci bir proje haline geldi. Zaten Büyükşehir’le anlaştık. Dört kat sınır getirdik. Ayrıca planlanamadığı için yıllardır esnaf ve halk da mağdurdu. Onların da büyük kısmı memnun. 15 bin yatak düşünülüyor. Bu da İzmir’in yatak kapasitesini neredeyse yarı oranda artıracak. Ancak Şehir Plancıları Odası, 85 bin yatak iddiasında. Umarım o davadan yürütmeyi durdurma gibi bir karar çıkmaz. Yoksa hem turizminin gelişmesi hem de EXPO’yla ilgili en önemli projelerimizin önü tıkanmış olur.
EXPO da üstüme kalmasın
Paris’te ilk sunum yapıldı. EXPO çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
- Aslında bilerek, kişisel olarak mesafeli duruyorum. Somut olarak yapılması gereken neydi? Hükümetin İzmir’in EXPO adaylığı kararının vermesi, bu karar alındı. Resmi başvuru yapılması lazımdı, 78 bin Euro’nun yatırılması gerekiyordu. “İZKA, Büyükşehir Belediyesi, Özel İdare yatırsın” demedik. Yatırdık. Paris’te bir ofis lazımdı. “Bizim ofisimiz var” dedik. Ona da para ayırdık. “Verin İzmirliler” demedik. Gelenleri ağırlayacak organizasyon yapılması gerekiyordu. Onu da yaptık. Bana birisi, EXPO’yla ilgili bunlar dışında somut ne yapılmış, anlatsın. Ama EXPO da benim üstüme kalsın istemiyorum. Temaya uygun olan bakanlık da, yerel yönetim de, ajans da, sanayi-ticaret odası da çalışacak. Bize düşen hükümet desteğini vermekti. Ama yeter kardeşim. Mustafa Kemal’in bizden başka askeri yok mu?
Sadece kurullara girme gayreti var
Peki, Paris’teki bir sonraki sunumda siz olacak mısınız?
- Olmaya çalışacağız. Ama ben “Turizm Bakanlığı almış yürütüyor” densin istemiyorum. Üzerimize düşenleri yapmaya devam edeceğiz. İşin içinde başkalarının da olduğunu kamuoyu bilsin. Daha fazla sahibi olmak istemiyoruz. Bu işin sahipleri ortaya çıksın. Bizden istenen desteği verelim ancak herkes elini taşın altına soksun. Ama Büyükşehir Başkanı, “Geldim, gitmeyeceğim, gelmiyorum” diyor hala. İzmir’de somut olarak gördüğüm bir gayret var. Herkes dilekçe veriyor, telefon ediyor, “Yürütme Komitesi’ne girelim” diye. Başka faaliyet görmüyorum.
Kişisel talepler mi var?
- Kişisel veya kurumsal... Girin kardeşim ama para veren yok. İzmir sivil toplumunun işi olsun istiyorum. Yerel yönetimi, özel idaresi, işin içine bütünüyle girsin istiyorum. İzmir başarılı olsun. Bundan kıskançlık duymam. “Hükümet destekledi, ama İzmir başardı” olsun. Üzerime düşenleri en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. 2012’de muhtemelen BIE heyeti buraya gelecek. Efes’i biraz daha düzenlemek istiyorum. Antik limana su getirilmiş haliyle, ören yerleriyle... “İzmir’in tarihi, arkeolojisi var. Bakanlık, hükümet önem veriyor” diye göstermek istiyorum.