İZMİR - Çandarlı Garipleri Kurucusu Tevhide Anayol, köpek zehirlemelerinin Çandarlı Belediyesi ve Efes Rotary Kulüp ile geçtiğimiz Ekim ayında beldede başlattıkları kısırlaştırma kampanyası sırasında başladığını söyledi. İlk başta bunun etkinliği sabote etmek için yapıldığını düşündüklerini kaydeden Anayol, "Tam üç hafta sürmesi gereken etkinliği bir haftada bitirmek zorunda kaldık. Ancak 10 Ekim'den bugüne düzenli olarak farklı semtlerde zehirlemeler devam ediyor. Son dönemlerde sahipli hayvanlarımız da bahçelerde ya da dükkanlarda kapı altından atılan yiyeceklerle zehirleniyor. Burada MOBESE yok. Jandarma gece geziyor ama hangi saaatte nasıl yapıyorlarsa bunu yapanları bulamıyoruz" dedi.
GÖZÜMÜZE UYKU GİRMİYOR
Zehirlemelerin başlamasıyla gözlerine uyku girmediğini ifade eden Saadet Doğan, "Gece ya da sabah erken saatlerde zehirlenmeler oluyor. Zehirli köfteyle Ada mahallesinde başlayan bu katliam merkeze indi. Bunu yapan kişi ya da kişiler koordineli çalışıyor olmalı ki bulamıyoruz. Eşimle beraber gece 05.000'da çıkıyoruz, bütün Çandarlı'yı geziyoruz ama bulamıyoruz. Gerçekten çok zor durumdayız" diye konuştu.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ
Öldürülüp çöpe atılan hayvanları fotoğraflarla görüntüleyip, bunları Jandarma'ya ilettiklerini kaydeden Şükran Bingöl, "Sanki birileri bize 'kısırlaştıracak hayvan bulamayın' dercesine ev köpeği, sokak köpeği demeden katletmeye başladı. 2 tane köfte bulduk. Çöplükte cesetler bulduk. Fotoğraflarla tespit ettik. Haysav, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Bireysel olarak Jandarma ve savcılığa suç duyurularında bulunduk ancak bir çözüm elde edemedik. Sokakta 300 köpeğimiz var. Bir ay içinde 26 bebeğimiz oldu. Biz, sahiplendirmeler, aşılar, tedaviler, trafik kazaları konusunda kendi imkanlarımız çerçevesinde hayvanlarımıza sahip çıkıyoruz. Ancak bu konuda elimizden birşey gelmiyor. Önümüzdeki günlerde İzmir Cumhuriyet Başsavcılğı'na suç duyurusunda bulunacağız" dedi.
YAPILAN İNSANLIK DIŞI
Yaklaşık 9 yıldır beslediği köpeği zehirlenen Erdi Kaya, "Artık bu katliamın durmasını istiyorum. Benim köpeğim sokaktan kesinlikle bulduğu birşeyi yemezdi. Bahçemdeyken zehirhendi. Büyük ihtimalle ona da pişirilmiş köfte verdiler. Ayrıca çok ilginçdir ki öldürülen sokak köpeklerinin hepsi küpeli. Nasıl bir ilaç kullanılıyorsa hayvanlar ölüm aşamasında çok can çekişiyor. Bir veteriner tarım ilacı olduğunu söyledi. Bu yapılan insanlık dışı" diye konuştu.
ÇOCUĞUM GİBİYDİ
Önceki gün köpeği dükkanında iken zehirlenen Ertunç Tulgar, "Onu bulduğumuzda çok kötü bir durumdaydı.Panzehir yaptık ancak kurtaramadık. Sokakta küçücük bir yavru buluyorsunuz, alıyorsunuz, besliyorsunuz, büyütüyorsunuz. birileri canice o hayvana zehir atıp öldürüyor. Şu anda duygularımı tarif etmek çok zor. Akşamları dükkanımda bırakıyordum köpeğimi. Kepengin altından atılmış zehirli köfte. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Çocuğum gibiydi. Çok üzgünüm" dedi
SHERLOCK HOLMES GİBİ ÇALIŞIYOR
Hayvansever Asuman Güz ise "Yakın bir arkadaşımın köpeğini zehirlediklerinde, bulana ödül vereceğini söyleyip, belediyeden bunun duyurusunu yaptırdı. Ancak yine de bir ses soluk çıkmadı. Bunu yapan kişi adeta Sherlock Holmes gibi çalışıyor. Çok hin bir adam olduğunu düşünüyoruz. Huzurumuz kaçtı. Bir an önce bunu yapan kimse ortaya çıkmasını istiyoruz" dedi.
DEDEKTİF DEĞİLİM Kİ BEN BULAYIM
Çandarlı Belediye Başkanı Ahmet Dağdelen de, göreve geldiği günden beri hayvanseverlerle ortak çalışmalar içinde olduklarını vurgulayarak, bu olaylarla belediyenin kesinlikle ilgisi olmadığını söyledi. Geçtiğimiz yıl da buna benzer zehirleme olayları yaşandığını hatırlatan Başkan Dağdelen, şunları söyledi: "Jandarmaya bilgi verdik, ne önlem alabiliriz diye araştırdık. Takdir edersiniz ki insanların öldürüldüğü, zehirlendiği bir dünyada, ben belediye başkanı olarak sokak sokak gezip bu köpekleri kimin öldürdüğünü bulamam. Biz hayvanların, bitkilerin, insanların tüm canlıların belediyesiyiz. Hepsi bizden soruluyor. Yapabileceğimiz ne varsa yapmaya çalışıyoruz. Ancak sadece hayvanseverler yok. 'Bizim çocuğumuza saldırıyor, tavuğumuz parçalanıyor' diye hayvanları sevmeyenler de var. Benim de köpeğim öldüğünde ben de çok üzülmüştüm. 30 gün rüyama girmişti. Bunu yapan kişi köpeklerden bir zarar görmüş olabilir ama bunu bulabilecek olan ben değilim. Ben dedektiflik yapıp 'kim zehirlemiştir' diye nasıl bulayım? Benim de köpeğim var. Bu yapılanın ne amaçlı olduğunu bilmiyorum. Biz hayvanları elimizden geldiği kadar kucaklıyoruz. Birileri bunu belediyenin iyi niyetini gölgelemek için yapıyorsa insanlıktan nasibini almamıştır. Beni kötülemek isteyen 'Ahmet Dağdelen şu işi yapmıyor' desin. Benimle uğraşsın, köpeklerle uğraşmasın."(Sezen Özsavrangil/Egeli Sabah)