İZMİR - İzmir İl Özel İdaresi 156 firmaya geçmişte alınan deniz yüzeyi kiralama bedelinden kdv alınmadığını gerekçe göstererek, geçmiş 5 yılın KDV bedellerini istedi. Büyük küçük ayrımı yapmadan tüm balık çiftliklerine gönderilen tebligat sektör temsilcilerini isyan ettirdi. Geçmiş yıllara yönelik KDV'nin alınamayacağını savunan üreticiler, kararın sektöre darbe vurduğunu söyledi. İl Özel İdaresi yetkilileri ise, söz konusu kararın kendilerinden kaynaklanmadığını belirterek, konunun yapılan denetimler sonucunda ortaya çıktığını dile getirdi. Toplamda işletmelere maliyetin 30 milyon liranın üzerinde olduğu ifade edildi.
Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, uygulamanın yanlış olduğunu belirterek, ne yönetmeliklerde ne da yasalarda bu konuda kdv alınmasının söz konusu olmadığını dile getirdi. Balık çiftliklerinin deniz yüzeyi kiralama bedellerinin geçtiğimiz yıllarda oldukça yüksek olduğunu hatırlatan Kızıltan, kiralama bedellerinin AB standratlarına getirilmesinin ardından, İl Özel İdarelerinin gelirlerinin düştüğünü belirtti. Kızıltan, İl Özel İdare'nin bu şekilde gelir elde etme yönüne gitmesinin son derece yanlış olduğunu belirterek, "Diğer illerde böyle bir uygulama yok ama İzmir'de var. Bu kararı anlamış değiliz. Üreticilerimizden bazıları gelen tebligata uyarak, ödemelerini yaparken bazıları ise itiraz etmişler ve yasal haklarını kullanma yolunu tercih etmişlerdir. Üreticilerimiz bu konuda tüm yasal haklarını kullanacaklardır" dedi.
İzmir Ticaret Odası Balıkçılık ve Su ürünleri Meslek Grubu Meclis Üyesi Erdal Seferbay ise, kendi şirketine de bu şekilde bir yazı geldiğini ve çıkan faturanın ise 300 bin liranın üzerinde olduğunu vurguladı. Seferbay, "İl Özel İdaresi tarafından İzmir'de yerleşik balık çiftlikleri için geçmişe yönelik olarak kiralama bedeli üzerinden yüzde 18 oranında KDV tahsilatında bulunulmasının durdurulması gerekiyor. Beklenmedik zamanda ortaya çıkan bu durum bölgemizde faaliyet gösteren balık çiftlikleri açısından ciddi bir maliyet teşkil ediyor. Bir çok firma ihtiyati tedbir kararıyla dava açmış durumdadır. Bölgemiz balık çiftliklerini mali açıdan çok ciddi sıkıntıya sokan bu uygulamanın durulması bizim beklentimizdir" diye konuştu. Geçmiş yıllara yönelik KDV bedellerinin kimi firmalarda 300 bin, kimilerinde 500 bin kimilerinde ise milyon liralara kadar ulaştığını ifade eden Seferbay, üreticilerin çoğunun dava yolunu tercih ettiğini kaydetti. Seferbay, bizzat firmalara gönderilen yazılar nedeniyle toplam rakamın bulunmasının çok zor olduğunu vurgulayarak, "ancak orta ölçekli bir firmalara minimum 100 bin lira ödeme tebligatı geldiği gözönüne alınmalıdır. Orta ölçekten küçük bir firmada yöremizde yoktur. Sadece benim bildiğim 500 bin, 700 bin, 800 bin lira ödemesi istenen firmalar vardır. Ortalama olarak 200 bin lira firma başına aldığımızda rakam 30 milyon liranın üstüne çıkmaktadır. Kira bedellerini düşürdük diye sevinirken, böyle bir karar alınması sektöre darbe vurmaktadır" şeklinde konuştu.
İzmir İl Özel İdare genel sekreteri İrfan İçöz ise, söz konusu kararın Gelirler İdaresi7nden gelen yazı nedeniyle verildiğini söyledi. İl Özel İdare yetkililerinden alınan bilgilere göre, 2011 yılında İçdenetçiler, 2010 yılı hesaplarına yönelik yaptıkları incelemeler sonucunda deniz yüzeylerinin ticari işletmelere kiraya verildiğini belirterek, bu işletmelerden kdv bedelinin alınmamasının yanlış olduğuna dair bir rapor hazırladılar. İçdenetçilerin yorumunu içeren raporun ardından İl Özel İdare, bir yazı ile konuyu Gelirler İdaresi'ne bildirdi. Gelirler İdaresi'nin de KDV'nin alınacağı yönünde görüş bildirmesi sonrasında İl Özel İdare düğmeye basarak, İzmir'de 156 balık çiftliği işletmesine KDV tebligatı gönderdi. Tebligatlar 2006 yılından itibaren kiralanan deniz yüzeyleri için gönderildi. Ödeme emri gönderilirken yasal prosedürler gereği son 5 yıl için firmaların ödedikleri kira bedellerine ek olarak yüzde 18 KDV ödemeleri istendi.
Olayın dikkat çekici yönü ise 2011 yılında değişen deniz yüzeyi kiralama prosedürü oldu. Bu süreçte balık çiftliklerine deniz yüzeyi kiralama bedelleri ciddi oranlarda düşürüldü. Resmi Gazete'de 25 Şubat 2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı yasanın geçici 12. maddesi uyarınca deniz yüzeyi kiralama yetkisi Tarım İl Müdürlüklerine verildi. Yeni sisteme göre, kiralama protokolü Tarım İl Müdürlükleri tarafından yapılıyor. Yer tahsisi isteyen firma, Tarım İl Müdürlüğü'ne başvuruyor. Gerekli yasal şartlar yerine getirilip onay verildikten sonra konu İl Özel İdaresi'ne havale ediliyor. İl Özel İdaresi, gerekli işlemleri yaparak, sözleşmede yazan bedel üzerinden kira bedelini tahsil ediyor. Günümüzde uygulanan sistemde Tarım İl Müdürlüğü'nden gelen yazılarda 'KDV' diye bir ek ödeme bulunmuyor. Balık çiftliği işleten firmalar, günümüzde deniz yüzeyi kira bedeli öderken KDV oranı ödemiyorlar.(Soner Çağlar/Egeli Sabah)