EGEDESONSÖZ-İntegral Araştırma Şirketi Koordinatörü, Gazeteci-Yazar Ümit Yaldız, SonSöz TV'de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtladı.

Programın gündeminde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın göreve gelişinden bu yana geçen süreçteki bürokrasi atamaları ve yaşananlar ele alındı.

ERDOĞDU GELSEYDİ TUGAY MASADA SÜS BİTKİSİNE DÖNERDİ
Yaldız yaptığı değerlendirmede genel sekreter ataması sürecinde genel merkezin Aykut Erdoğdu'ya görev verilmesini istemesine rağmen Tugay'ın buna karşı çıkışına değinerek 'Başkanın genel merkez ile yaşadığı sorunda başkanın haklı olduğunu söylemiştim. Erdoğdu gibi Özgür Özel'in yakınında olan ismin büyükşehir genel sekreteri olarak tayin edilmesinin Tugay'ı masa süsüne dönüştüreceğini, iradesini ortadan kaldıracağını, kendisini vesayet altında hissettireceğini ifade ederek o konudaki direnişinin haklı olduğunu ifade ettik. Tugay, genel sekreterlik konusunda direnişle kendi kişisel bağımsızlığı yolunda bir mesafe almıştır' dedi.

KADROLAŞMA SÜRECİ AĞIR İŞLİYOR
Büyükşehir'deki kadrolaşma sürecinin ağır ilerlediğini söyleyen Yaldız, 'kadrolaşma meselesinin çok daha hızlı tamamlamasını beklerdim. Tugay, büyükşehir adayı olacağını düşünmedi, adaylığı kucağında buldu. Değişimcilerin yanında saf tuttu ama kazanıp kazanmayacağı belirsizdi. Kazandılar ama büyükşehir adayı olup olmayacağı belirsizdi. 5 yıl Karşıyaka'yı yönetmişsiniz. İlk 15-20 günde belki 1 ayda bu işin bitmesi gerekirdi. Dün genel sekreter yardımcısı değişti. Aile yakınında olanları etrafında topluyor, tırnak içinde 'Karşıyakalılar' diyebiliriz ama çok da Karşıyakalılıkla ilgisi yok. Tugay tarafından atanması bakımından. Kocaoğlu, Bornova'nn eski başkanı olması sebebiyle kendi dönemini Bornovalılarla yönetti. Soyer, Seferihisar'dan getirdiği kadro ile belediyeye yönetmeye çalıştı. Tugay da kendi etrafına güvenlik duvarı örüyor. Doğru, liyakatlı isimlerle yürünürse sıkıntı yaşamaz. Bunu da performans ile göreceğiz. Bir tık yavaş gidiyor süreç… Bu durum bürokrasi üzerinde 'sıra bize gelir mi' kaygısı oluşturur. Sekreteryaya kadar kaygı oluşturur. Belediye kadrosunun içini serinletecek yeni açıklaması yapması gerekebilir' şeklinde konuştu.

DEMİRDEN KORKSAK TRENE BİNMEZDİK
Tugay'ın yeni seçilmiş olması sebebiyle kredisinin olduğunu söyleyen Yaldız, 'Tugay herkesin, İzmirlinin iradesi ile belediye başkanı seçildi. Bu kimlik ona bizim kurumsal bir kredi vermemizi zorunlu kılıyor. Nereye kadar bu kredi sürer, artar mı azalır, İntegral olarak araştıracağız. Yanlış yaptığı konular da var. Büyük yanlışlığa gidecek hamleleri var. O mu yapıyor, yaptırılıyor mu, net bir durum yok. Çiçeği burnunda bir başkan… Tugay'ın bir iletişim kurmada zorlandığını düşünüyorum. Bu benim kanaatim. Ön yargılı profil gibi duruyor. İnsan olarak iyi deniliyor. Ama İzmir'e iyi bir insan yetmez, iyi bir orkestra şefi gerekiyor. Ben iyi bir yönetici miyim, kentin sorunlarını tedavi edebiliyor muyum? Yürüdüğümde arkamdan bu kent gelir mi? STK'lar ben yürüdüğümde arkamda durur mu? Kocaoğlu 397 yıl hapisle yargılandı. 20 bin kişi adliye önündeydi. O gün kenti arkasına alan bir başkan vardı. Kenti kendisine inandırmıştı. Tugay önce belediyenin başkanı olacak. Arkadaşlarını, Karşıyaka'da çalıştıkları isimleri belediyeye konumlandırmaya çalışıyor. Bu süre kısaldıkça belediye başkanı olacaktır. Sonrasını izleyip göreceğiz. Cemil Tugay için daha önce tıbbi bir aktör demiştim. Kendi alanında iyi bir uzman kimliği var deniyor. İnsan olarak da sıkıntı yok. Siyasi aktör olarak nasıl bir yol alacak, bu kente liderlik edebilecek mi? İzmir'in lideri olabilecek mi? İzmir bu anlamda son yıllarda şanssızdı. Yürüdüğünde kenti arkasında yürütecek Kocaoğlu, Piriştina gibi isimler olabilecek mi? Soyer bu konuda belli bir aşamaya gelmişti. En azından bir fotoğraf ortaya çıkarmıştı. Siyaseten hataları da oldu. Şu anda Tugay açısında önünde bembeyaz sayfa var. Kendisini kötü de bilmiyoruz iyi de bilmiyoruz. İzmirliler de tanımıyor. Yaptığımız araştırmalarda 'yönetici profili açısından hangisi daha iyi yönetir?' dediğimizde Tugay'a oy verenlerin yüzde 25'i 'Hamza Dağ daha iyi yönetir' diyordu. Neden? Çünkü Tugay'ı tanımıyor. Kendisini tanıttıkça bu algıyı terse çevirecektir. Doğru yönettikçe… Yanlışı var mı, büyük yanlışlara gidecek adımları da var. Kendisine bir kredi verilmesi gerekiyor. Kendisi mi yoksa birileri mi o yanlışlara Tugay'ı itekliyor. Benim kimseden çekincem yok. Kocaoğlu 397 yılla yargılanırken biz Egedesonsöz'ü temsil edenler yargılanırken avukatlığımızı sayın Murat Bakan yapıyordu. Biz özel yetkili mahkemeler tarafından yargılanmayı göze alan gazetecileriz. Dolayısıyla demirden korksak trene binmezdik' ifadelerini kullandı.