Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcıları Engin Altay ve Ali Öztunç Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı'nda basın açıklaması düzenledi.

Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Altay ve Öztunç, sonrasında ise basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Düzenlenen toplantıya ayrıca ev sahibi CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, CHP İzmir Milletvekilleri Özcan Purçu ve Sevda Erdan Kılıç, PM Üyesi Rıfat Nalbantoğlu katıldı.

ALTAY: İZMİR HER ŞEYİN EN GÜZELİNİ HAK EDİYOR
İzmir'deki kamp programı hakkında bilgilendirmede bulunan Engin Altay, 'Bugün CHP tam kadro İzmir'de. 121 milletvekili ile İzmir Seferihisar'dayız. Her sene TBMM yasama yılı başlamadan önce çalışma, hazırlık ve değerlendirme toplantısı yapıyoruz ve bu sene toplantıyı İzmir'de yapma kararı aldık. Yarın sabah itibari ile Genel Başkanımızın basına açık kamp açılış toplantısı ile toplantıyı açacağız. Bu toplantıdaki amaç geçmiş yasama yılını değerlendirmek ve eksiğimiz varsa bunları görmek. Önümüzdeki yıl bir seçim yılı olduğu için grubumuz seçim yılı ile ilgili de çalışma ve değerlendirme yapacak. Ekonomi başta olmak üzere seçim ve sandık güvenliği en önemli başlıklarımızdan biri. Buraya geldik ve güzel bir haber aldık. İzmir'imizin değerli başkanı ve son günlerde Erdoğan'ın sıkça hedef aldığı Tunç Soyer Avrupa'dan önemli bir ödül aldı. İzmir her şeyin en iyisine layık. Bu ödül törenine de genel başkanımız muhtemelen katılacak. Genel Başkanımız gelmişken İBB'nin 2 önemli projenin de işaret fişeğini atacak. Konak'ta geri dönüşüm tesisinin temeli atılacak ve Gaziemir'deki toplu konutun da temelini genel başkanımız atacak' dedi.

ADLİYEDEN KAÇAN SAVCI MI OLUR?
Ülke gündemi hakkında da değerlendirmelerde bulunan Altay, 'Türkiye'de yangının her geçen gün büyüğüne şahit oluyoruz. Sermaye kurulu başkanı ile ilgili iddialar var. Bir kadın kendisinden rüşvet istediğini söylüyor. Yargı harekete geçmek için ise saraydan talimat bekliyor. Erdoğan'a buradan sesleniyorum bu soruşturmanın önünden gövdeni çek. Borsa bana bağlı olsun, Merkez Bankası bana bağlı olsun, 10 metrekarelik kamu arazisi kiraya verilecekse benim önüme gelmeden verilmesin demek de sağlıklı bir düşünce değildir. Bu sırf para hırsıdır. Zaten parayı çok sevdiğini hepimiz biliyoruz. Merkez Bankası faiz düşürme kararı almış. Geçen ay 14'den 13'e düşürdün, hangi banka kredi faizlerini 1 puan aşağıya çekti. Bir vatandaşımız bir bankadan yüzde 26'nın altında para alabiliyorsa beni arasın. Sistem nasıl çalışıyor? Banka sahibi gidiyor Merkez Bankasına belirlenen faizden alıyor, biri geldi benden kredi istedi, ben kaçtan veriyorum faizi? 28'den! Bu eşkiyalıktan başka bir şey değil. Bir özel sektör devletten 12'ye alıp vatandaşa 28'e veriyorsa buna eşkiyalık denir. Kimin parasını kime veriyorsun? Türkiye'de her sektör küçüldü bankalar hariç. Bankaların karı geçen seneden bu seneye yüzde 400 artmış. Üzülerek İzmir'den söylüyorum. Sen bu milleti bankalara, özel firma sahiplerine maraba yaptın. Nasıl bir kafadır bu. Merkez Bankası 12'ye düşünmüş, Merkez Bankası'ndan milletin ödediği vergileri alıp özel banka sahibi kasasına dolduracak. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Savcılar hiç mi korkunuz yok? Soygun var bu ülkede! İYİ Parti dilekçe verecekti veremedi. Savcı yok diye. Adliyeden kaçan savcı olur mu ya' dedi.

HALKIN GÖZÜNE BAKMAKTAN KORKAN HAKİMLER İLE KARŞI KARŞIYAYIZ
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yargılanma sürecinde yaşanan durumlar ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Altay, 'Dün İstanbul'da sıkıntılar yaşadık. Anadolu ve Çağlayan Adliyesi'nde tatsız ve vahim olayların engellenmesinde CHP'liler ve İstanbul emniyetindeki sağduyulu polis memurları sayesinde büyük tatsızlıktan dönüldü. Ekrem İmamoğlu'nun yargılandığı bir duruşma vardı Anadolu Adliyesi'nde. Kartal Kaymakamı düşünmüş ve 21 Eylül'de toplantı yasaklama kararı almış. Başsavcının da böyle bir talebi olduğunu biliyoruz. Kartal Anadolu Adliyesi'nin 10 kilometre çapı korona salgınındaki gibi yasak. Ekrem İmamoğlu'nun avukatı duruşmaya 30 dakika geç kaldı. Devletin yetkilileri ile görüştük ve yapılanın yanlış olduğunu, bizlerin tuzağı gördüğünü ve bu tuzağa düşmeyeceğimiz söyledik. Cumartesi annelerinin duruşması var avukatlar tartaklanıyor. Sol Parti Genel Başkanı ve DİSK yöneticileri gözaltına alınıyor. Neden? Duruşmayı izlemeye geldiler diye. Mahkemeler bile izleyicilere kapatıldı. Halkın gözüne bakmaktan korkan hakimler ile karşı karşıyayız. Açık açık söylüyorum. Suriyelisi Afganlısı fark etmez. Türkiye'nin sokaklarını, mahallelerini bunlardan kurtaracağız. CHP'nin ve Bay Kemal'in sözüdür. En geç 2 yıl içinde mahalle ve sokaklarımız 5-6 yıl önceki huzur iklimine dönecekler. Paşa paşa, tıpış tıpış gidecekler. Şimdi dediğimiz noktaya geldiler. Keşke Putin dediğinde değil de Bay Kemal söylediğinde dediğimiz noktaya gelseydi Erdoğan' diye konuştu.

Af tartışmalarına değinen Altay, 'Af tartışmaları var ancak ben bunu dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum. Cezaevindeki vatandaşlara umut vermek tehlikelidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'ncü yılında elbette böyle bir şey olabilir, şık da olabilir ancak belli başlı durumlar haricinde' dedi.

Türkiye'nin borcunun 14 kat arttığını belirten Altay, 'AK Parti, Erdoğan iktidara geldiğinde hazinenin 243 milyar borcu vardı. Bugün bu borç 14 kat arttı. Bugün hazinen borcu yeni para ile 3 trilyon 651 milyar lira borcu oldu. Faizlerle birlikte 7 trilyon. Nerede para? Bir kuruş harcamadık diyorlardı. Nereye gitti bu para? Çiftçi, esnaf, sanayici, öğrenciye para yok. Para nerde? Para beşli çetede' açıklamasını yaptı.

ÖZTUN: HESABI SORULACAK
Akdeniz'de yaşanan orman yangını ile ilgili değerlendirmede bulunan Ali Öztunç ise, 'Yangına müdahale sırasında bir helikopter kazası yaşandı. 2 Rus kökenli helikopter hayatını yitirdi. Allahtan rahmet diliyoruz. Dün 619 hektarlık orman yandı. 2 yıldır başta Akdeniz ve Ege olmak üzere büyük yangınlar yaşıyoruz. Dünkü yangını yaşandığı yer aksak askeri personelin kaldığı yere yakındı. Aileler oradan boşaltılmak zorunda kaldı. Dün bir kriz masası kuruldu ve masaya Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız çağrılmadı. Tıpkı geçen yıl olduğu gibi. Partizanlık yapıyorlar. Partinin AK Partilisi CHP'lisi olur mu? Çağırmadığınız Büyükşehir Belediye başkanı itfaiyenin amiri ancak çağrılmadı. Dün gündüz yangın söndürme çalışmaları başarılıydı. Çok sayıda helikopter ve uçak vardı. Ancak hava kararınca yine fiyasko. Gece görüşlü helikopter yine yoktu. Çünkü 3 gün önce kira sözleşmesi sona ermiş. Bunlar ihale ile kiralanmadı. Sözleşme usulü ile. Ne vardı uzatsanız bunu? Türkiye yangın bölgesi. Kendinize lüks araç almaya gelince var ancak gece görüşlü helikopter almaya gelince para yok. Meclis kapanmanda önce meclise ek bütçe geldi. Her kuruma istendi ek bütçe bir tek OGM'ye istenmedi. AKP ormanlara odun olarak bakıyor bu nedenle büyük sıkıntılar ile karşılaşıyoruz. AKP döneminde Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük orman yangınları ile karşılaştık. Geçtiğimiz yılki yangınların nedeni Bekir Pakdemirli'dir, ancak orman yangınlarının nedeni ise Erdoğandır. Tarım ve Orman Bakanı Kirişçi, Kilis'te açıklama yapmış… Komedi. Neyin hesabını soracaklar? Gerçek dünyaya göç edince sana, reisine orman yangınlarını söndürememekteki beceriksizliğinizi soracaklar. Türkiye'nin milli serveti olan ormanları yok etmenizin hesabını soracaklar. Gerçek dünyada bu hesap sorulacak. Peki bu dünyada? Az kaldı. En geç 9 ay sonra yapılacak seçimden sonra CHP iktidarında orman yangınlarının söndürülememesinin hesabı hem bu bakandan, hem önceki bankadan hem de Cumhurbaşkanlarından sorulacak' ifadelerini kullandı.

'UNECSO' SORUSUNA 'NET' YANIT
İzmir'in UNESCO adaylığından çekilmesi ile ilgili yöneltilen soruya yanıt veren Engin Altay, 'İzmir'e gavur İzmir diyen bir kafanın yaklaşımı anlayışı, Tunç Soyer'e takmış bir Cumhurbaşkanı ile karşı karşıyayız ancak Tunç Soyer, Erdoğan'ı kafasına takmıyor' ifadelerini kullanırken, Ali Öztunç, 'Kemeraltı UNESCO için aday gösterilecekti ancak bir baktık bakanlık bir ali cengiz oyunu yapmış ve İznik alınmış. Elbette İznik girmelidir ancak Kemeraltı da girmelidir. AK Parti'nin İzmir'i sevmemesinden kaynaklanıyor bu. Turizm Bakanı Çeşme Projesi'ne, kendi otellerini nasıl büyütürüm diye çalışacağına buna çalışayım. 2023'de de daimi üyelik için fırsat var. 2023'de CHP iktidarında İzmir UNESCO'ya aday olacak' dedi.