12 Eylül’ün polis müdürüne tek kurşunla infaz!

ANKARA - Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire eski Başkanı emekli emniyet müdürü Hasan Eryılmaz (63), iddiaya göre dün akşam 06 ZUY 06 plakalı aracıyla evine giderken takip edildiğini fark etti. Eryılmaz, saat 17.30 sıralarında oğlu Mustafa Eryılmaz’ı arayarak “Takip ediliyorum, birileri önümü kesiyor” dedi. Bu sözlerin ardından görüşme kesilince oğul Eryılmaz, durumu polise bildirdi.

 

Bu sırada polise, Konya Yolu’nun İncek kavşağı yakınında bir kavga nedeniyle tıkandığı ihbarı yapıldı. Olay yerine ilk ulaşan polis ekibi, park halindeki cipin sürücü koltuğunda başından vurularak öldürülmüş bir kişiyle karşılaştı. Bu kişinin emekli emniyet müdürü Hasan Eryılmaz olduğu anlaşılınca polis alarma geçti, bölgeye çok sayıda ekip sevk edildi. Ankara Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya da olay yerine gelerek incelemelerde bulundu.

 

Eryılmaz’ın sol şakağından giren kurşunla hayatını kaybettiği belirlendi. Eryılmaz’ın beylik tabancası ise aracın sağ ön koltuğunda bulundu. Bu durum, Eryılmaz’ın takip edildiğini fark ettiğinde silahını çıkarıp sağ koltuğa koyduğu, ancak kullanmaya fırsat bulamadığı şeklinde yorumlandı.

 

Polisin bilgisine başvurduğu görgü tanıklarının, olay sonrası iki kişiyi kaçarak uzaklaşırken gördüklerini söyledikleri öne sürüldü. Eryılmaz’ın cesedi, otopsi için Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.

 

SİYASİ Şube Müdür Yardımcısı olduğu 12 Eylül döneminde bir silahlı çatışmada ağır yaralanan Eryılmaz, ölümden döndü. 2001’de Asayiş Daire Başkanı oldu. 2009’da emekliye ayrıldı. İki çocuk babası Eryılmaz, Türkiye Emekli Emniyet Müdürleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin yönetim kurulu üyesiydi. Eryılmaz, 12 Eylül döneminden sorumlu tutulanlar hakkında yapılan suç duyurusundaki listenin 104’üncü sırasında yer alıyor ve işkence ile suçlanıyordu. (Hürriyet)

 

Hasan Eryılmaz, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne düzenlenen Körfez Operasyonu’ndan sonra da gündeme gelmişti. Kocaoğlu’nun görevlerine son verdiği Eski Balçova Emniyet Müdürü Belediye Genel Sekreter Yardımcısı Ferda Eser ile eski Genel Sekreter Ersu Hızır ile yapılan telefon görüşmesinde adı gündeme gelen Eryılmaz, İzmir ile sık sık gidip geliyordu.

 

01.10.2010 tarihinde Ersu Hızır ile ile Ferda Eser arasında yapılan görüşmede; Sait Ersu Hızır’ın Ferda Eser’ e eski Asayiş Daire Başkanı Hasan Eryılmaz’ın İzmir’ e geleceğini ve kendisine Birol Soylu ve şantaj olayını anlattığını, onun da kendisine yardım edeceğini söylediğini Ferda Eser’e aktardığı, Ferda'nın, bu olayları İzmir Emniyetine anlatmaları durumunda İzmir Emniyetinin kendilerini basına vereceğini, bu durumda disiplin incelemesine tabi kalacaklarını ve kendilerine bazı kesimlerin kendilerini kurtarmak için şantaj yapıldığını söylüyorlar diyeceklerini, basının kendi üzerlerine parayı verirken alan razı veren razıydı bu parayı olayı kapatmak için verdiniz diyeceklerini, bundan dolayı verdikleri parayı borç para vermiş gibi gösterip parayı isteyeceklerini, eğer “ İlknur’a Alattin’e Bilgine sağa sola ya işte Ferda onun kıçını topluyor kadını susturduk falan para verdik dediğinde bile ben yarın öbür gün bu olaylar açıklandığında ya siz iyi misiniz ya benim gibi biri böyle paramı verir manyak mısınız ihtiyacı vardı bende ona borç verdim derim” diyeceğini, Sait Ersu Hızır’a aktardığı, Sait Ersu Hızır’ın da Ferda Eser’e “bu o Buse'nin o gün kayıt aldığını biliyor mu, yemekte” dediği, Ferda Eser’ in “olabilir” diye cevap verdiği, bunun üzerine Sait Ersu Hızır’ın “hiç konuştun mu it aradı mı seni” dediği, Ferda Eser’ inde “yok, o günden beri en son o para” dediği,” cümleleri iddianamede yer almıştı.