Egedesonsöz - Son olarak Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya’nın ‘Bakan yıktırmam diyor. Fakat Bakanlığa bağlı alt birimler yık yazısı gönderiyor’ açıklamasından sonra konuya son nokta konulmuştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı çalışmaları devam eden planlama işlemlerinin bitimine kadar yıkımların durdurulması kararını vermişti. Şehir Plancıları Odası ise son süreçle ilgili, “Bu açıklamalar son derece bilinçli hazırlanmış, gün gün hesaplanmış bir senaryonun parçasıdır. Yıkım tartışmaları danışıklı dövüş ile yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.
POPÜLİZM YAPILIYOR
Tam da dava açılma sürecinde başlatılan bu yıkım tartışmalarının kendilerine baskı oluşturma girişimi olduğunu ifade eden oda, “Kendi planlarına güvenmeyen planlama otoritesi, dava açılması halinde planın iptal edileceğinden o kadar emin durumdadır ki, popülizm yoluyla engel oluşturmaya çalışmaktadır. Hazırladığı planın kamu yararına olduğuna inanan bir kurum, elbette ki dava açılmasından çekinmeyecektir. Yıkım ve imar planı hazırlanması iki ayrı işlemdir. İnciraltı planlama süreci ile yıkım kararı bulunan yapıları birbiri ile ilişkilendirmek kamuoyunu yanıltmaktan başka bir ifade taşımamaktadır. Kaçak yapıların imar planı yoluyla yasallaştırılması kanunen mümkün olmamakla birlikte, bu türden girişimler toplumda hak, adalet ve eşitlik duygularını zedeleyici niteliktedir” açıklaması yaptı.
DAVA AÇMAYA ZORLANIYORUZ
Onaylanan İnciraltı Planları’nın iki yıl önce yargıya taşınan planların aynısı olduğunu dile getiren Şehir Plancıları Odası, “Yıllardır ifade ettiğimiz hataların hiçbiri düzeltilmemiş olduğundan dava açma gerekçelerimiz aynen geçerliğini korumaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı, askı süresinde yazılı iletmiş olduğumuz görüş ve itirazlara yanıt vermekten imtina etmiş, planların bilimsel, teknik ve ilkesel hatalarını gidermemiş, tüm meslek odaları ile ortaklaşa çözüm arama girişimlerinden uzak durmuştur. Bu sebeplerden dolayı meslek odamız yeniden dava açmaya zorlanmaktadır” dedi.
SİYASETÇİLER VE ARSA SPEKÜLATÖRLERİ
Oda açıklamasına şöyle devam etti: “Planlama otoritelerinin onaylanmayacak planlar hazırlamak amacıyla ittifak ettiği iddiamız ispatlanmış durumdadır. Dava açmamızdan faydalanan kesim, siyasetçiler ve arsaları elinde toplayan bir grup spekülatördür. İnciraltı’ndaki arsa sahiplerini bezdiren bu süreç sonunda, bütün alan kısa sürede 8–10 büyük sermayedarın eline geçmiş olacaktır. İnciraltı’ndaki olası yıkımların, plan iptallerinin, çöküntüleşmenin suçlusu meslek odaları değil, rant odaklı siyaset ve sermaye ittifakıdır. TMMOB Şehir Plancıları Odası’nın, İnciraltı üzerinde yıllardır sürdürülen oyunların gerçek yüzünü göstermeye, her türlü saldırıya rağmen, İzmir’i ve İnciraltı’nı savunmaya, İnciraltı’nın planlamasında temel ilkeleri korumaya, İnciraltı’nda arsa sahibi olan vatandaşları doğru bilgilendirmeye ve toplum yararı adına mücadele etmeye devam edeceğiz”