'AKP kendi içinde bir koalisyon, tutkalı da Erdoğan'

İSTANBUL - Wall Street Journal, “onlarca yıldır ülkenin en popüler ve en güçlü lideri” olarak nitelediği Başbakan Erdoğan’ın geçirdiği ameliyatların, “iktidar partisindeki iç çekişmeleri” ve “giderek Başbakanın kişisel popülaritesinde merkezileşmiş bir sistemde bir halefin yokluğu” olmak üzere iki gerçeği ortaya koyduğunu iddia etti. ABD’nin çok satan gazetesi Wall Street Journal, “Türkiye’nin Başbakan’ı Erdoğan, Sağlık Söylentileri ile Mücadele Ediyor” başlığı ile yayımladığı haber analizinde Başbakan Erdoğan’ın, ikinci bir ameliyatın ardından iş başına yaptığına işaret ederek Erdoğan’ın geçirdiği ameliyatlar nedeniyle sağlığına ilişkin yoğun spekülasyonların yapıldığını kaydetti.

 

Başbakan Erdoğan’ı, “onlarca yıldır ülkenin en popüler ve en güçlü lideri” olarak niteleyen gazete, Erdoğan’ın, rahatsızlığının ciddi olmadığında ısrar etse de ameliyatlar nedeniyle bir süre kamuoyu önüne çıkmamasının Türk hükümeti için “zorlu iki gerçeği” ortaya koyduğunu savunarak bunları, “iktidar partisindeki iç çekişmeleri” ve “giderek Başbakanın kişisel popülaritesinde merkezileşmiş bir sistemde bir halefin yokluğu” olarak sıraladı. WSJ, Başbakan Erdoğan’ın geçirdiği ameliyatlar sırasında hükümetin işlerinin adeta durma noktasına geldiği yorumunu yaptığı haber analizinde AKP’yi “muhafazakarlar, İslamiler ve milliyetçiler”den oluşan bir koalisyon olarak tanımladıktan sonra Şike Yasası ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifade vermeye çağrılması üzerinde yaşananlara dikkat çekti.

 

WSJ’nin analizinde, Türkiye, Suriye ile İran’ın nükleer programı krizlerini çözmeye çabalarken Ankara’daki gücün giderek merkezleştiği öne sürüldükten sonra şöyle devam edildi:

 

“Analistler, hükümetin Başbakan’a olan bağımlılığının, parçalanmış iktidar partisinin, Türkiye’nin Anayasası’nı reform etmeye ve Sayın Erdoğan’a on yıllık bir süre için devlet başkanı olarak görev yapmaya yardım amacıyla yetkilendirilmiş bir Cumhurbaşkanlığı’nı yaratmaya çalışırken karşı karşıya bulunduğu medyan okumalarına da vurgu yaptığını söylüyorlar” denildi.

 

ABD’li gazete, bu bağlamda Global Source Partners’den Atilla Yeşilada’nın “Erdoğan, fevkalade başarılı oldu ancak son haftalar, tüm politika çekişmelerinin sadece kendi sözleriyle çözüldüğü bir yapı yarattığını gösteriyor” değerlendirmesini yansıttı. Yeşilada, Erdoğan için “O, bu koalisyonu birlikte tutan tutkaldır ve Türkiye için görünüm giderek belirsizleşirken riskli bir hareket etme tarzıdır” diye konuştu. Analistlerin, Erdoğan’ın liderliğinin, Türkiye’de iç istikrarının korunması ve dış politika açısından “hayati” önem taşıdığını söylediklerini belirten gazete, ne Erdoğan ne de AKP’nin bir oy baskısı altında bulunmadığına, “zayıf muhalefet” ve geçen yıl yüzde 8’den fazla büyüdüğü sanılan ekonominin sayesinde de partinin anketlerdeki üstünlüğünü sürdürdüğüne de işaret etti.

 

WSJ, kamuoyu yoklama şirketlerinin Başbakan Erdoğan’ın popülaritesinin partisinden 20 puana kadar yüksek olduğunu söylediklerini belirttikten sonra olası halefine ilişkin spekülasyonlara da değindi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Erdoğan’ın yerine geçmesi yönündeki beklentilerin üzerinde duran gazete şunları yazdı:

 

“Kısa bir süre öncesine kadar 61 yaşındaki Sayın Gül’ün, Sayın Erdoğan ile bir Kremlin stili iş tokuşu ile 2015 parlamento seçimlerinde AKP’ye liderlik edeceği yaygın biçimde varsayılıyordu. Medeni bir eski Dışişleri Bakanı olan Sayın Gül, Batılı başkentlerde saygı görüyor ve Sayın Erdoğan Cumhurbaşkanlığı’na geçerse AKP’yi bir araya tutabilecek tek kişi olarak görülüyor.”

 

Ancak bazı analistlerin, Erdoğan ile olan ilişkisi nedeniyle ve “partinin sürekli Başbakan’ı tercih etmesinin yarattığı hayal kırıklığı” yüzünden, Gül’ün, görevi isteyeceği konusunda kuşkularını dile getirdikleri belirtilirken, Gül’ün Şike Yasası’nı veto ettiğinde Erdoğan’ın yasayı değiştirilmeden Cumhurbaşkanı’na geri gönderilmesi talimatını verdiğine de vurgu yapıldı.