Metehan UD/ EGEDESONSÖZ – Dokuz Eylül Üniversite Hastanesi’nde devam eden yeni dönem toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşı çıkmadı.
Hastanede örgütlü olan Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş İzmir Şubesi ile hastane yönetimi arasındaki Ocak ayında başlayan oturumlarda taraflar anlaşamadı.
Bin 200'ün üzerinde işçiyi ilgilendiren TİS görüşmelerinde yaklaşık yüzde 6'lık zam teklifi sonrası sendika eylemlere başladı. Önceki gün 1 saat iş bırakan sendika bugün için yarım gün iş bırakma kararı aldı.
Acil, ameliyathane ve yoğun bakım birimleri dışında çalışan sağlık emekçileri dışındakiler hizmet vermeyi durdurdu ancak DEÜ Rektörlüğü devreye girerek pazartesi günü TİS oturumu yapılmasını talep etti. Oturum talebi üzerine sendika eylem kararını erteledi.
Pazartesi günkü oturumda anlaşma çıkmazsa sendika Salı günü tam gün iş bırakılacağını açıkladı. Açıklamada "Kamu çerçeve protokolü kabul etmezse biz Ankara'ya gitmiyoruz. Çözülene kadar burada tam gün eylem yapmaya devam edeceğiz" denildi.
'BU TEKLİF İŞÇİYE HAKARET'
Egedesonsöz'e açıklamalarda Sağlık-İş İzmir Şube Başkanı Özgür Arslan "Ocak ayında başlayan, Sendikamız ile Dokuz Eylül Üniversitesi arasında yürütülen TİS görüşmelerinde 9'uncu toplantı yapılmış ve geldiğimiz noktada hastane yönetiminin tutumu kabul edilebilir değildir. 1245 işçiyi ilgilendiren TİS’te kazanılmış haklardan taviz isteyen hastane yönetimi, görev tanımları, terfi komisyonu, refakat izni vb. kazanılmış TİS maddelerine aykırı olarak keyfi şekilde işçiyi her alanda çalıştırma anlayışında ısrar ediyor. Bunun yanı sıra hastane yönetimi son toplantıda Kamu çalışanlarının en doğal hakkı olan kamu çerçeve usul ve esaslarının da yok sayılması ile birlikte mali teklif olarak 5.79 oranında zam teklif ederek işçi sınıfını yok saymış ve toplu sözleşme süreci çıkmaza girmiştir. Bu konuyla ilgili bağlayıcı Anayasa Mahkemesi kararlarını hatırlattık. Görüşmelerde arabulucu süreci başladı. Diğer üniversitelerde kamu çerçeve protokolü uygulanmasına rağmen DEÜ'de kamu çerçeve protokolü uygulanmamak istiyor. Verdikleri teklifin kabul edilebilir olmadığını ve işçiye hakaret sayıldığını ifade ettik. Ülkedeki ekonomik koşullar verilen zam oranları bağdaşmıyor. İşveren, tehdit ve baskıyla işçi arkadaşlarımızı yıldırmaya çalışıyor ama biz burada sendikal olarak dik bir duruş sergileyeceğiz ve haksızlıklara karşı duracağız." dedi.
BAŞHEKİMDEN SENDİKAYA: İŞÇİYER YA YEMEK YA DA BANKAMATİK KURYUĞUNDA
TİS görüşmeleri hakkında bilgi veren Arslan "Başhekim Prof. Dr. Sefa Kurt TİS görüşmelerinde "İşçiler ya yemek kuyruğunda ya da bankamatik kuyruğunda. Burası özel hastane olsa yarısı çalıştırmam" gibi bir söylemi oldu. Bu işçiyi hor gören bir anlayıştır. İşçiler bir köle gibi görülüyor. İşçileri ekonomik ve çalışma şartları açısında geriye götürmeye çalışılıyor. Biz burada sürekli daim işçiyiz ve memur statüsünde çalışan sağlık emekçileri ile birlikte çalışıyoruz. Çalışma alanlarında işçilerle ilgili "Bunlar 80 bin TL alıyor, 100 bin TL istiyorlar. Sizden daha fazla para alıyorlar. Döner sermayenin durumu budur. Ben bunlara para verirsem sizlere para veremem" gibi ifadeler kullanılarak kamu çalışanları ile karşı karşıya getirilmek isteniyor" diye konuştu.