İzmir Masterler Atletizm Kulübü Derneğin'nden Mehmet Kiraz'ın facebook paylaşımında gördüm haberi:

'Atletizmin duayenlerinden Mahir Araz'ı kaybettik...'

Yüreğimde bir sızı hissettim!..

Türk sporu bir değerini daha yitirmişti!..

Değerliydi çünkü, tüm sporların 'anası' denilen atletizme adanmış bir yaşamdı onunki!..

Sporculuğusonrası, eğitmenliğinde, hakemlik yaşamında, federasyon görevlendirilmelerinde onun için önde olan tek şey vardı...

Türk atletizmine rekortmenler, şampiyonlar yetiştirebilmek...

Yaşamı süresince hep bunun için çalıştı, çabaladı...

Türk atletizminin önemli ismi Mahir Araz'ı, geçmişte kendisiyle yapmış olduğum bir söyleşiden aldığım aşağıdaki satırlarla anıyorum:

***

'Türk atletizminin tarihinde gerek sporcu gerekse yönetici olarak birçok görev üstlenmiş sayısız isim var kuşkusuz. Onlar 1940'lı, 1950'li yılların unutulmazları arasında yer alıyorlar. Türkiye'nin zor koşullarında hiçbir karşılık beklemeksizin, salt amatörce yaptıkları sporculuğun karşılığında aldıkları, tribünleri dolduranların alkışları oluyor.

Sonrasında yöneticilik dönemlerinde birçok sporcunun yetişmesinde emekleri var, Tüm sporların 'anası' olarak atletizmin gelişmesi için inanılmaz mücadeleler veriyorlar. Ancak görüldüğü gibi bugün atletizmin bulunduğu nokta, başarılı sporcu sayısı, rekortmenler kimler hepimiz biliyoruz. Hiç kuşkusuz onlar da bugünleri yaşamak ve yaşatmak istemezlerdi; istedikleri lisanslı sporcu sayısı nüfusuna koşut olarak gelişmiş bir Türkiye'ydi. Ne var ki, devletin bir spor politikası geliştirememesi bireysel çabalara yetmiyor. İstediğiniz kadar mücadele edin günün ekonomik koşulları önünüzde bir set oluyor.

Geçmişe baktığımızda bireysel çabaların daha önde olduğunu görüyoruz. İşte size bir örnek, başarılı sporculuğunun yanında spor yöneticiliğiyle de ülkemizde bir dönem sözü edilenlerden: Mahir Araz...

Rekor atlayış

1926 yılında Gaziantep'te doğan Mahir Araz, 3 yaşında İzmir'e geliyor. İlk-orta ve lise öğrenimini burada tamamlıyor. Atletizmle tanışması da 1946-47 yıllarının disk atma ve yüksek atlama şampiyonu ablasının çantasını taşırken oluyor. Çeşitli yerel yarışmalara katılıp başarı grafiğini her geçen yükseltirken 1950 yılında İstanbul'daki Türkiye Liseler Şampiyonası'nda 1.87.5 ile Pullias Pulat'a ait 14 yıldır kırılamayan rekoru kırıyor ama hakemlere bunu bir türlü kabul ettiremiyor. 15 gün sonra İzmir'de yapılacak Türkiye Atletizm Şampiyonası için hırslanıyor. Şimdi bu yarışın öyküsünü ve rekora atlayışı Araz'ın kendi sözleriyle dinleyelim:

'28 saat hiç uyumadan Ankara'dan İzmir'e trende ayakta yolculuk yaptım. İzmir atletizm seyircisinin gözleri bendeydi. Stada girince bir hüzün ve üzüntü uğultusu yükseldi. Yüksek atlama yarışları tamamlanmıştı. O anda Atletizm Federasyonu Başkanı Naili Moran'ın sesi yükseldi mikrofondan, 'Mahir Araz yarın Türkiye yüksek atlama rekor denemesi yapacaktır' dediğinde nasıl heyecanlandığımı ve duygulandığımı anlatamam. Ertesi gün 1.75'ten başlayarak 1.88'e dek geldim ve üçüncü hakkımda rekoru kırdım. Daha sonra 1.90'ı da geçerek bir yarışta iki kez rekor kırmış oldum. Alsancak Stadı'nın tribünleri bayram yerine dönmüştü.'

Spora hizmette önde

Mahir Araz, Akdeniz Şampiyonası ve Dünya Ordulararası Atletizm Şampiyonası'nda yüksek atlamada ikincilik elde etti. 1950-51-52-53 yıllarında Türkiye Şampiyonu oldu. Çeşitli uluslararası ikili yarışmalarda ülkemizi temsil etti. 1954 yılında Voleybol Milli Takımı'na seçildi ve milli formayı giydi. 1951 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Beden Eğitimi Bölümü'nü bitirerek öğretmen oldu. Çeşitli illerde görev yaptı. Önce İzmir Yükseköğretmen Okulu bölüm başkanlığına, ardından da Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi Beden Eğitimi ve Spor Bölüm Başkanlığı'na getirildi. Uzun yıllar İzmir'de atletizm-voleybol ve basketbol ajanlığı görevlerini yürüttü Araz. Jerfi Fıratlı, Erol Zorlu, Nuri Turan, Behçet Beylan ve Naili Moran gibi Türk atletizminin öncü isimleriyle birlikte çalıştı. 1986 yılında görevinden emekli olunca, 1990 yılında İzmir Masterler Atletizm Kulübü Derneği'ni arkadaşlarıyla birlikte kurdu ve ilk başkanı oldu. Balkan Masterler Şampiyonaları'ndan madalyalarla döndü. Araz, uzun yıllar atletizme başhakem olarak da hizmet etti. Uluslararası hakemlik yaptı. Türk atletizmine en önemli görevlerinden biri de Beş Yıldız Naili Moran Atletizm Yarışları oldu. Tulya Moran ile gerçekleştirdikleri bu çalışmada amaç Türk atletizmine yeni

isimler kazandırmaktı kuşkusuz. Ancak ödül yönetmeliği kalkınca yarışlar anlamsızlaştı ve çalışma yürümedi...'

Işıklar içinde uyusun...