Tanrı göklerde kalmalıydı. Tanrı’yı yeryüzüne indirmek için zuhur eden dinler, Tanrı-insan ilişkisini sorunlu hale getirdi.
Sınırsız tanrısal gücü kullanma imkanına dinler üzerinden ulaşan din adamları, yöneticiler ve siyasetçiler, bu gücü bir daha bırakmadılar. Ancak bu güç transferinin getirdikleri insanlık hayrına olmadı.
Dinlerin insana başlangıçta açtığı yol, onu iyi ve doğru olana götürüyordu. Ne ki bu yolculuk peygamberlerin ömrüyle sınırlı kaldı.
Öldürmeyeceksin! Çalmayacaksın! Yalan söylemeyeceksin! Bu emirler her dinde yasakların başında geliyor. Ve insan bu emirlere rağmen, binlerce yıldır öldürüyor, çalıyor, yalan söylüyor. Dinler, Tanrı’ya varış yolu olmaktan ziyade, muktedirlere biat yolu oldu.
İnsanı inancından ele geçirmek, şark muktedirlerinin elan kullandıkları en etkili yoldur. Gelin görün ki din adına yapılanlar, islamcı çevrelerin kendi çocukları arasında bile kabul görmüyor. Yalana, iki yüzlü ahlaka gençlerin itirazı var.
Evet, din adına siyasal alanda olan bitene mütedeyyinlerin itirazı var. Gençler, özellikle genç kızlar arasında deizm çok yaygın. İktidar o kadar tedirgin ki teğmenlerin savunması alınırken, Teğmen Ebru Eroğlu’na ibadeti soruluyor, deizmle ilişkisi merak konusu oluyor.
Tanrısal gücü dinler kanalıyla kendisine transferi mümkün kılan muktedir, Batı’da bunu sürdüremedi. Reform hareketi, 16. Yüzyılda, güç transferine son verdi. Seküler toplum inşa edildi.
Ne ki Müslüman toplumların bu gerçeği görmesi epey zaman aldı. Ta ki yüzyıl önce, Atatürk ve arkadaşları, laik Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atana kadar.
Ancak İslamcılar durmuyor. Batı desteğinde başlatılan “yeşil kuşak” hareketiyle Ortadoğu halklarının din toplumlarına dönüşmesi sağlanıyor.
Batı, dik duran Ortadoğu istemiyor; onlara model oluşturan Türkiye Cumhuriyeti’ni hiçbir zaman af etmedi. Yüzyıl sonra, Lozan’ın intikamını almak üzere Türkiye kuşatılıyor.
Böyle olmamalıydı. Batı ile iş birliği yaparak Cumhuriyet Devrimi’ni ortadan kaldırmaya yeltenenler, kaybedecekleri bu mücadeleye girmeyeceklerdi.
Bu kavganın sonuçları herkes için üzücü olacak. Ama en çok onlar üzülecek.